Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacı tarafın dava dilekçesinde belirttiği hususların neredeyse tamamının doğru olmadığını, şirket ortağının ihtarname çekerek hesapları incelemek istediğinin bildirildiğini, hesapları istediği zaman inceleyebileceğinin ihtarname ile bildirildiğini, hangi sebepler ile şirket müdürünün azlinin istenildiğinin anlaşılamadığını, davacının yerine getirmesi gereken yükümlülüklerini yerine getiremediğini, sermaye koyma taahhüdünü yerine getiremediğini beyanla asıl davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Birleşik davada ise; davalı vekili davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın tarafları arasındaki uyuşmazlık hukuki niteliği itibari ile; asıl davada, davacının, davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesi, birleşik davada ise davalı şirket müdürünün azli talebinden ibarettir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 24.12.2021 NUMARASI : 2021/1040 DAVA KONUSU : Şirket müdürünün azli KARAR : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davalının şirket müdürü sıfatı ile gerçekleştirdiği usul ve yasaya aykırı tüm işlem ve uygulamalar ile şirketi, müvekkillerini ve diğer şirket çalışanlarını ciddi boyutta ve geri dönülemez zararlara uğrattığından ve uğratmaya devam edeceğinden yargılama aşamasında tedbiren şirkete yönetim kayyımı atanmasını, bunun mümkün olmaması halinde müvekkillerinden birinin veya her ikisinin tedbiren müdür atanarak davalı ve atanacak müdüre müşterek temsil yetkisi verilmesine, yargılama süresince 3....

    Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ: 24.12.2021 DAVA: Şirket müdürünün azli Taraflar arasındaki davanın ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davalının şirket müdürü sıfatı ile gerçekleştirdiği usul ve yasaya aykırı tüm işlem ve uygulamalar ile şirketi, müvekkillerini ve diğer şirket çalışanlarını ciddi boyutta ve geri dönülemez zararlara uğrattığından ve uğratmaya devam edeceğinden yargılama aşamasında tedbiren şirkete yönetim kayyımı atanmasını, bunun mümkün olmaması halinde müvekkillerinden birinin veya her ikisinin tedbiren müdür atanarak davalı ve atanacak müdüre müşterek temsil yetkisi verilmesine, yargılama süresince 3....

      ın seçildiği anlaşılmakla davadaki şirket müdürünün azli ve şirkete kayyım atanmasına ilişkin talep yönünden uyuşmazlığın sona erdiği, böylelikle bu talepler yönünden davanın konusuz kaldığı dikkate alınarak ve kamu düzenine aykırılık da gözetilerek hüküm verilmesine gerek kalmayacaktır. Zira dava konusuz kaldığında davadaki anlaşmazlık da sona ermiş olacaktır. Somut olayda, davalı vekilinin sunduğu istinaf başvuru dilekçesi ve Dairemize sunduğu beyan dilekçesine eklenen dava dışı ... ... ... ... ve ... ... Şirketi'nin 26/12/2019 tarihli ve 04/03/2020 tarihli Olağanüstü Genel Kurula ve Olağan Genel Kurul ilişkin Toplantı tutanaklarından şirketi temsil ve ilzama yetkili olmak üzere ...'...

        -Dava, limited şirket müdürünün haklı sebeple azli, şirkete tedbiren kayyım atanması, davalının ortaklıktan çıkarılması istemlerine ilişkindir....

          İcra Müdürlüğü'nün 2020-11403 sayılı dosyası ile tahliye istemli icra takibi başlatıldığını, davalının şirket zararına neden olacak şekilde şirketi kötü yönettiği ileri sürülerek yönetim/temsil hakkının kaldırılması veya sınırlandırılması ve şirkete kayyım atanması talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ'NİN EK KARAR ÖZETİ : Yerel mahkemece verilen 04/06/2021 tarihli ara kararı ile; davanın konusunu davalı şirket yöneticisinin azli oluşturduğu, nihai hükmün konusunu oluşturacak sonucun ihtiyati tedbir yoluyla istenmesi kural olarak mümkün olmadığı, bu nedenlerle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; davalı şirket müdürü ...'...

            Buna göre ,müdür seçiminin yeterli oy ile yapıldığı, İstanbul Anadolu 9.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/162,esas sayılı dosyasında devam eden şirket müdürünün azli davasında davanın konusuz kaldığına ilişkin hükmün de Yargıtay 11.HD nin 2017/2470 esas -2018/7739 karar sayılı ilamı ile 12.2.2016 tarihli davalının yeniden şirket müdürü seçilmesine ilişkin genel kurul kararının iptaline ilişkin davanın neticesinin beklenmesi "gerektiğine ilişkin ilamı nedeniyle müdür seçilen ortağın azline ilişkin kesinleşmiş bir karar bulunmadığı anlaşılmakla müdür seçimine ilişkin karara yönelik ileri sürülen iptal sebebleri yerinde bulunmamaktadır.Davacı şirket ortağı ,şirket müdürüne aylık 8.500 -TL huzur hakkı ödenmesine ilişkin alınan kararın hakim ortağın davacı eski eşine ödediği nafaka miktarından kurtulmak amaçlı olduğunu ileri sürerek iptalini talep etmektedir.Yargı uygulamasında şirket müdürüne ödenen yüksek orandaki huzur hakkının diğer ortağı zararlandırma amaçlı ,örtülü kar dağıtımı...

              DAVA : Tespit DAVA TARİHİ : 05/07/2021 KARAR TARİHİ : 22/12/2021 YAZIM TARİHİ : 20/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vermiş olduğu dava dilekçesinden özetle; davalı şirket müdürü ...'ın vekili aracılığı ile şirket müdürlüğünden istifa ettiğini müvekkili kuruma bildirdiğini, ancak davalı şirketin bu hususu tescile yanaşmadığını belirterek davalı şirket genel müdürünün istifasının ticaret sicilinde tescil ve ilanına karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalı adına usulüne uygun TK 35.maddesine göre tebligat yapılmasına rağmen davaya yazılı cevap verilmemiştir. KANITLAR Davalı şirketin sicil kayıtları, KANITLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME; Dava, hukuki niteliği itibarıyla davalı şirket müdürünün müdürlükten istifasının ticaret sicilinde tescil ve ilanına yöneliktir....

                Dolayısıyla, eldeki dava, 6102 sayılı TTK m. 630/2 hükmü kapsamında azli istenen müdüre husumet yöneltilerek açılmış bir limited şirket müdürünün haklı sebeple azli davası niteliğinde olmadığından, şirketin mevcut müdürünün azli koşullarının oluşup oluşmadığı hususu eldeki davada uyuşmazlığın konusunu teşkil etmemektedir. Dava konusu uyuşmazlıkta davalı şirketin herhangi bir organ yokluğu ya da organın fiili nedenlerle çalışma erkinden yoksun kalması durumunun da söz konusu olmaması nedeniyle genel hüküm niteliğindeki 4721 sayılı TMK m. 427/4 hükmünün de somut olayda uygulanama imkânı bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, davacı tarafın davalı şirkete kayyım atanmasına yönelik ihtiyati tedbir talebi yerinde değildir. Şirket malvarlığına tedbir konulması talebi bakımından ise, söz konusu talep yargılamayı gerektirmekte olup bu aşamada davacı tarafından sunulan delillerin yaklaşık ispat koşulunu sağlamaya yeterli olmadığı değerlendirilmiştir....

                nın şirketle ve davacı müvekkille olan alacak konusunda eski ortağın garantörü olarak şirkette görev yaptığını beyan ve ikrar ettiğini, davalı tarafın davacı müvekkile gönderdiği mesajda şirket eski ortaklarına ödeme yapmaması halinde şirket paylarını ivedilikle devredeceğini, ayrıca olası sair sonuçlardan mesul olmadığını söylediğini, şirket müdürünün bağlılığı ve özeninin üçüncü kişilere yönelik olması özen ve bağlılık yükümlülüğünün ağır bir ihlali olduğunun açık olduğunu, şirket müdürü şirket adına gerçekleştirdiği eylemlerde bağlılığı ancak şirkete karşı olması gerektiğini, aksi durum ise dürüstlük ve iyi niyet kuralının açıkça ihlali anlamına geldiğini, şirket müdürü yönetimde iktidarsızlık yaşadığını şirkete herhangi bir bağlılığı olmadığını , şirket eski ortakları ile davacı arasındaki alacak nedeniyle eski şirket ortakları lehine garantör olarak şirkette bulunduğunu söyleyerek görevini ağır suretle ihmal ettiğini, şirket müdürünün iş bu dava dilekçesine sundukları yazışma ve...

                  UYAP Entegrasyonu