İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararına uymak suretiyle, olayda, devir işleminin 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 511 ilâ 515. maddelerine uygun olarak yapıldığı, yetkili kişilerin tescil ve ilan için başvuruda bulunmaması nedeniyle yeni oluşan durumun ticaret sicili gazetesinde ilan edilmediği, tescil ve ilan yapılana kadar iç işlem niteliğini taşıyan hisse devri nedeniyle davacının şirket ortağı olduğundan bahsetmek mümkün değilse de şirketin alacaklısı konumunda bulunan idareye, hisse bedelinin peşin ve nakit olarak ödendiği, hisse devrine ilişkin sözleşmesinin ilgili yerlere ibrazı ile ortaklık pay defterine işletilmesine yönelik muvafakat verilmesi nedeniyle, şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
ve oğluna yönelik baskı ve tehditlerde bulunduğunu, usulsüz hisse devri nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararlardan davalıların sorumlu olduğunu ileri sürerek, hisse devir sözleşmesinin ve ortaklar kurulu kararının sahteliği nedeniyle geçersizliğinin tespitine, devir konusu payların pay defterine yeniden davacı adına tesciline karar verilmesini, bu talep kabul edilmediği takdirde bedele ilişkin hükmün gabin nedeniyle geçersizliğinin tespiti ile gerçek piyasa değerine göre aradaki fark için şimdilik 100.000 TL'nin devir tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların müvekkille birlikte ortağı bulundukları ---- oranında hisse devri olmak üzere toplam --- devredilecek ve ticaret sfcilinde tescili yapılacağının yer aldığını,---- yayınlandığını, ---- olduğunu, müvekkilin hisse bedelini ödediğinin açık olduğunu, aksini ispat külfetinin davacı tarafa aft olduğunu, müvekkilince hisse bedeli ödenmiş olduğu ve tescil olduğu halde davacıların mevcut olmayan bir alacağın tahsiti amacıyla kötü niyetli olarak ------ müvekkil aleyhine takip yaptıklarını beyan ederek haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacı aleyhine ---niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, taraflar arasında yapılan --- tarihli hisse devir sözleşmesinden kaynaklı alacağın---- tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir....
ile birlikte tarafların eşit hisselere sahip olarak faaliyetlerine devam edeceklerinin de düzenlendiğini, bu nedenle söz konusu 01/03/2011 tarihli protokolün eTTK m. 520'ye aykırılığından bahsetmek suretiyle geçersiz olduğunun değerlendirilmesinin hukuken mümkün olmadığını;Müvekkilinin, bedelini ödediği hisselerin, davalı şirketin mevcut banka kredilerinin muhafazası nedeniyle devirlerinin "ileriki bir tarihte" yapılacağına inandığını ancak davalılar tarafından protokol gereğince bugüne kadar hisse devri yapılmadığından bahisle huzurdaki davanın açıldığını, eğer işbu protokol uyarınca davalılarca hisse devri yapılmış olsaydı, zaten söz konusu hisse devrinin yasal zorunluluk nedeniyle resmi şekle uygun olarak yapılacağını, 01/03/2011 tarihli protokolün ilk cümlesinden de görüleceği üzere; "Aşağıda tarafları yazılı bulunan şahıslar arasında hazırlanan iş bu protokol ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/61 Esas KARAR NO : 2018/71 DAVA : Muvaza Nedeniyle Hissedarlık Sözleşmesinin İptali DAVA TARİHİ : 23/01/2018 KARAR TARİHİ : 26/01/2018 Mahkememizde görülmekte olan Muvaza Nedeniyle Hissedarlık Sözleşmesinin İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ...A.Ş. Unvanlı şirketin %0,02 hissesine sahip olduğunu, şirketin mevcut diğer ortakları ise müvekkilinin annesi ..., müvekkilinin ağabeyi ... ve müvekkilinin kız kardeşi ... olduğunu, ... A.Ş. İse müvekkilinin babası ... tarafından ... yılında kurulan ... Şirketi-... ve Ortağı unvanlı kollektif şirketin nevi değiştirmesi suretiyle oluşturularak ... yılında tescil ve ilan edildiğini, ... A.Ş.'...
