WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle şikayet olunan vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Daireimizin 05.07.2012 gün ve 2012/2078-4656 E.K. sayılı bozma kararının kaldırılmasına ve Mahkeme kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı evvelce alınması gereken onama harcının şikayetçi ...'den alınmasına, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde şikayet olunan ...'e iadesine, ....03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; hukuka aykırı şekilde borçlu olmamasına rağmen müvekkiline ait mallar hakkında ihtiyati haciz kararı verildiğini, haczedilen mallar müvekkilin elinde iken haczedildiğinden istihkak iddialarına binaen İİK 99. maddesindeki prosedürün uygulanması, alacaklıya 7 gün içerisinde istihkak davası açması için süre tanınması gerekirken haczin kaldırılması taleplerinin hukuka aykırı olarak reddedildiğini, talepleri doğrultusunda işlem tesis edilmediğini, yasaya aykırı olarak dava açılması için taraflarına süre verildiğini, İcra Müdürlüğü tarafından alınan tüm bu kararlar ve yapılan işlemlerin açıkça hukuka aykırı olduğunu, şikayet konusunu salt haczin uygulanışının oluşturmadığını, mahkeme kararının gerekçesinin yerinde olmadığını, aynı zamanda yeterli gerekçelendirmeyi de barındırmadığından kararın kaldırılması gerektiğini, usul ve yasaya aykırı alınan kararlar ve yapılan işlemler nedeni ile müvekkilinin büyük zararına neden olunduğunu, haczedilen kömürlerin...

    İcra Müdürlüğünce de 06.04.2010 tarihinde İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne yazı yazılarak Maruf Dindar hisseleri üzerine haciz konulduğu, hisseleri üzerine takyidat kaydı işlendiği, usulsüz olarak konulan takyidat kaydı ve haciz sebebiyle tasfiye sürecini tamamlanamadığını, anonim şirket hissesine yapılacak hacizde, haczin ilgili 3. kişilere ihbar edilmesi gerektiğinin ve bunun şirket pay defterine işlenmesinin gerektiğini, haczin şirkete bildirilmediğini, şirket hisseleri üzerine konulan hacizlerin usulsüz ve kanuna aykırı olduğunu, hacizden tesadüfen haberdar olunduğunu ve bunun üzerine İcra İflas Kanunu 110. maddeye dayanarak süresi içerisinde satışın istenmemiş olması sebebiyle haczin kaldırılmasının talep edildiğini, İstanbul Anadolu 6....

    GEREKÇE: Uyuşmazlık, davacı üçüncü kişiye gönderilen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin tebliğinin usule uygun olup olmadığı, bu nedenle birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi, haciz ihbarnamesine yapılan itirazın süresi içerisinde olduğunun tespiti, davacı hakkındaki haczin durdurulması ve davacı hakkındaki takibin iptali şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun kendisine gönderilen tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. (emsal karar, Yargıtay 12....

    İlk derece mahkemesi; şikayet konusu tebliğ mazbatası incelendiğinde, tebliğin aynı işyerinde çalışan Ferda Yılmaz imzasına tebliğ edildiğinin görüldüğü, tebliğ işleminin yetkili temsilcilere neden yapılamadığı hususunda araştırma yapılmadığı ve yetkili temsilciye yapılamama sebebinin mazbataya tevsik edilmediği ve TK'nın 13. maddedeki usul ve aşamalar izlenmeden aynı işyerinde çalışan notuyla tebliğ edildiği, bu şekilde ikmal edilen tebliğ işlemine hukuki sonuç bağlanamayacağı ve dosya kapsamında şikayetçinin icra dosyasından başka bir şekilde haberdar olduğuna dair bilgi ve belge bulunmadığı, şikayetin yerinde görüldüğü ve öğrenme tarihi olarak beyan edilen tarihin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine karar vermek gerektiği, usulsüz tebliğ halinde ödeme emrinin tümden iptali gerekmediği, düzeltilen tebliğ tarihine göre bu tarihten önce gerçekleştirilen hacizler takip kesinleşmeden yapıldığından kaldırılması gerektiği, davalı/alacaklı taraf dava açılmasına sebebiyet vermediğinden ve şikayet...

    İcra Müdürlüğü'nce aslı olmayan belgelere dayanılarak düzenlenen sıra cetvelinin usulsüz olduğu, 30. İcra Müdürlüğü dosyasında 3. şahsa usulüne uygun haciz ihbarnamesi tebliğ edildiğinin ve borçlu alacağı üzerine haciz konulduğunun kabul edilemeyeceği gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir. Şikayet olunan... Yemek ve Ziyafet Hizmetleri Ltd. Şti'nin alacaklı olduğu ... 30. İcra Müdürlüğü'nün 2011/24515 Esas sayılı dosyasında borçlu ... Yapı Mimarlık İnş.Taahhüt San ve Tic. Ltd. Şti'nin 3. şahıs ... İnşaat Ltd....

      Borçlu vekilinin şikayeti, 6552 Sayılı Kanun'un 121 ve 123. maddeleri ile getirilen 5393 Sayılı Kanun'un 15. maddesine (ek) son fıkrası ile geçici 8. maddesi gereğince haczin kaldırılması istemine ilişkin değildir.Haczedilemezlik iddiasına dayalı olarak 5393 sayılı Yasanın değişiklikten önceki 15/8. maddesi gereğince yapılan şikayet sırasında borçlu, yeni yasal düzenleme gereğince mahkemeden haczin kaldırılması isteminde bulunamaz....

        Bu itibarla, şikayetçinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 07.10.2016 tarih ve 2016/16264 Esas - 2016/20925 Karar sayılı temyiz dilekçesinin reddine dair kararının oybirliğiyle kaldırılmasına karar verilerek, şikayetçinin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi; Takip dosyasının incelenmesinde; şikayetçi üçüncü kişi ... A.Ş.'ye borçlunun adı geçen şirkette çalışması nedeniyle maaş haczi müzekkeresi gönderildiği, şikayetçi tarafından müzekkereye cevap verilmemesi nedeniyle İİK'nun 356. maddesi gereğince şikayetçinin takip dosyasına borçlu olarak kaydedildiği ve araçlarına haciz uygulandığı, şikayetçi tarafından şikayet tarihi ile aynı gün olan 21.01.2016'da dosya borcunun tamamının icra müdürlüğü hesabına banka havalesi yoluyla ödendiği görülmektedir. Şikayetçi tarafından açıkça şikayetten vazgeçilmedikçe dosya borcunun ödenmiş olması, icra mahkemesince usulsüz tebligat ve haczin kaldırılmasına ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmez....

          Temyiz Sebepleri İcra müdürlüğü dosyasında vekil olmasına rağmen 103 davetiyesinin asile tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu ve davanın süresinde açıldığı ileri sürülerek kararın bozulması talep edilmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, haline münasip konuta ilişkin haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. İİK'nın 16, 82/1-12 maddeleri 3. Değerlendirme 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 11. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunlu olup, şikayete konu taşınmazın haczi ile ilgili 103 davetiyesinin borçlu asile 06.05.2016 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. 103 davetiyesinin vekil yerine borçlu asile gönderilmesi yasaya aykırıdır. Dolayısıyla borçlu asile yapılan tebliğ ile itiraz ve şikayetler yönünden yasal süre işlemeye başlamaz....

            SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iddialarının maddi yönden temelsiz hukuki yönden geçersiz olmakla reddi gerektiğini, huzurdaki davanın usulsüz tebligat nedeni ile şikayet olduğunu, davacı tarafın 06.07.2022 tarihli dilekçesi ile ödeme emrinin tebligat kanununa aykırı olarak tebliğ memuru tarafından muhtara bırakılarak takibin kesinleştirildiğini iddia ettiğini, şikayetin süresinde olmadığını, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 16. Maddesinin 1. Fıkrası "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir....

            UYAP Entegrasyonu