Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2011/12206 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin kesinleştiğini, şikayet olunan tarafından da aynı borçlu aleyhine Gaziosmanpaşa 3. İcra Müdürlüğü'nün 2012/53 E sayılı dosyası ile icra takibi yapılmış olduğunu,... Müdürlüğü'nün 2012/5298 E sayılı takip dosyası üzerinden borçluya ait bedeli paylaşıma konu 34 DOC 65 plakalı aracın satıldığını, düzenlenen sıra cetvelinde şikayet olunana üst sıralarda yer verildiğini, halbuki 2012/53E sayılı dosyanında 03.01.2013 tarihinde davalı alacaklı tarafından satış talebinde bulunularak İİK'nın 100. maddesindeki eksiklikler sebebiyle satış talebinin reddedildiğini, mevcut haczin süresi dolmakla haczin düştüğünü ileri sürerek, 2012/53 E. sayılı dosyada yapılan sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Aleyhine şikayet olunan cevap vermemiştir....

    Bu durumda, şikayetçilerin ihalenin feshini istemekte hukuki yararları bulunmayıp istemin reddi gerekir. Ancak İİK'nun 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesinde işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceği öngörülmektedir. O halde ihalenin feshi isteminin zarar unsuru yokluğu nedeniyle işin esasına girilmeden reddi gerektiğinden, mahkemece para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup, mahkeme kararının belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 6....

      nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Bu durumda, borçlunun taşınmazın değerinin düşük belirlendiği iddiası, satışa hazırlık işlemine ilişkin şikayet niteliğinde olup, şikayetçi borçlu vekiline satış ilanı 08.02.2021 tarihinde tebliğ edildiği halde, satış ilanın tebliği usulsüzlüğü iddiası da olmadığı göz önünde bulundurularak yasal 7 günlük süre içerisinde bu işlemin şikayet konusu yapılmadığı dosya kapsamı ile sabittir....

      . - KARAR - Şikayetçi vekili, borçluya ait bir kısım taşınırlarının satışı sonrası düzenlenen 31.07.2013 tarihli sıra cetvelinde şikayet olunan bankanın haczi düştüğü halde ilk sırada pay ayrılmasının usulsüz olduğunu, ilk sırada müvekkiline pay ayrılması gerektiğini ileri sürerek, anılan sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan banka vekili, süresinde satış talebinde bulunduklarını, taşınırlar üzerindeki hacizlerinin ayakta olduğunu, sıra cetvelinin usulüne uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. ... vekili, bedeli sıra cetveline konu taşınırlar ile ilgili ihalenin feshi davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; şikayetçinin 03.04.2009 ve 02.06.2009 tarihli hacizlerinin satış tarihi itibariyle geçerli olduğu, şikayet olunan ....'...

        Bu sebeple taşınmazlar üzerindeki kesinleşmeden sonra konulan hacizlerin kaldırılması talebinin kabulüne, kesinleşme öncesindeki hacizlerin kaldırılması talebinin reddine" karar verildiği, kararının redde ilişkin kısmının şikayet konusu edildiği anlaşılmıştır....

        Somut olayda; ilk haciz tarihi 14.11.2011, ilk satış isteme tarihi 30.04.2012 ve alıcı çıkmayan ihale tarihinin ise 29.06.2012 olması dikkate alındığında, şikayetçinin 02.05.2013 tarihinde yeniden satış talep etmesi karşısında, ihale öncesi ve ihaleden sonra satış talep edilen tarihe göre şikayetçinin haczinin düştüğünden bahsedilemeyecektir. Bu husus göz ardı edilerek şikayetin reddine karar verilmesi doğru değildir. Sıra cetveline şikayet başvurularında şikayet nedeniyle hakları etkilenecek olan alacaklılara husumet yöneltilmesi gerekir. Şikayetçi tarafından bu husus atlanmış olsa dahi mahkemece bu alacaklılara davetiye çıkartılarak taraf teşkili sağlanmalı ve yargılamaya bu şekilde devam edilmelidir. Mahkemece bu hususa riayet edilmemesi de doğru görülmemiş kararın bu gerekçelerle bozulması gerekmiştir....

          CEVAP Şikayet edilen ihale alıcısı cevap dilekçesinde; şikayetçilerin yasal sürede kıymet takdirine itirazlarını sunmadığını bu nedenle kıymet takdirinin kesinleştiğini, satış ilanında ihaleye katılacak olanların yatıracakları teminata ilişkin bilginin yer aldığını, satış ilanının usulüne uygun yapıldığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, yapılan ihalenin usulüne uygun olduğu, şikayet edenlerin iddialarının gerçeği yansıtmadığı belirtilerek, Osmaniye ili, Merkez ilçesi, Fakıuşağı Mahalle/Köyü, Kılçıklıyurt Mevkii, A Blok - Bodrum kat A1 40 numaralı bağımsız bölüm yönünden T2 adına kayıtlı) ihalenin feshi şikayetinin hukuki yarar yokluğundan usulden reddi ile şikayetin işin esasına girilmeden reddedilmesi sebebiyle İİK 134/5 maddesi gereği para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına, Osmaniye İli, Merkez İlçesi, 242 ada, 2 parsel, Fakıuşağı Mahalle/Köy, Kılçıklıyurt Mevkii, B Blok - Bodrum kat- 23 numaralı bağımsız bölüm yönünden (Fatih Gümüş adına kayıtlı) şikayet eden T2 hukuki yararı bulunmadığından şikayetin T2 yönünden usulden reddi ile şikayet eden Ay Yapı Ltd. Şti yönünden şikayetin esastan reddi ile Osmaniye İli, Merkez İlçesi, 2505 Ada, 88 Parsel, Alibeyli Mahalle/Köy, A Blok 2....

            Kararı, şikayet olunan Türkiye ... Kurumu Genel Müdürlüğü vekili temyiz etmiştir. 1)Şikayet olunan Türkiye ... Kurumu Genel Müdürlüğü alacağı kamu alacağı olup imtiyazlıdır. İİK’nın 106. ve 110. maddelerine göre 6 aylık ve 1 yıllık sürelerde satış istemesine gerek yoktur. Bu nedenle satış konusu araç haczi düşmediğinden mahkemece şikayetin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2) Şikayetçi tarafından 1. sıra alacaklısı ...’ne şikayet dilekçesi ile herhangi bir şikayette bulunulmadığı halde tensip zaptında şikayet olunan olarak yazılarak tebliğat çıkarılması, yargılama sonunda da hakkında hüküm kurulmaması ve yargılama giderinin de birden fazla şikayet olunan olduğu halde hangi şikayet olunandan tahsiline karar verildiği hususuna hükümde yer verilmemesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle şikayet olunan Türkiye ......

              CEVAP Şikayet edilen alacaklı banka cevap dilekçesinde; şikayetin süresinde olmadığını, satış ilanı tebligatının usulüne uygun yapıldığını ve ihalenin usulüne uygun olarak gerçekleştirildiğini ileri sürerek şikayetin reddi ile borçlunun ihale bedelinin % 20'sinden aşağı olmamak üzere para cezasına mahkum edilmesini talep etmiştir. III....

                UYAP Entegrasyonu