Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı üçüncü kişi vekilinin ve borçlu vekilinin birleşen istihkak davasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava konusu haciz 12.09.2014 tarihinde İİK'nin 99. maddesine göre yapılarak alacaklıya dava açmak üzere süre verilmiş, alacaklı vekili tarafından yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde eldeki dava açılmış, ancak alacaklı vekilinin asıl dava konusu şikayet başvurusu nedeniyle, Mahkemece şikayete konu haczin İİK'nin 97. maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına karar verilmiştir. Bu şekilde, İİK'nin 99/1. maddesi gereğince icra mahkemesine istihkak davası açması için alacaklıya süre verilmesi işleminin iptali ile alacaklının dava açma yükümlülüğü ortadan kalktığından, dava konusuz kalmıştır. Bu durumda Mahkemece, dava konusuz kaldığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı borçlu ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, Adıyaman 1.İcra Müdürlüğünün 2011/234 sayılı takip dosyasından, 01.08.2012 tarihli haczin borçlunun işyerinde yapıldığından İİK'nun 99.maddesi uygulamasının hatalı olduğunu ve haczin İİK'nin 97/a maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini, icra müdürü işleminin iptaline istemiştir. Davalı 3.kişi yetkilisi, haczedilen malların tamamının 3.kişi şirkete ait olduğunu, borçlunun adresi olduğundan tebligatların gelmeye devam ettiğini, borçlunun danışmanları olduğunu belirtimiştir. Borçlu vekili duruşmada, davayı yeni öğrendiklerini, borçlunun 3.kişi şirketin danışmanlığını yaptığını beyan etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, İzmir 17.İcra Müdürlüğünün 2012/4148, 4151 ve 4158 sayılı takip dosyalarından 19.4.2012 tarihinde müvekkilince borçlu şirkete satılan malların teslim edildiği adreste haciz yapıldığını, haciz sırasında borçlu ile organik bağı bulunan şirket tarafından istihkak iddiasında bulunulduğunu, haczin İİK.nin 97. Maddesine göre yapılması gerekirken İİK.nin 99 maddesinin uygulandığını ileri sürerek haczin İİK.nin 97. Maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda haciz sırasında borçluya ait belge bulunmadığı, borçlu ve 3....

        Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda: “dava konusu haczin talimat yolu ile yapıldığı, alacaklı tarafça yapılan başvuru üzerine talimat müdürlüğünün, haczin İİK’nun 96, 97, 99. maddeleri uyarınca yapılmış sayılmasına yönelik karar verme yetkisinin asıl ... müdürlüğüne ait olduğu gerekçesi ile red kararı verdiği, anılan kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu“ gerekçesi ile şikâyet başvurusunun reddine karar verilmiş; hüküm, şikâyet eden (....kişi) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık konusu, haczin İİK’nun 99. maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına karar verilmesi yönündeki başvurunun talimat müdürlüğü tarafından reddine yönelik karara karşı yapılan şikâyet başvurusu niteliğindedir....

          Hukuk Dairesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin 2016/951 Esas 2017/930 Karar sayılı kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında şikayetin reddine karar verilmiş, bu kez davacı üçüncü kişi vekilince Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü; KARAR Davacı üçüncü kişi vekili, alacaklı vekiline istihkak davası açması için 7 günlük süre verilmesi gerekirken İİK'nin 97 maddesi uygulanmasına yönelik karar tesis edildiğini belirterek hukuka açıkça aykırı olarak tesis edilen kararın kaldırılmasına, haczin İİK madde 99’a göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince, haciz mahallinde hazır bulunan ...’in daha önceki bir tarihte borçlu şirketin yetkilisi olduğu bu nedenle İİK'nun 97. maddesine göre yapılan işlemin doğru olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş; hükme yönelik olarak üçüncü kişi vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

            Birleştirilen davada ise davacı alacaklı vekili, 28.7.2008 tarihinde yapılan haczin İİK.nun 99.maddesine göre değil, İİK.nun 96 ve 97 maddelerine göre yapılması gerektiğini ileri sürerek icra müdürlüğü işlemini şikayet etmiştir. Mahkemece, haczin borçluya ödeme emri tebliğ edilen ve daha önce haciz yapılan yerde yapıldığı, 3.kişinin borçlunun oğlu olup üniversite öğrencisi olduğu, davalıların mahcuzları birlikte ellerinde bulundurdukları, İİK.nun 97/A maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu/alacaklı yararına olduğu, aksinin 3.kişi tarafından ispatlanamadığı gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile 3.kişinin istihkak iddiasının reddine, birleştirilen davada ise şikayetin kabulü ile haczin İİK.nun 96-97 maddelerine göre yapılmış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı 3.kişi tarafından temyiz edilmiştir....

              Maddesine göre yapılmış sayılan menkul haczi işleminin İİK.'nun 96 ve 97. Maddelerine göre yapılmış sayılması talebini içeren şikayete ilişkindir. Somut olayda, dava konusu haciz sırasında icra memurunun haczin İİK 99.maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına karar verdiği, haciz tutanağında adreste hazır bulunan 3.kişi yetkilisi tarafından menkullerin borçlu ile ilgisi bulunmadığı gerekçesi ile istihkak iddiasında bulunulduğu, alacaklının buna istinaden haczin İİK 96- 97.maddesi gereği yapılması gerektiği ileri sürülerek memur işlemine şikayette bulunulduğu anlaşılmıştır....

              İcra memuru tarafından, üçüncü kişinin istihkak iddiası üzerine İİK'nın 97. maddesindeki prosedürün işletilmemesi, üçüncü kişinin haczin İİK'nın 99. maddesine göre yapılması gerektiği yönünde şikayet yoluna başvurmasına ve bu şikayetin karara bağlanmasına engel de değildir. Buna göre mahkemece, 03/01/2020 tarihli haciz işlemi yönünden, tarafların delilleri toplanarak şikayetin esasına yönelik inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, şikayetin kabulü ile İİK'nın 97/1 ve 97/3 maddeleri gereği teminat karşılığında takibin talikine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu hususu yönünden davalı alacaklı vekilinin istinaf başvurusu kısmen yerinde görülmüştür....

              Taraflar arasındaki istihkak-şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleştirilen davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ....kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı ....kişi, ... ....... Müdürlüğü'nün 2008/21897 sayılı takip dosyasından ........2010 tarihinde haczedilen menkullerin kendisine ait olduğu, haczin kendi işyerinde yapıldığını ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Bu dava ile birleşen davada ise haczin İİK'nin 99.maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini istemiştir....

                tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I.DAVA 1.Alacaklı şikayet dilekçesinde; icra müdürlüğünce 10.04.2021 tarihli haczin İİK 99 maddeleri gereğince yapılmış sayılmasına ilişkin kararının kaldırılarak haczin İİK 96-97 maddesi gereğince yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2.Birleşen davada alacaklı dava dilekçesinde; haczedilen mahcuzların borçlulara ait olduğunu, üçüncü kişi şirketin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Üçüncü kişi cevap dilekçesinde;mahcuz malların tamamının şirkete ait olduğunu ileri sürerek şikayetin ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....

                  UYAP Entegrasyonu