İcra Müdürlüğü'nün 2009/3716 sayılı dosya ile aynı borçlu hakkında takip yaptığını, her iki dosyadan da hacizli bulunan taşınmazların satılıp paraya çevrilmesinden sonra şikayet olunan alacaklının dosyasından 15.06.2012 tarihinde sıra cetveli düzenlendiğini, sıra cetvelinde müvekkiline pay ayrılmadığını, şikayet olunanın takibinin, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olmasına karşın takibe dayanak olan senette tanzim yeri bulunmadığını, senedin bono niteliğinde olmadığını, takip kapsamında yapılan tebligatların usulüne uygun olmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayete konu edilen nedenlerin şikayetçi tarafından ileri sürülemeyeceğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu vekilince icra mahkemesine yapılan başvuruda ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, borçlunun takipten yenileme emri ile haberdar olduğu ileri sürülerek takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığı ileri sürülmüş; mahkemece evrak üzerinden inceleme yapılarak verilen kararda borçluya ödeme emri tebliğ edilmediği gerekçesi ile kambiyo vasfına yönelik şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiştir....
nın 169/a maddesinde sayılan nitelikte yazılı bir belge sunulmadığı, ayrıca alacaklı tarafından da bu iddianın kabul edilmediği, açığa bono düzenlenmesi mümkün olup anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının yazılı belge ile ispatlanabileceği, bononun tedavüle çıkarılırken anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasının da yazılı bir belge ile ispatlanamadığı, ne zaman çekildiği belli olmayan senet fotokopisinin karşısında takip dosyasına sunulan ve taranan senet aslında tanzim yerinin yazılı olduğu, fotokopi niteliğindeki belgeye itibar edilemeyeceğinden, kambiyo vasfına yönelik itirazın yerinde olmadığı, borca yönelik itirazın da İİK.'nın 169/a maddesinde öngörülen belgelerden herhangi biri ile ispat edilemediği anlaşılmakla davacı borçlunun borca itirazının ve kambiyo vasfına yönelik şikayetinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Bununla birlikte 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun ''Borçlunun Kambiyo Hukuku Bakımından Şikayeti'' başlıklı 170/a-2 maddesinde; ''İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.'' hükmü bulunmaktadır. Bu hükme göre; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....
Borçlunun, kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı Yasa'nın 16/l. maddesi gereğince, bu şikayetin, işlemi öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılması gerekir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, İİK'nun 168/3-4-5. maddeleri gereğince, takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir....
GEREKÇE; Uyuşmazlık ; Adana 5 İcra Müdürlüğü 2015/12863 Esas No'lu takibe takibe konu bonoda ciro silsilesinde kopukluk nedeni ile alacaklının takiphakkı bulunmadığı iddiasına yönelik şikayet niteliğindedir. Alacaklı T4 tarafından borçlular T1 Ali Osman Dağdelen ve Tiryaki Nak. San. Ltd. Şti. Aleyhinde 25/11/2013 tanzim tarihli 30/12/2014 vade tarihli 150.000 USD meblağlı senedin tahsili amacı ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, borçlu T1 adına çıkarılan ödeme emri tebligatının 06/08/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve takibin kesinleştiği anlaşılmıştır. İİK.nun 170/a-2. maddesi uyarınca, icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını gerek talep üzerine gerek resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/11/2021 NUMARASI : 2021/571 ESAS 2021/870 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı - Kambiyo Vasfına Yönelik Şikayet - Borca ve KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....
Mahkemece; Davanın süreden reddine, davalı tarafın tazminat talebinin reddine, yönelik karar verildiği görülmüştür....
Borçlu vekili ise şikayet dilekçesinde, sadece 24/06/2013 tarihli ödeme emri tebliğ işlemini şikayet konusu yapmış olup, açıkça şikayet konusu yapılmayan 29/01/2014 tarihli 103 davetiyesi tebliğ işlemine göre 13/01/2015 tarihinde yapılan başvuru, yukarıda açıklanan yasa hükmünde öngörülen 7 günlük şikayet süresinden sonradır. Bu durumda mahkemece, ödeme emrine ilişkin usulsüz tebligat şikayetinin süre yönünden reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile diğer itiraz isteminin reddine karar verilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir....
Öte yandan, keşide yeri unsuru bulunmayan dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceğinden, TTK'nun 776/1-f maddesinde öngörülen koşulu taşımayan bu belgeye dayanarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılması da mümkün değildir. İİK' nun 170/a-2. maddesine göre; ''İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı husularını re' sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.'' Somut olayda, takibe dayanak senette düzenleme yeri belirtilmediği gibi, düzenleyenin adının yanında da herhangi bir idari birim adının yazılı olmadığı görülmektedir. Bu durumda, sözü edilen belgenin kambiyo senedi niteliği taşımadığı anlaşılmaktadır....