WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2022 NUMARASI : 2022/191 ESAS 2022/314 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı borçlular vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 34. İcra Dairesi 2021/28413 E. sayılı dosyası ile müvekkil davacı borçlular aleyhine başlatılan takipte, usulsüz tebligat nedeni ile ittıla tarihinin 16.12.2021 tarihi olarak kabulünü talep ettiklerini, vekil kaydının 03/02/2022tarihinde yapılmasından dolayı şikayet hakkını süresi içerisinde kullandıklarının kabulü gerektiğini beyanla , tebliğ tarihinin 16/12/2021 olarak belirlenmesini talep etmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/01/2021 NUMARASI : 2020/481 ESAS - 2021/8 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Ödeme Emri Tebligatı Usulsüzlüğü) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi....

İcra memurunun yapması gereken bir işlemi yapmaması veya ihmal etmesi, sürüncemede bırakması durumunda da bu olumsuz davranışı şikayet konusu olabilir. Bir muamelenin şikayet konusu olabilmesi için, şikayet edenin mutlaka zarar görmesi gerekmediği gibi, icra organının kusurlu olması da gerekmez. Şikayet konusu işlem, icra veya iflas dairesince yapılmış olmalıdır. Ancak, icra ve iflas dairesi işlemlerine karşı icra mahkemesine başvurulabilir. Kanunda açıkça öngörülen hallerde, icra ve iflas dairesi dışındaki bazı organların da işlemlerine karşı şikayet yoluna başvurulabilir. İcra ve iflas dairelerinin işlemleri dışında, iflas idaresi (İİK. m. 227), alacaklılar toplanması (İİK. m. 225), iflas bürosu (İİK. m. 221, IV), konkordato komiseri (İİK. m. 287, III), malvarlığının terki suretiyle konkordatoda alacaklılar kurulu kararlarına karşı (İİK. m. 309/ç, I) şikayet yoluna başvurulabilir. Şikayet, icra mahkemesince incelenir ve karara bağlanır(İİK. m.16)....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu vekili, vekil edeninin ... Bankası ... Şubesinde bulunan 5007 nolu banka hesabındaki paraların emlak vergisi gelirleri ve 5395 s.K/15. madde kapsamındaki kurumlardan gelen Belediye paylarının yattığı hesap olduğunu, 5395 s.K/15-son maddesi ve İller Bankası'ndan gelen paylar, vergi, resim, harçlar, personel maaşları ve fiilen kamu hizmetinde kullanılan hesapların haczedilemeyeceğini belirterek haczedilmezlik şikayetinde bulununmuştur. Mahkemece ... 3....

      Davacı borçlu alacaklı Ziraat Bankası ve PTT A.Ş aleyhine icra emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle, tebligat usulsüzlüğü ve meskeniyet şikayeti davası açmıştır. Mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayetinin kabulü ile davacıya çıkartılan icra emrinin 21/05/2019 tarihinde tebliğ edildiğinin tespitine karar verilmiştir. Somut olayda; alacaklı Ziraat Bankası vekili tarafından davacı ve dava dışı borçlular hakkında başlatılmıştır. Davalı PTT A.Ş icra takibinin tarafı olmadığından PTT A.Ş'ye husumet yöneltilemeyeceği, pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı gibi aleyhine vekalet ücreti takdir edilmesi ve yargılama giderlerine mahkum edilmesi doğru değildir. İlk derece mahkemesince davacının tebligat usulsüzlüğü şikayetinin kabulüne şeklinde karar verilmiş, ancak şikayetçi vekili dilekçesinde" müvekkilinin haline münasip evinin haczedilemeyeceğinden bahisle meskeniyet" şikayetine ilişkin talebi hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiştir....

      nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliğinin 30. maddesine göre tebligatın usulsüz olduğu gerekçesi ile mahkeme kararı bozulmuştur. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde, muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun şikayeti, icra emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayet niteliğinde olup, İİK'nun 16/1. maddesi gereğince bu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 Esas-1991/344 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, seçilen takip şekline göre, borçlunun, icra dairesine itiraz etmesinden ayrı olarak yedi günlük şikayet süresi içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması zorunludur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçlunun diğer fesih nedenlerinin yanında satış ilanı tebligat usulsüzlüğü nedeni ile ihalenin feshi talebinde bulunduğu, mahkemesince ihalenin feshi talebinin reddine, şikayet eden aleyhine para cezasına hükmedilmesine karar verildiği kararın borçlu şikayet eden tarafından temyiz edildiği görülmektedir. Borçluya satış ilanı tebligatı 16/09/2014 tarihinde, muhatabın işte olduğundan bahisle aynı konutta oturan oğlu ...'ya yapılmıştır....

          Ne var ki asile ve vekiline çıkarılan tebligatlarda haczi bildirilen taşınmazların farklı olduğu, şikayete konu 8 no’lu bağımsız bölümün haczine ilişkin 27.05.2014 tarihli 22 örnek davet kâğıdının vekile tebliğ edilmediği görülmektedir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 11. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunlu olup, haczedilemezliği öne sürülen 8 No’lu bağımsız bölümün haczine dair vekile çıkarılmış ve usule aykırı bir tebligat da bulunmadığına göre, olayda usulsüz tebliğ ile ilgili 7201 Sayılı Tebligat Yasası'nın 32. maddesinin uygulama yeri yoktur. Bu itibarla, borçlu vekilinin vekaletnamesini ibrazından sonra 22 örnek davet kağıdının borçlu asile gönderilmesi yasaya aykırıdır. Borçlunun vekili varken asile yapılan tebligat yok hükmünde olup sonuç doğurmaz; bu tebligat ile yasal itiraz ve şikayet süreleri işlemeye başlamaz....

            ya yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüzlüğü şikayeti yanında sair şikayet nedenlerini de belirterek 06.11.2013 tarihli taşınmaz ihalesinin feshini istediği, mahkemece ileri sürülen diğer fesih nedenleri hiç tartışılmayarak borçlu ...'ya satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği gerekçesiyle şikayetin kabulüne dair verilen kararın, alacaklıların temyizi üzerine Dairemizin 08.12.2014 tarih, 2014/20319 E., 2014/28517 K. sayılı ilamı ile özetle; “tebligat usulsüzlüğünün bizzat muhatabı tarafından ileri sürülmesi gerektiği diğer ilgililerin bu tebligata ilişkin şikayet hakkı olmadığı diğer takip borçlusuna satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle ihalenin feshine karar verilmesinin isabetsiz olduğu, ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi” gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verildiği anlaşılmıştır....

              Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayet, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılmalıdır (HGK. 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 E., 1991/344 K.). 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesinin 1. fıkrasına göre; "Kendisine veya adresine Kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur....

                UYAP Entegrasyonu