WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, dava dilekçesinde, hacizli malların muhafazasının yapılması talebinin reddine ilişkin müdürlük kararı aleyhine yapılan şikayetin yanında, üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesinin de talep edildiği (istihkak davası), mahkemece istihkak davası yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmıştır....

Temyiz Sebepleri 1.Davacı vekili, geçerli istihkak iddiası bulunmadığı yönündeki Bölge Adliye Mahkemesi tesisi doğru ise de haklı davanın reddinin hatalı olduğunu, dava açmak üzere İcra Müdürlüğü tarafından süre verildiği için dava açıldığını, hukuki yararları olduğunu, geçerli istihkak iddiası olmadığından icra müdürlüğü işleminin kaldırılması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. 2. Davalı 3. kişi vekili, istinaf mahkemesi kararının çelişkili olduğunu, istinaf başvurusunun reddi halinde İlk Derece Mahkemesi kararının doğru bulunduğu sonucunun çıktığını, yerel mahkeme kararını kaldırarak esas hakkında yeniden karar verilmesi gerektiğini, borçlu ile üçüncü kişi arasında organik bağ olmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, alacaklının açtığı İİK 97-99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet ile terditli olarak ileri sürdüğü istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. 2....

    ın soy isim benzerliği dışında akrabalık ilişkisi bulunmadığı, İİK'nun 99. maddesi uyarınca işlem yapılarak alacaklıya istihkak iddiasının aksini ispat için süre verilmesinde usulsüzlük bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. Dairemizin 26.01.2016 tarih 2015/ 22917 E. 2016/ 1235 .... sayılı ilamı ile; temyize konu kararın, İİK'nun 363. maddesi kapsamına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş, davacı alacaklı vekili tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur. 1-Davacı alacaklı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme taleplerinin reddine; 2-Dava, alacaklının memur muamelesini şikayeti ile terditli olarak açtığı İİK’nun 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Mahkemece davacının şikayet talebinin reddine karar verildiğine göre, 2. (terditli) talep hakkında da karar verilmesi gerekmektedir....

      Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu hacizde mağaza yöneticisi olan ... ’ın işyerini 01.07.2009’da devraldıkları yönünde beyanda bulunduğu, aynı yerde yapılan önceki tarihli hacizde borçlu şirket yetkilisinin hazır bulunarak işyerinin üçüncü kişiye ait olduğunu belirttiği, ancak bu sırada borçluya ait belgelerin ele geçtiği, dava konusu hacizde İİK’nun 99. maddesinin uygulanmasına yönelik şikayet başvurusunun kabulü ile İcra Müdürlüğü işleminin iptaline yönelik kesin hüküm bulunduğu, üçüncü kişi ve borçlu şirketler arasında ortakları itibarı ile ve aynı alanda faaliyet göstermeleri nedeni ile organik bağ tespit edildiği, mahcuzların borçluya ait olduğunun kabulü gerektiği“ gerekçesi ile davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklı tarafından İİK’nun 99. maddesi uyarınca “istihkak iddiasının reddi” davası olarak açılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Davacı alacaklı vekili, takip borçlusu ..... hakkında başlatılan takip sebebiyle 05.11.2014 tarihinde haczedilen menkullerle ilgili davalı 3. şahıs ....'nin istihkak iddiasında bulunduğunu ve istihkak iddiasının doğru olmadığını iddia ederek davanın kabulü ile 3. kişinin istihkak iddiasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar davaya cevap vermemiştir....

          Kişi tarafından geçerli bir istihkak iddiasının bulunmaması ve icra müdürlüğünün buna rağmen İİK'nun 99. maddesine göre haczi gerçekleştirmesinin hukuki sonuç doğurmayacağı, neticede davacı tarafın haczin yapılış şekline yönelik şikayette bulunmakta ve 3. Kişisinin istihkak iddiasının reddini talep etmekte hukuki yararının bulunmaması) hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Hukuk Dairesince, İcra Müdürlüğünün İİK'nin 99. maddesinin uygulanması gerektiğine ilişkin verilen kararın hukuka uygun olduğu, istihkak iddiasının kaldırılmasına ilişkin yargılamanın duruşmalı olarak yapılması gerekmekteyken dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu verilen kararın hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle davalı üçüncü kişi vekilinin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, şikayetin reddine, birleşen dosya yönünden nispi harç alınmak suretiyle duruşmalı olarak yargılama yapılarak hüküm kurulması için dosyanın mahkemeye iadesine karar verilmiş, hüküm davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava, alacaklının memur muamelesini şikayeti, birleşen dava ise alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece istihkak iddiasını ileri süren Emre Meral'ın üçüncü kişinin veya borçlunun yetkili temsilcisi olmadığı, üçüncü kişinin haciz tarihinden itibaren yedi günlük şikayet süresinde istihkak iddiasında da bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı üçüncü kişi yetkilisi istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın hatalı olduğunu, haczedilen malın kendilerine ait olduğunu, istihkak iddiasının usule uygun olduğunu, davanın esastan reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

            İflas İdaresi İİK’nun 228.maddesine göre icra mahkemesinde istihkak davası açmak üzere süre veremez. Somut olayda, dava konusu taşınmaz davacı adına tapuda tescilli olduğundan, davacı 3.kişinin elinde sayılması gerekir. Bu durumda dava konusu taşınmazla ilgili olarak iflas memurunun, İİK’nun 228. maddesi prosedürünü uygulayarak istihkak iddiasının reddine karar verip, davacının istihkak davası açma yükümlülüğü altına sokması mümkün değildir. Bu nedenlerle, davacının şikayet olarak açtığı ikinci davanın kabulü ile iflas memurunun istihkak iddiasının reddine ilişkin kararı usul ve yasaya aykırı olduğundan iptaline karar verilmesi gerekirken yine dava nitelendirmesinde hata yapılarak iflas masasına davalı olarak kaydına karar verilmesi de isabetsizdir....

              İflas İdaresi İİK’nun 228.maddesine göre icra mahkemesinde istihkak davası açmak üzere süre veremez. Somut olayda, dava konusu taşınmaz davacı adına tapuda tescilli olduğundan, davacı 3.kişinin elinde sayılması gerekir. Bu durumda dava konusu taşınmazla ilgili olarak iflas memurunun, İİK’nun 228. maddesi prosedürünü uygulayarak istihkak iddiasının reddine karar verip, davacının istihkak davası açma yükümlülüğü altına sokması mümkün değildir. Bu nedenlerle, davacının şikayet olarak açtığı ikinci davanın kabulü ile iflas memurunun istihkak iddiasının reddine ilişkin kararı usul ve yasaya aykırı olduğundan iptaline karar verilmesi gerekirken yine dava nitelendirmesinde hata yapılarak iflas masasına davalı olarak kaydına karar verilmesi de isabetsizdir....

                UYAP Entegrasyonu