Borçlunun 18.3.2016 havale tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde; usulsüz tebliğ şikayetinin kabul edilmemesi halinde talebin gecikmiş itiraz olarak kabulü ile takibin durdurulması ile tüm hacizlerin de fekkinin istendiği görülmüştür. Mahkemece, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle başvurunun 7201 sayılı Tebligat Yasası'nın 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayeti olarak kabulü ile tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve takibin kesinleşmesinden önceki hacizlerin fekkine karar verilmesi isabetli ise de; aynı Kanun'un 26. maddesi uyarınca, hakimin, talepten fazlaya ya da başka bir şeye hükmedemeyeceği sabit olup, usulsüz tebligat şikayeti nedeniyle mahkemece takibin durdurulmasına karar verilemez....
Karara karşı davacı istinaf başvurusunda bulunarak; emekli maaşını almış olduğu bankadan kredi çektiğini ve çekmiş olduğu krediyi ödeyemediğinden bankanın usulsüz şekilde emekli maaşına haciz koyduğunu, konulan hacizlerin usulsüz olup kendisinin %65 oranında bedensel ve zihinsel engelli olduğunu, imza yetkileri alınması gerekirken bankanın kendisine kredi vermesinin ve sözleşme imzalatmasının usulsüz olduğunu, engelli olduğundan kendisini ifade edemediğini, ifadelerinin dosyada tam geçmediğini belirterek kararın kaldırılmasına, emekli maaşına konan haczin ve işleyen faizin yeniden hesaplanarak dosya hesabının çıkarılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/293 ESAS 2021/66 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Meskeniyet İddiası KARAR : Adana 1....
Dairemizin 09.03.2015 tarih v 2014/31178-2015/5170 sayılı kararı ile TK. 21/2. maddesinde düzenlenen mernis şerhinin tebliğ çıkaran mercii tarafından tebligat üzerine şerh edilmediğinden tebligatın usulsüz olduğu gerekçesi ile mahkeme kararı bozulmuştur. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde, muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun şikayeti, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayet niteliğinde olup, İİK'nun 16/1. maddesi gereğince bu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 Esas-1991/344 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, seçilen takip şekline göre, borçlunun, icra dairesine itiraz etmesinden ayrı olarak yedi günlük şikayet süresi içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması zorunludur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, somut olayda icra takip dosyasından borçlu adına kayıtlı ve şikayete konu haciz ve yakalama işleminin ilişkin olduğu 33 ADN 05 plakalı araç üzerindeki son haczin 22/08/2019 tarihinde alacaklı vekilinin talebi üzerine konulmuş olduğu, şikayet tarihi itibariyle yasal altı aylık hak düşürücü süre geçmemiş olduğundan, anılan araç üzerindeki haczin düşmediği, İİK'nun 106.vd. maddeleri uyarınca talebe ilişkin araç üzerindeki haczin hükümsüz kalmadığı belirtilerek, şikayetin reddine karar verilmiştir....
nun 35. maddesine göre yapıldığını, tebligat parçalarında müvekkili şirket ile ilgisi olmayan şerh ve beyanların yazılı olduğunu, tebligatlarda yasal mevzuatın aradığı şekil ve diğer şartların da olmadığını, ayrıca müvekkili şirketin elektronik tebligat adresinin bulunduğunu, bu nedenle öncelikle elektronik tebligat adresine tebligat yapılması gerektiğini, neticeten Tebligat Kanunu'na aykırı ve usulsüz şekilde haciz ihbarnameleri gönderilerek müvekkili şirketin borçlandırılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/79 Esas ve 2007/73 Karar sayılı mülkiyetin tespitine ilişkin kararının ihale tarihinden önce 07.5.2007'de kesinleştiği ve bu ilam gereğince ihale konusu taşınmazın şikayetçiye ait olup borçlu kooperatifin borcundan dolayı satılmasının usulsüz olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmiştir. Somut olayda, mahkemece, ihale tarihinden önce Asliye Hukuk Mahkemesi kararı ile şikayet konusu taşınmazın mülkiyetinin üçüncü kişiye ait olduğunun tespitine karar verildikten sonra satışa çıkarıldığı gerekçesi ile ihalenin feshi isteminin kabul edildiği görülmektedir. Ancak mahkemenin gerekçesine esas oluşturan ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/79 Esas ve 2007/73 Karar sayılı ilamı bir tespit kararı olup, taşınmazın tapu kaydının iptali ve tesciline ilişkin bir hüküm içermemektedir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve itiraz nedeniyle takibin durdurulması isteminin reddine ilişkin icra memur işlemini şikayettir. Dava konusu takip dosyasında, davacının 14/08/2018 tarihinde takibe itirazlarını içeren dilekçe, davacı vekilinin 29/08/2018 tarihinde yetkiye ve borca itirazlarını içeren dilekçe, davacının 27/01/2021 tarihinde haczin kaldırılması talebini içeren dilekçe ve davacı vekilinin 07/12/2021 tarihinde ipotek konulan taşınmazlar dışında kalan diğer taşınmazlar üzerindeki haczin kaldırılması talebini içeren dilekçe dilekçe verdiği, davacı tarafından 17/01/2020 tarihinde Karşıyaka 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/24 Esas sayılı dosyası ile dava konusu takip dosyasına ilişkin olarak satışın iptali istemiyle şikayet yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır....
Buna göre İcra Mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, İcra Dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet taktirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istenilmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, İcra Mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlara karşı, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve 36. maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları dışındaki kararlarına karşı, ait olduğu alacak, hak ve malın değer ve miktarının 7.000,00 TL'yi geçmesi şartıyla istinaf yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu, 22.10.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurusunda, takip dosyasında kendisine yapılan tüm tebligatların usulsüz olduğunu, haczedilen ... ili, ... ilçesi, ... ada ... parsel, ... kat, ... bağımsız bölüm numaralı taşınmazın haline münasip evi olduğunu, hacizden 16.10.2014 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması talep etmiş, mahkemece; şikayetin süresinde yapılmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir....