Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince "İncelenen dava ve cevap dilekçesi, takip dosyası ve tüm dosya kapsamına göre; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı borçluya ödeme emrinin 17/01/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlu vekili tarafından usulsüz tebligatın iptali ile ödeme emrinin ıttıla tarihinin 02/02/2022 olarak düzeltilmesi talepli olarak davanın 07/02/2022 tarihinde açıldığı, anlaşılmıştır....

Kaldı ki ödeme emrinde belirtilen faiz alacağının başlangıç tarihinin ve faiz oranının açıkça gösterilmediğine ilişkin iddialar borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir. İcra müdürlüğü yerine, icra mahkemesine yapılan itiraz fuzuli olup bir hukuki sonuç doğurmaz. (12 HD esas no: 2016/13051 karar no: 2016/14390) Diğer taraftan takip talebine ekli dayanağı belgelerde alacaklının vergi numarası mevcut olup ödeme emrinde alacaklının vergi kimlik numarası eksikliğinin her zaman tamamlanması mümkün dür. Bu eksiklik ödeme emrinin iptali nedeni olarak kabul edilemez....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, genel kredi sözleşmesine dayalı yapılan icra takibinde, borçluya gönderilen ödeme emrinin şikayete konu edilip ödeme emrinin tebliği işleminin iptali sağlandığı, geçerli bir icra takibinin söz konusu olması için, geçerli bir ödeme emrinin bulunması gerektiğini, tekrar talepte bulunmak suretiyle yeni bir ödeme emri çıkartılmadan itirazın iptali davasının açılmasında usul ve yasaya aykırı olduğu, belirterek; davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....

    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre; İcra takip dosyasından borçlu şirkete Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre ödeme emrinin tebliğ edilmesinin talep edildiği ancak borçlu şirkete ödeme emrinin tebliğ edildiğine dair takip dosyasında mazbata bulunmadığı, takip kesinleşmeden 02.08.2012 tarihinde şikayette bulunulduğunun anlaşılması karşısında sanığın beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasından “Müştekinin şikayet hakkının İİK'nın 347. maddesi gereğince düşürülmesine” ifadesi çıkartılarak, hüküm fıkrasına “Sanığın beraatine” ifadesi eklenmek suretiyle...

      Takip talebi ve ödeme emri içeriğinde borcun sebebinin gösterilmediğine yönelik İİK'nun 58. ve 60. maddelerine dayalı başvuru, İİK.nun 16.maddesi kapsamında şikayet olup, bu konuda icra mahkemesine başvuruda bulunulmasında yasaya aykırı bir durum söz konusu değildir. Borçlunun ilamsız icra takibinde yasal süre içinde icra dairesinde borca itiraz etmiş olması, icra mahkemesinden şikayet yoluyla ödeme emrinin iptalini istemesine engel teşkil etmez. Zira, hakkında yeniden ödeme emri tebliği gerekeceğinden borçlunun yukarıda özetlenen talepte bulunmasında hukuki yararı vardır. O halde mahkemece şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2019 NUMARASI : 2019/633 ESAS- 2019/691 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili 01/07/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle ; müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, müvekkiline ödeme emrinini usulsüz tebliğ edildiğini takipten 29/06/2019 tarihinde haricen haberdar olduklarını, ayrıca tebligat parçası incelendiğini de tebliğ zarfı üzerinde örnek No:10 ödeme emri ve eki yazdığını, oysa içinden 7 nolu ödeme emrinin çıktığını, 7 nolu ödeme emrine muttali olduklarını, zarfın üzerinde yazan içerik ile gerçekte tebliğ edilen evrakın farklı olmasının ödeme emrinin iptali sebebi olduğunu belirterek yasaya aykırı olarak gönderilen ödeme emrinin iptalini mahkemenin aksi kanaatte olması halinde usulsüz tebliğ şikayetlerinin kabulünü talep etmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2021/12212 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından diğer borçlularla birlikte davacı borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine davacı borçlu tarafından şikayet yoluna başvurulduğu, İzmir 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 05.01.2022 tarihli, 2021/732 E, 2022/3 K. Sayılı kararıyla şikayetin kabulüne ve ödeme emrinin iptaline karar verildiği, ilamda borçlunun vekili yer almasına rağmen yeni ödeme emrinin borçlu asile tebliğ edildiği, dosya içerisinde vekile yapılan herhangi bir ödeme emri tebligatının mevcut olmadığı anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması zorunludur....

        Dairemizce yapılan değerlendirmede; Niğde İcra Dairesi'nin 2021/7693 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçluya örnek 7 ödeme emrinin gönderildiği, davacı borçlu tarafından icra takibi dayanağı belgenin gönderilmemesi sebebiyle ödeme emrinin iptali istemli iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır....

        İstinaf Sebepleri Alacaklı istinaf başvurusunda; borçlunun takibe itiraz dilekçesinde ödeme emrinden haberdar olduğunu belirttiğini, ödeme emri tebliğ edilmese bile borçlunun itirazı kabul edilerek takibin durdurulmasına karar verilebileceğini, takibin durdurulması ile zaten ödeme emrinin tebliğinden beklenen faydanın sağlanıldığını, borçlunun kötüniyetli olduğunu hem ödeme emrinden haberdar olduğunu bildirip hemde takibin kesinleşmediğinden bahisle şikayete gelmesinin kötüniyetli olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İİK 62/1 maddesi gereğince itiraz süresinin ödeme emrinin tebliği ile başlayacağını, davacıya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi nedeniyle daha önce yapılan itirazın geçersiz olması nedeniyle takibin devamına yönelik Antalya 2....

          İcra Müdürlüğünün 2019/25937 esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, tebligat yapılan “ Uğur Mumcu Mahallesi K caddesi No:37 D:5 Sultangazi İstanbul “ adresinde müvekkilinin hiç oturmadığını, mernis adresinin de farklı olduğunu, ödeme emrinin ilgisiz bir adrese tebliğe çıkarıldığını, herhangi bir şerh olmamasına rağmen TK 21/2. maddeye göre işlem yapıldığını söyleyerek tebliğ tarihinin 07.10.2019 olarak düzeltilmesine ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, ödeme emrinin TK 10. maddeye göre borçlunun bilinen ve müvekkili kuruma öğrenci velisi olarak bildirdiği adrese yapıldığını, TK 21. maddeye göre ödeme emrinin tebliğ edildiğini, tebligatın usulsüz olduğu kabul edilse dahi davacı alacaklı kuruma kasten yanlış bilgi verdiği için kötü niyetli sayılacağını söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

          UYAP Entegrasyonu