YARGILAMA GEREKÇE : Dava, TTK 636.m.gereğince limited şirket ortaklığından çıkma aksi takdirde terdiden şirketin haklı nedenle feshine karar verilmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir. Ticaret sicil müdürlüğünden celp edilen davalı şirketi temsil ilzama yetkili temsilciler ile ilgili olarak ticaret sicil tasdiknamesi ve diğer bilgi ve belgeler incelendiğinde; şirketi aksi yönde karar alınıncaya kadar müdür olarak temsile dava dışı ...'in temsil ve yetkili olduğu anlaşılmıştır. Bilindiği üzere; davacı şirket limited şirket olup ortaklıktan çıkma ve çıkarılma TTK 638.madde de düzenlenmiştir....
Mahkemece, davacının 19.03.2007 tarihli ortaklar kurulu kararı ve hisse devri ile şirket ortaklığından ayrıldığı, kararın 22.03.2007 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği, davaya konu teşkil eden genel kredi sözleşmesinin ise 28.03.2007 tarihinde imzalandığı, dolayısıyla davacının şirket ortaklığından resmen ayrıldıktan sonra genel kredi sözleşmesini kefil sıfatıyla imzaladığı, ayrıca taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinde kefilin kefaletten kurtulma imkanı veren haklardan feragat ettiği, kefalet sözleşmesinin niteliği gereği iş bu kredi sözleşmesine kefil olması için şirket ortağı olması gerekmediği gibi, sözleşmenin imzalandığı tarihte şirket ortağı olmamakla birlikte bir an için aksi düşünülse dahi şirket ortaklığından ayrılmasının kefalet ilişkisini de sona erdirmeyeceği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
altına alındığını, davalının sürekli olarak şirketten para almasının TTK'nın 358. ve 393. maddelerine aykırı olduğunu, bu nedenlerle davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu yönüyle şirket ortaklığından çıkmak için haklı sebeplerin oluştuğu kabul edilerek davacının ortaklıktan çıkmasına izin verilmesine karar verilmiştir. Davacanın ayrıca ortaklıktan çıkma payı talebi olduğundan karar tarihine en yakın tarihli şirketin mal varlığı değerleri üzerinden çıkma payı hesaplanmış, davalı şirketin fiili olarak karar tarihine en yakın tarihli mal varlığı dikkate alınarak düznelenen 04/11/2022 tarihli bilirkişi ek raporu hükme esas alınarak 190.736,75 TL çıkma payına hükmedilmiştir. Limited şirket ortaklığından haklı nedenle çıkarılma talepli davada, davalı olarak şirketin gösterilmesi yeterli olup, diğer ortakların bu davada davalı olarak gösterilmesi gerekmez. Davalı ortak ..----bu davada pasif husumetinin olmadığı anlaşıldığından bu davalı yönünden davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Ltd.Şti'nin ortağı olduğu anlaşıldığı gibi adı geçen davalı şirket tarafından davacıya yöneltilen karşı dava ile haklı nedenle şirket ortaklığından çıkarılması isteminin ileri sürüldüğü ayrıca mahkemenin 2018/312 esas sayısında kayıtlı dava dosyasında, davacının hissedarı olduğu şirket tarafından ... Ltd.Şti'ye karşı açılan alacak davasının bulunduğu anlaşılmaktadır....
itibariyle şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İNCELENEN DOSYANIN MAHKEMESİ : Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 22/03/2023 NUMARASI : 2022/1094 Esas 2023/369 Karar DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : DAVA : Limited Şirket Ortaklığından Çıkarılma DAVA TARİHİ : 19/10/2022 KARAR TARİHİ : 16/05/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/06/2024 Taraflar arasındaki limited şirket ortaklığından çıkarılma istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçeyle davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacının davalı kooperatif anasözleşmesinin ortaklıktan çıkarılma sebeplerini düzenleyen 21/b maddesindeki “kooperatifçe kendisine verilen her çeşit üretim ve tüketim maddelerini yapılan ihtara rağmen veriliş amacı dışında kullananlar, başkasına devreden veya satanlar” şeklinde başlayan hükmüne muhalefet ettiğinden bahisle keşide edilen ihtara rağmen, elde ettiği sütü davalı kooperatife teslim etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı temyiz etmiştir. Dava, kooperatif ortaklığından ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Oysa, dava konusu genel kurul kararına dayanak alındığı mahkemece kabul edilen 20.11.2007 tarihli ihtarnamede davacıya ihtarnameye uymaması halinde ihraç edileceğine dair bir uyarı yer almadığından, böyle bir ihtarnameye dayalı olarak davacı ihraç edilemez....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin kooperatifin 181 numaralı ortağı olduğunu ve ortaklık vecibelerini eksiksiz yerine getirdiğini, ancak kooperatif yönetim kurulunun 14.01.2012 günlü kararı ile kooperatif ortaklığından çıkarıldığını, ortaklığı süresince kayıtlarda bulunan adresini değiştirmemesine rağmen çıkarılma kararının kendisine tebliğ edilmediğini, ayrıca çıkarılma konusunda genel kurulun yetkili olduğunu ileri sürerek, kooperatif yönetim kurulu tarafından verilmiş çıkarma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma dosya kapsamına göre dava tarihinde yürürlükte bulunan......
, şirketin "------ adresinde yer alan-----isimli ---- zarar etmesinin mümkün olmadığını, şirket yöneticileri tarafından zarar ediyor gibi gösterildiğini, müvekkili ile diğer şirket ortakları arasında güven ilişkisinin kalmadığını, bu aşamadan sonra da bir araya gelerek ticaret yürütmelerinin imkansız olduğunu, ortaklar arası güven ve iş birliğini zedeleyen davranışların TTK 638/2 maddesinde belirtilen haklı sebepler teşkil ettiğinden çıkma ve çıkarılma hususu düzenlendiğini, müvekkilinin güncel hisse değeri tespit edilerek ortaklıktan çıkmasına karar verilmesini talep etme zaruretinin hasıl olduğunu iddia ederek, her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şirket ortaklarının bir birlerine karşı güvenleri kalmadığından ve bu şartlar altında şirketin devamının mümkün olmadığından haklı nedenlerin varlığından dolayı müvekkilinin davalı şirket ortaklığından çıkmasına, ortaklık payının güncel bedelinin tespitine, öncelikle şirkete kayyum atanmasına şirketin mal varlığının tespitine...