Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçluların, İİK'nun 71/2. maddesi gereğince zamanaşımı gerçekleştiğini belirterek icranın geri bırakılması ve satışın durdurulması istemi ile icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece altı aylık zaman aşımı süresinin geçmediği gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

    Ancak istem, icranın geri bırakılması değil de İİK'nun 16-18. maddeleri kapsamında şikayet ise genel kural olan İİK'nun 364/3.maddesi uyarınca temyiz istemi satışı durduracaktır. O halde, mahkemece ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilen....İcra Hukuk Mahkemesi'nin 04/06/2013 tarihli, 2013/54-65 sayılı dosyasına konu talebin ve temyiz konusunun şikayet mi yoksa icranın geri bırakılması mı olduğunun; ve dolayısıyla temyiz talebinin satışın durdurulması sonucunu doğurması yönünden takip konusu alacağın %15 oranında teminat yatması gerekip gerekmediğinin tespit edilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile sonuca gidilmesi isabetsizdir....

      Öte yandan, takipte taraf olmayan üçüncü kişinin, aile konutu şerhine dayanarak satışın durdurulması isteminde bulunmasına da yasal imkan bulunmamaktadır. O halde mahkemece şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi yerine esasının incelenerek, yazılı gerekçeyle kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece "Şikayetin süre yönünden reddine, mahkememizce Sivas İcra Dairesinin 2021/12106 esas sayılı dosyası üzerinden verilen satışların durdurulması kararının kaldırılmasına, takibin devamına,..." şeklinde karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilin borcu hesaplanırken hukuka aykırı bir şekilde faize faiz işletildiği ve ödeme emrinde 230.385,25 TL asıl alacak kalemi olmasına rağmen, dosya hesabı yapılırken asıl alacaktan daha fazla miktar üzerinden dosya hesabı yapıldığının tespit edildiğini, müvekkilin uğradığı ağır haksızlıklar ve telafisi güç zararlar neticesinde şikayetin tekrardan değerlendirilerek kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; Dava, dosya kapak hesabına ilişkin şikayet ve satışın durdurulması istemine ilişkindir....

        Somut olayda; şikayetçi borçlular diğer fesih nedeni ile birlikte ihalesi yapılan taşınmaz hakkında Çumra İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/20 Esas sayılı dosyasında meskeniyet şikayetinde bulunduklarını, bu şikayetin sonucu beklenmeden satışın yapıldığını beyanla ihalenin feshini talep etmiş; mahkemece şikayet bu gerekçe ile kabul edilerek ihalenin feshine karar verilmiştir. Borçluların ihalenin feshi nedeni olarak belirttiği bu husus İİK.nun 134. maddesinde düzenlenen ihalenin feshi nedenleri arasında yer almamaktadır. Kaldi ki; İİK'nun 22. maddesi nazara alındığında Çumra İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/20 Esas sayılı dosyasından verilmiş icranın durdurulması kararı da bulunmadığından, taşınmazın ihaleye çıkartılabilmesi için meskeniyet şikayetine konu ilamın kesinleşmesinin beklenilmesine gerek yoktur. O halde mahkemece, talebin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir....

          İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/42 E.-2016/20 K. sayılı dava dosyasında; icra müdürlüğünce satışın durdurulması talebinin reddine dair işlemin iptalini istedikleri, şikayetin reddine karar verilmesi üzerine 04.02.2016 tarihinde kararı temyiz ettikleri, görülmektedir. Bu durumda, mahkemece, İİK.nun 365. maddesine göre, temyizi kabil olmayan bir şikayete dayalı olarak satış dahil hiçbir icra muamelesinin durmayacağı düzenlemesi karşısında, icra müdürlüğünün 04.02.2016 tarihli satışın devamına ilişkin kararı yerindedir. O halde borçlunun şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken, şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Davacı taraf 23.02.2022 tarihinde satışı yapılan 5 adet taşınmazın ihalesine yönelik ihalenin feshi talebinde bulunmuş ve bu yöndeki taleplerini ileri sürerken; Öncelikle İstanbul 10.İcra Hukuk Mahkemesinde satışın durdurulmasına ilişkin karar alındığını ve bu karara rağmen yapılan satışın usulsüz olduğunu ileri sürmüştür. Gerek icra takip dosyasında gerekse anılan Mahkeme ile yapılan yazışmalarda ihale saati itibariyle satışın durdurulmasına yönelik herhangi bir kararın bulunmadığı, her ne kadar satışın durdurulmasına yönelik bir karar verilmiş ise de bu kararın ihale saatinden sonra verildiği bu nedenle satış anında satışın durdurulmasını gerektirir herhangi bir kararın bulunmadığı anlaşılmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Şikayet eden borçlu vekili, dosyada satışın durdurulması için yatırılan paranın İİK'nın 149/a maddesi kapsamında tazminat olarak nitelendirilemeyeceğini, bu miktarın dosya borcuna mahsup edilmesi gerektiği yönündeki isteklerinin İcra Müdürlüğü'nün 26.03.2012 tarihli kararı ile reddine karar verildiğini açıklayarak, anılan kararın iptaline ve yatırılan miktarın dosya borcundan mahsubuna karar verilmesini istemiştir. İİK'nın 149/a maddesinde, "İcranın geri bırakılması hakkında 33.üncü maddenin 1, 2 ve 4 üncü fıkraları uygulanır....

              Maddesinde; icra mahkemesince verilen hangi kararlara karşı istinaf kanun yoluna müracaat edilemeyeceği düzenlenmiş olup, buna göre icra mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti, 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yedieminin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlar, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası, İİK'nın 36. maddesine göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları kesin olup, istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün değildir....

              O halde; Mahkemece, borçlulardan ...’ın malik olduğu taşınmaz ipoteği yönünden satışın durdurulması isteminin reddine karar vermek gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsiz olmuştur. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 03.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu