WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004-İstanbul) Öte yandan, İİK. nun 53.maddesine göre; borçlunun ölüm günü ile beraber üç gün içinde takip geri bırakılır. Mirasçı mirası kabul veya reddetmemişse mirası ret süresince mirasçılar hakkında takip yapılamaz. Bu maddenin uygulanabilmesi için icra takibinin mirasın reddi süresinde yapılması ya da murisin takibe başlandıktan sonra ölmüş olması gerekir. İİK. nun 53.maddesine aykırı olarak takip yapılması ya da takip işlemlerine devam edilmesi nedenlerine dayalı olarak ilgililer İİK. nun 16.maddesi uyarınca icra mahkemesine şikayette bulunabilirler. İİK. nun 53.maddesine aykırılık iddiası ise kamu düzeni ile ilgili olduğundan İİK. nun 16/2.maddesi uyarınca şikayet süresiz olacaktır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Şikayet Hakkının Düşürülmesi Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Şikayete dilekçesinde somutlaştırılan fiil bakımından, İİK’nın 347. maddesinde düzenlenen bir yıllık şikayet süresi öncelikli olarak dikkate alınacağından suç tarihinin tespiti ile bu tarih itibariyle sanıkların yetkili olup olmadıklarının tespiti gerekmekle tebliğnamedeki bir numaralı görüşe iştirak edilmemiştir....

      Diğer sanık ... hakkında kurulan hüküm yönünden ise, 18/11/2008 tarihinde işyeri adresine haciz için gidildiğinde iki yıl önce işyerini ... ... isimli şahsa devrettiği anlaşılmış ve buna ilişkin tutunak düzenlenmiş olup, alacaklı vekili 21/11/2008 tarihinde icra dosyasında işlem yapmak suretiyle atılı suçu öğrenmesine rağmen İİK'nun 347.maddesinde belirtilen üç aylık süre içerisinde şikayette bulunmaması nedeniyle şikayet hakkının düşürülmesi yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi isabetsiz olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak bu durum yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasından sanık ... için "beraatine" ifadesi çıkarılarak yerine "İİK'nun 347.maddesinde belirtilen üç aylık süre içerisinde şikayette bulunmaması sebebiyle müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine" ifadesi yazılmak suretiyle hükmün CMUK'nun 322.maddesi uyarınca kısmen isteme aykırı olarak düzeltilerek ONANMASINA, 13.12.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

        İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, tedbir kararına rağmen takibin devamına karar verilmesinin yasaya aykırı olduğunu, takibe dayanak ilamın İİK 206. madde kapsamında imtiyazlı bir alacak olmadığını ve henüz kesinleşmediğini belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca icra memurunun İİK 206. maddesi uyarınca verdiği durma kararını şikayete ilişkindir. Somut olayda, takibin Manisa 1....

        fıkrasına göre, vekil eden İdareye yazılı başvuruda bulunarak, alacağının ödenmesini talep edip, 30 günlük kanuni bekleme süresinden sonra ödeme yapılmaması halinde icra takibi başlatması gerekirken, bu yasal zorunluluk yerine getirilmeden başlatılan takibin iptaline karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece, talep kabul edilerek takibin iptaline karar verilmesi üzerine hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Talep, İİK 41.maddesi yollamasıyla İİK 16. Maddesine dayalı şikayet talebidir. 6352 sayılı Yasa'nın 58. maddesi ile Değişik 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28/2 maddesinin “... Konusu belli bir miktar paranın ödenmesini gerektiren davalarda hükmedilen miktar ile her türlü davalarda hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderleri, davacının veya vekilinin davalı idareye yazılı şekilde bildireceği banka hesap numarasına, bu bildirim tarihinden itibaren, birinci fıkrada belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde yatırılır....

          Somut olayda alacaklı, icra mahkemesine başvurusunda, borçlunun itirazının kaldırılarak, takibin ticari faiz oranı üzerinden devamını talep etmiştir. Başvuru bu haliyle İİK'nun 68. maddesine dayalı itirazın kaldırılması istemi niteliğindedir. Hukuki tavsif hakime ait olup, mahkemece, alacaklının başvurusu, adı geçen madde uyarınca itirazın kaldırılması istemi olarak kabul edilmeli ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece, başvurunun şikâyet olarak değerlendirilip eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın açılış tarihinin, davalının müvekkiline karşı ilamlı takip başlatmasından önce olduğunu, dolayısıyla İİK. 'nun 150. Maddesinin uygulanmasının gerektiğini, menfi tespit davalarına konu ilamın kesinleşmeden icra takibine konulamayacağını, ödeme emrinin İİK. 'nun 60. ve 149. Maddelerine uygun olmadığını, takibin hukuka aykırı olarak başlatıldığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca;Şikayet, ilamlı ipotek takibinde, takibin ve icra emrinin iptali istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 373/3 fıkrasında ''...Bölge Adliye Mahkemesi 344. madde uyarınca peşin alınmış olan gideri kullanmak suretiyle kendiliğinden tarafları duruşmaya davet edip dinledikten sonra Yargıtay'ın bozma kararına uyulup uyulmayacağına karar verir...'' ve aynı maddenin 4. fıkrasında ''......

            Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Şikayetçi vekilinin vekillikten çekilme dilekçesi her ne kadar şikayetçiye usulüne uygun tebliğ edilmişse de gönderilen duruşma günü tebligatında İİK’nun 349/6. maddesi uyarınca şikayetçi duruşmaya gelmez ve vekil de göndermez ise şikayet hakkının düşeceğine ilişkin açıklamanın bulunmaması nedeniyle sanığın yokluğunda yargılama yapılmak suretiyle savunma hakkı kısıtlanarak yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesi kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 22/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Şikayet Hakkının Düşürülmesi, Davanın Kısmen Düşürülmesi Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Şikayet hakkının ve davanın kısmen düşürülmesi kararlarına yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 26/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                İcra Müdürlüğü'nün 2013/15502 Esas sayılı takip dosyası üzerinden 30.11.2016’da yapılmış olup, haciz sırasında 3. kişinin istihkak iddiasında bulunması üzerine 01.12.2016 tarihinde dosyanın İcra Müdürlüğünce İcra Hukuk Mahkemesine gönderildiği, ... 4.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/1448 Esas, 2016/1220 K. sayılı ve 30.12.2016 tarihli kararıyla takibin devamına ve 3. kişiye dava açması için 7 günlük süre verildiği, temyize konu şikayet başvurusu ise aynı mahkemenin 2016/1453 Esasına kaydedilerek 02.12.2016 tarihinde yapıldığı 30.01.2017 de şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. Önemle belirtmek gerekir ki, temyize konu şikayet (2016/1453 Esas sayılı dosya) haczin İİK'nun 97. maddesi uyarınca yapılmasını öngören memur işleminin iptali ile haczin aynı Kanunun 99. maddesi uyarınca yapılması gerektiği talebine ilişkin olup aynı mahkemede görülen 2016/1448 Esas sayılı dava ise istihkak iddiası nedeniyle takibin taliki veya devamına ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu