WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bozma kararından sonra verilen hüküm henüz kesinleşmediğinden, borçlunun bozulan ilama dayalı olarak haczin kaldırılması talebinde bulunması ve İcra Müdürlüğü'nün haczin kaldırılmasına ilişkin işlemi usul ve yasaya aykırı olduğundan iptaline karar verilmesi gerekirken, şikayetin yazılı gerekçe ile reddi doğru değildir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 20.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Alacaklı tarafından ilama dayalı olarak ilamlı icra takibine başlandığı, borçluya örnek 4-5 nolu İcra emri tebliğ edilmesinden sonra emekli aylığına haciz konulduğu, borçlu vekilinin ise alacağın, işleyen nafaka alacağı olmayıp birikmiş nafaka alacağı olduğu, bu nedenle adi alacak niteliğinde olmakla nafaka karakteri olmadığından yasanın haczedilmezlik hükmü gereği emekli aylığına konulan haczin kaldırılması ve işleyen nafaka hesabının talep dışında ve ilama aykırı olduğundan bahisle icra mahkemesine başvurduğu görülmüştür....

      Somut olayda, borçlunun 23/05/2016 tarihli dilekçesi ile şikayet konusu ruhsata konulan haczin kaldırılması istemi ile icra müdürlüğüne başvurduğu anlaşılmış olup, bu tarihte hacizden haberdar olduğunun kabulü gerekir. İcra müdürlüğüne yapılan itiraz sonuç doğurmayacağından, icra mahkemesine yapılan 16/11/2015 tarihli başvurunun 7 günlük süreden sonra olduğu görülmektedir. O halde mahkemece, borçlunun şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Somut olayda, şikayetçi borçlu tarafından şikayet dilekçesinde maaş üzerindeki haczin kaldırılması ve yapılan ödemelerin iadesi talep edilmiş olup, HMK'nun 26. maddesi gereğince hakim tarafların talepleri ile bağlıdır. Buna rağmen talep aşılarak borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi anılan yasa hükmüne aykırıdır. Mahkemece, borçlunun talebi ile bağlı kalınarak maaş haczinin kaldırılması ile yetinilmesi gerekirken, talep aşılmak suretiyle takibin iptaline de hükmolunması isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; şikayetçi vekilinin müvekkilinin adına kayıtlı bir kısım taşınmazlar üzerinde ihtiyati haciz kaydı bulunduğundan bahisle ve icra dosyasının sekaya imhaya gönderildiği, İİK 106- 110 maddesi gereğince ihtiyati haczin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce reddedildiğini söyleyerek red kararına karşı şikayette bulunduğu ve ihtiyati hacizlerin kaldırılmasını istediği, istinafa konu mahkeme kararının gerekçesinde ve icra müdürlüğünün şikayete konu red kararında belirtildiği üzere şikayete konu icra dosyasının sekaya komisyon kararı ile imhaya gönderildiği, ihtiyati haczin kesin hacze dönüşüp dönüşmediğinin belli olmadığı, kesin hacze dönüşmemiş ise İİK 266.madde gereğince ihtiyati haczin kaldırılması görevinin icra müdürlüğünde olmadığı, ayrıca imhaya gönderilen icra dosyasının ihyası talep edilmeden, ihya edilmeden hacizlerin kaldırılması talebiyle ilgili değerlendirme yapılması da mümkün olmadığından ilk derece mahkemesi...

          Haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı taşınmaz için 3. kişinin açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip kesinleşmesi dahi, haczin kaldırılması sonucunu doğurmaz. Tescil kararı hacizden sonra kesinleştiğinden ve bu kararda tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm de bulunmadığından haczin kaldırılması istemi ancak 3. kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabilir. (Yargıtay 12. HD 2016/32884 Esas 2018/944 Karar sayılı ilamı). Somut olayda; taşınmaz üzerine konulan haciz tarihinden sonra, Bakırköy 10.Asliye Hukuk mahkemesince 2009/157 esas 2009/352 karar sayılı Mahkemesi’nin kararı ile tapu kaydının iptali ve tescile karar verildiği ve verilen kararın 09/02/2012 tarihinde kesinleştiğinden davacının haczin mahkeme ilamı gereğince kaldırılması talebi yerinde görülmemiştir....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Şikayet .K. A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takipte emekli maaşına konulan haczin kaldırılması talebine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 günü yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            İnceleme konusu karar, ... aylığına konulan haczin kaldırılması (şikayet) istemine ilişkin olup, 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 12.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 08.10.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

              İcra Mahkemesi’nce, iddia, savunma, ve toplanan delillere göre, ilk fiili haczin şikayetçiye ait olduğu, diğer hacizlerin daha sonra konulduğu gerekçesiyle ihale bedelinin şikeyetçi ile şikayet olunan SGK arasında garameten paylaştırılmasına, diğer şikayet olunana ödeme yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Kararı , şikayet olunan Vergi Dairesi vekili temyiz etmiştir. Önceki tarihli ihtiyati haczin, sonraki tarihli kesin hacze ne şekilde iştirak edeceği İcra ve İflâs Kanunu'nun 268 inci maddesinde düzenlenmiştir. Bunun için ihtiyati haczin infazından sonra fakat kesinleşmesinden önce konulmuş bir kesin haczin bulunması ve ihtiyati haciz sahibi alacaklının aynı yasanın 100 üncü maddesinde gösterilen şartları taşıması gereklidir....

                İcra Dairesinin 2019/5052 Esas takip sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığı, takibe konu edilen bu ilama ilişkin şikayet edenin alacağına Kayseri İcra Dairesinin 2021/57589, 2019/61634 ve 2020/20105 sayılı dosyalarından, Ankara 3. İcra Dairesi'nin 2019/5052 Esas takip sayılı dosyasındaki şikayet edenin alacağına haciz konulduğu anlaşılmakla uyuşmazlığın Ankara 3. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp çözümlenmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunu’nun 36/3. maddesi gereğince; Ankara 3. İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 26.09.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu