Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile, 500 YTL maddi tazminatın ve 5.000YTL manevi tazminatın kaza tarihi olan 8.8.2001 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı yana verilmesine, Fazla talebin davalı tarafın zaman aşımı defi nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 15.60....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının tüm mal varlığı araştırmasının yapıldığını, bilinen adreslerine haciz işlemi uygulandığını, ancak davacının haczi kabil mal varlığına rastlanmadığını, tasarrufun iptali davalarının açıldığını, 19/01/2018 tarihinde borçlunun ticaret sicilde kayıtlı adresinde haciz işlemi tatbik edildiğini, davacının haczi kabil hiçbir malına rastlanmadığı, bu tutanağın İİK 143. madde gereğince kesin aciz belgesi niteliğinde olduğunu, tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren 20 yıllık zaman aşımı süresinin uygulanacağını, ayrıca aciz belgesi yok kabul edilse dahi pandemi sürecinde zaman aşımı sürelerinin 3 ay durması nedeni ile zaman aşımının gerçekleşmeyeceğini, son işlem tarihi 19/01/2018 kabul edilse dahi zaman aşımı süreleri 3 ay ertelendiğinden zaman aşımının bitiş tarihinin 12/04/2021 olduğunu, ayrıca UYAP sistemi üzerinden 20/03/2019, 28/02/2020 ve 10/02/2021 tarihlerinde haciz talebinde bulunduklarını, icra müdürlüğünün talebin yerine getirilmediğine...
Somut olayda; davalı vekilince cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde zaman aşımı defisine yer verilmediği, sadece ön inceleme duruşmasında zaman aşımı defisinin ileri sürüldüğü görülmüştür. HMK 141/1.maddesi uyarınca karşı tarafın açık muvafakati ile davalı, ön inceleme duruşmasında savunmasını genişletebilir. Davacı vekilinin ön inceleme duruşmasında zaman aşımı defisine karşı çıkması, savunmanın genişletilmesine açık olarak muvafakat ettiği sonucunu doğurmaz. Bu sebeple süresi içerisinde ileri sürülmeyen zamanaşımının dinlenmesi imkanı bulunmamaktadır. Davalı vekilinin istinaf itirazları bu yönüyle haksız ve yersizdir....
Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davalının zamanaşımı defi sonucunda davacının talep ettiği 14.000,00 TL. fazla çalışma ücreti alacağının indirimsiz 12.589,71 TL. 5.000,00 TL. talep ettiği hafta tatili ücreti alacağının indirimsiz 4.496,00 TL. ve 1.000,00 TL. talep ettiği genel tatil ücretinin indirimsiz 504,46 TL. olarak hesaplanması karşısında taktiri indirim dışında zaman aşımı nedeni ile reddedilen miktarlar olduğu halde zamanaşımı sonucu oluşan red nedeni ile vekille temsil edilen davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi hatalı olup, bozma sebebi ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı...
Zaman aşımı defi yönünden yönünden istinaf talebinde bulunan davalıların davaya süresinde cevap verip vermediği, süresinde verilen cevap dilekçesi ile zaman aşımı definde bulunup bulunmadıkları ve ıslaha karşı süresinde zaman aşımı definde bulunup bulunmadıkları saptanarak kaza tarihi, dava tarihi ve ıslah tarihlerine göre somut olayda uygulanması gereken zaman aşımı defi yönünden olumlu yada olumsuz bir karar verilmesi gerekmektedir. İlk derece mahkemesince verilen yakarıda değinilen yönleri ile usul ve yasaya uygun olmadığından davalılar vekilinin istinaf talebi yerindedir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zaman aşımı şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 71/2, 33/a maddeleri, 6762 sayılı TTK’nın 661, 662. ve 663. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, sair yasal mevzuat 3....
yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde, kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle .... 113 ada 512 parsel sayılı 73.79 m2 yüzölçümündeki taşınmaz su deposu ve arsası niteliğinde, kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle köy tüzel kişiliği, 113 ada 513 parsel sayılı 527.66 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde, kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle ..., 113 ada 514 parsel sayılı 496.21 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde, kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle ..., 113 ada 515 parsel sayılı 1371.81 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde, kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle ..., 113 ada 516 parsel sayılı 841.45 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde, kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle ..., 113 ada 517 parsel sayılı 1053.59 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde, kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle ..., ... ve ... adlarına tesbit edilmiştir....
Davacı vekilince de belirtildiği üzere, davalıya işbu dosya kapsamında atfedilen eylemlere, ---- sayılı dosyasında alınan raporlar ile davacı tarafça ----- --- yıllık zaman aşımı süresi işlemeye başlamış, ---- yıllık süre dolmuştur. Davalıya atfedilen eylemlerin cezayı gerektirmediği, yapılan ceza soruşturması ile de sabit olmakla, uzamış ceza zaman aşımı sürelerinin de tatbik edilemeyeceği, dava tarihi itibariyle zaman aşımı süresinin dolduğu kanaatiyle davanın zaman aşımı yönünden reddine dair karar vermek gerekmiştir....
Davalı ...Sosyal Hizmetler Ltd.Şti cevap dilekçesinde usulüne uygun ve süresi içerisinde zaman aşımı savunmasında bulunmuş ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ücret alacakları davacının ilk işe girdiği tarihten itibaren hesaplanarak zamanaşımı savunması dikkate alınmamıştır. Bu nedenle davalı ...Sosyal Hizmetler Ltd.Şti tarafından dava dilekçesine karşı süresinde yapılan zamanaşımı savunması dikkate alınarak davalı ...Sosyal Hizmetler Ltd.Şti’nin sorumluluğunun belirlenmesi gerekirken dava dilekçesine karşı yapılan zamanaşımı savunmasına değer verilmeden hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalı ... Belediye Başkanlığı ve davalı ...Elektronik Medikal Ltd Şti'ne yükletilmesine, davalı ...Ltd. Şirketi ...Ltd....
Şti. tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Dosya içeriğine göre; hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktarın toplamı 858,25 TL olup karar tarihi itibari ile temyiz kesinlik sınırı kapsamında kalmakla birlikte karar da gerekçe ile hüküm çelişkisi bulunmakla bu hususun düzeltilmesi gerekmiştir. Kararın gerekçe kısmında "davalı tarafın zaman aşımı defi de göz önünde tutularak dava tarihi 11.04.2013 tarihinden geriye doğru 5 yıllık zaman dilimine raslayan 11.04.2008- 31.12.2012 tarihleri arasında ve davada hasım gösterilen işvereni ... Taşımacılık Gıda Tur. İnş. Tem. Hizm. San. Tic. Ltd. Şti. nezdinde çalıştığı dönem için hesaplama yapılmıştır. Davanın kabulü halinde hesaplanan alacaklardan sadece alt işveren davalı ... Taşımacılık Gıda Tur. İnş. Tem. Hizm. San. Tic. Ltd....