Dosyaya celbedilen kayıtlar ve beyanlar ile davalı tarafça sunulan hisse devir sözleşmesi ve devrin tescili talepli ihtarnamenin hep birlikte değerlendirilmesinde; davalı şirket hisselerinin pay senedine bağlanmadığı, çıplak pay olduğu, davacı tarafça da davalı şirket hissesinin dava dışı ------- yazılı hisse devir sözleşmesi ile devredilmiş olduğu, devir sözleşmesinin davacı tarafça hiçbir aşamada inkar edilmediği, ancak devrin tescil edilmediğinin ileri sürüldüğü, ne var ki çıplak payın devri yönünden pay defterine işlenmesinin kurucu unsur olmadığı, hisse devrinin koşullarının oluştuğu Mahkememizce değerlendirilmiş olup, davalı şirketteki tüm hisselerini devretmiş olan davacının, davalı şirketin feshini talep etmekte aktif husumetinin kalmadığı kanaatiyle davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
Noterliği 03.12.2014 tarih ... yevmiye nolu Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesinin dava dışı ... Ltd. Şti'ne bildirildiği ve şirketin söz konusu devre onay verdiği veya onay vermiş sayıldığının sunulan delillerle tespit edilmediği, davacının muris ile davalı arasındaki 03.12.2014 tarihli pay devir sözleşmesinin dava dışı limited şirkete bildirildiğini ispat edemediği anlaşıldığından, ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir....
Noterliğinin ... tarih ve ... yevmiye nolu "Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi" uyarınca davalıya devretmesine rağmen davalının hisse bedelini ödeyip ödemediği, borçlusu ... , kefili ... Ltd Şti , lehtarı ... (davacı) olan senedin kambiyo vasfı taşıyıp taşımadığı, bu senedin hisse bedelinin devrine ilişkin taraflar arasında yapılan devir sözleşmesi nedeniyle verilip verilmediği hususlarının taraflar arasında ihtilaflı olduğu belirlenmiştir. Davaya konu şirketin ticari kayıtları ve Antalya ... Noterliği'nin ... tarih ... yevmiye nolu limited şirket pay devri sözleşmesinin tetkikinden davacının şirkette bulunan 400 adet hissesini ... TL bedelle devrettiği ve sözleşmede devir bedeli olan ... TL nin nakden alındığının yazılı olduğu belirlenmiştir. Davacı şirket hissenin aslında ......
Noterliğinin 24.04.2013 tarih ve .... sayılı işlemiyle yapılan hisse devri ve temlik sözleşmesinin, ...tarafından ...ya Bakırköy 6. Noterliğinin 24.04.2013 tarih ve...sayılı işlemiyle yapılan hisse devri ve temlik sözleşmesinin ve ... tarafından ...a Kadıköy 27....
Dava ileri sürülüş biçimine göre; muris muvazaası hukuksal nedenine dayanılarak, miras bırakan ile mirasçısı T5 arasında yapılan şirket hisse devrine ilişkin işlemin, davacı mirasçıların miras hisseleri oranında iptali ve tescili, olmadığı taktirde de muvazaalı olarak devredilen şirket hisse pay bedellerinin davalı taraftan tahsili isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere; muris muvazaasına ilişkin 01/04/1974 tarih 1/2 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme kararı sadece murisin kendi üzerinde tapulu taşınmazlar bakımından yaptığı temliki işlemler yönünden geçerli olup, tapuda yapılan temlikler dışındaki işlemler yönünden belirtilen içtihadı birleştirme kararı uygulanamaz ise de; eldeki davanın konusunu oluşturan şirket hisselerinin devri bakımından genel muvazaa hükümlerinin uygulanmasına engel bir hal bulunmamaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 19....