WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uygulamada, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması, dava açma tekniği bakımından, tümü ihlal ya da inkâr olunan hakkın ancak bir bölümünün dava edilmesi, diğer bölümüne ait dava ve talep hakkının bazı nedenlerle geleceğe bırakılması anlamına gelir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ilkeye göre, kısmi davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmuş olması, saklı tutulan kesim için zaman aşımını kesmez, zaman aşımı, alacağın yalnız kısmi dava konusu yapılan miktar için kesilir. Dava konusunun ıslah yoluyla arttırılması durumunda, ıslah dilekçesinin tebliğini izleyen ilk oturuma kadar ya da ilk oturumda yapılan zaman aşımı defi de ıslaha konu alacaklar yönünden hüküm ifade eder. Somut olayda; davalı vekili, davacının ıslah dilekçesine karşı zaman aşımı def'inde bulunmuştur....

    İcra memurunun işleminin yasaya veya olaya uygun bulunmaması nedeniyle icra mahkemesine başvurularak şikayet yolu ile kaldırılmasının istenmesi, İİK'nun 16/1. maddesi gereğince şikayete konu işlemin öğrenildiği günden itibaren kural olarak 7 günlük süreye tâbidir. Bu kuralın iki önemli istisnası vardır: 1-İİK'nun 16/2. maddesi gereğince bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet yoluna başvurulabilir. Bu hükmün amacı, ilgilileri icra memurunun bir hakkı yerine getirmekten kaçınmasına karşı korumaktır. 2-Kamu düzenine aykırı olan işlemlere karşı da süresiz şikayet yoluna gidilebilir. Anılan ilke doktrinde benimsenmiş ve Yargıtay uygulamalarında da kabul edilmiştir. Somut olayda, şikayetin konusu, alınacak KDV oranı ile ilgili olup bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin olduğundan İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca şikayet süreye tâbi değildir....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 26.03.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7226 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesine göre a) Dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zaman aşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler; 06.01.1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 04.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 12.01.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim tarafından tayin edilen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler 13.03.2020 (bu tarih dâhil) tarihinden, bu Kanun’la belirtilen süreler 30.04.2020 tarihine kadar durdurulmuş olup, 30.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2480 sayılı Cumhurbaşkanı...

        Bu düzenlemeler dikkate alındığında, 08.12.1993- 06.07.2004 tarihleri arasındaki döneme ait Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın 102. maddesinde belirtilen beş yıllık zaman aşımı süresinin, 06.07.2004 tarihinden sonraki alacaklar için ise genel zaman aşımı olan on yıllık zaman aşımı süresinin uygulanması gerekmektedir. İlk derece mahkemesince tarafların delilleri toplanılmış, davaya konu ödeme belgeleri, tebliğ belgeleri, mirasın reddine ilişkin ilam getirtilmiş, dosya arasına konulup incelenmiştir. Yapılan incelemede, davacının murisi Hüseyin Köprülü'nün mirasçısı olarak davacıya çıkartılan ödeme emirlerinin 10/09/2021 tarihinde davacıya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Davanın ödeme emirlerinin tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmakla işin esasına girilmiştir. Getirtilen Tekirdağ 1....

        Müdürlüğünün 2007/17226 Esas sayılı dosyasından düzenlenen 17.06.2014 tarihli sıra cetvelinin şikayet olunanın alacağının zamanaşımına uğradığı iddiası nedeniyle iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, yasal dayanak ve delilerden yoksun şikayetin reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayetçi tarafça Bakırköy Sigorta Müdürlüğünün haczi düştüğü gerekçesiyle sıra cetveline itiraz etmiş ise de 6183 Sayılı Yasa uyarınca taşınmaz hacizlerine ilişkin zaman aşımı sınırlaması bulunmadığı ve bu suretle Sosyal Güvenlik Kurumu haczinin ayakta olduğu ve müdürlükçe düzenlenen sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla sıra cetveli itirazının reddine karar verilmiştir....

          İcra memurunun işleminin yasaya veya olaya uygun bulunmaması nedeniyle icra mahkemesine başvurularak şikayet yolu ile kaldırılmasının istenmesi, İİK'nun 16/1. maddesi gereğince şikayete konu işlemin öğrenildiği günden itibaren kural olarak 7 günlük süreye tâbidir. Bu kuralın iki önemli istisnası vardır: 1-İİK'nun 16/2. maddesi gereğince bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet yoluna başvurulabilir. Bu hükmün amacı, ilgilileri icra memurunun bir hakkı yerine getirmekten kaçınmasına karşı korumaktır. 2-Kamu düzenine aykırı olan işlemlere karşı da süresiz şikayet yoluna gidilebilir. Anılan ilke doktrinde benimsenmiş ve Yargıtay uygulamalarında da kabul edilmiştir. Somut olayda, şikayetin konusu, alınacak KDV oranı ile ilgili olup bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin olduğundan İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca şikayet süreye tâbi değildir....

            İcra memurunun işleminin, yasaya veya olaya uygun bulunmaması nedeniyle icra mahkemesine başvurularak şikayet yolu ile kaldırılmasının istenmesi, İİK'nun 16/1. maddesi gereğince, kural olarak şikayete konu işlemin öğrenildiği günden itibaren 7 günlük süreye tâbidir. Bu kuralın iki önemli istisnası vardır: 1- İİK'nun 16/2. maddesi gereğince bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet yoluna başvurulabilir. Bu hükmün amacı, ilgilileri icra memurunun bir hakkı yerine getirmekten kaçınmasına karşı korumaktır. 2- Kamu düzenine aykırı olan işlemlere karşı da süresiz şikayet yoluna gidilebilir. Anılan ilke doktrinde benimsenmiş ve Yargıtay uygulamalarında da kabul edilmiştir. Somut olayda şikayetin konusu, alınacak KDV oranı ile ilgili olup, bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin olduğundan, İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca şikayet süreye tâbi değildir....

              İcra memurunun işleminin yasaya veya olaya uygun bulunmaması nedeniyle icra mahkemesine başvurularak şikayet yolu ile kaldırılmasının istenmesi İİK'nun 16/1. maddesi gereğince şikayete konu işlemin öğrenildiği günden itibaren kural olarak 7 günlük süreye tabidir. Bu kuralın iki önemli istisnası vardır: 1-İİK'nun 16/2. maddesi gereğince bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet yoluna başvurulabilir. Bu hükmün amacı, ilgilileri icra memurunun bir hakkı yerine getirmekten kaçınmasına karşı korumaktır. 2-Kamu düzenine aykırı olan işlemlere karşı da süresiz şikayet yoluna gidilebilir. Anılan ilke doktrinde benimsenmiş ve Yargıtay uygulamalarında da kabul edilmiştir. Somut olayda talep konusu, alınacak KDV oranı ile ilgili olup bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin olduğundan İİK' nun 16/2. maddesi uyarınca şikayet süreye tabi değildir....

                İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/11/2020 NUMARASI : 2020/110 ESAS 2020/248 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından Balıkesir 1. İcra Müdürlüğü' nün 2007/4590 E. Sayılı dosyasında çeke dayalı kambiyo takibi başlattığını, 31/07/2007 günlü çekten anlaşılacağı üzere 6 aylık zaman aşımının takip esnasında işlediğini, alacaklı veya vekili icra dosyasını 6 ay takipsiz bırakarak zaman aşımının gerçekleşmesine sebebiyet verdiğini beyanla, zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararı verilmesini talep etmiştir....

                Maddesinde belirlenen 2 yıllık zaman aşımı süresinin 28/02/2019 tarihinden itibaren işlemeye başladığı, 2 yıllık sürenin sonunun 28/02/2021 olduğu, arabulucuya başvuru tarihinin 16/02/2021 olduğu, sürecin 24/03/2021 de sona erdiği, aradaki 37 gün zaman aşımı süresinin arabuluculukta geçen sürede zaman aşımı süresinin hesabında dikkate alınmaması gerektiğinden süre hesabından düşülmesi gerektiği, 13/03/2020 ile 30/04/2020 tarihleri arasında 26/03/2020 tarihli ----yayınlanan 7226 sayılı yasanın geçici 1. Maddesi gereği COVİD nedeniyle sürelerin durduğu, yine salgın hastalık nedeniyle 01/05/2020- 15/06/2020 tarihleri arasında da sürelerin durduğu, toplam 95 gün salgın hastalık ve 37 gün arabuluculuk sürecinde geçen sürelerin, 28/02/2021 tarihine eklendiğinde tarihin 10/07/2021 olduğu, davanın ise 13/07/2021 açıldığı anlaşılmış, davacı tarafça davalının taraflarını oyaladığı, bunun üzerine zaman aşımı defi ileri sürülmesinin TMK 2....

                  UYAP Entegrasyonu