İcra Müdürlüğü’nün 2018/44037 esas sayılı takip dosyasında, şikayet edene yapılan ödeme emri tebligatının "Topçular Mah. Banka Sok. No:45, Eyüp/İSTANBUL" adresinde tebliğ edildiği, bu adresin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden alınan sicil kaydına göre, aynı zamanda şikayet edenin sicile kayıtlı adresi olduğunu, tüzel kişilere yapılacak tebligatlarda TY 21/1. Maddesine göre tebligat yapılması durumunda gerçek kişiler yönünden yapılması gereken araştırmanın zorunlu olmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle ,müvekkili şirkete “Topçular Mah. Berika Sok....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİKnın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü şikayetidir. Davacının, tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır. Somut olayda davacı borçlu, takibi 24/02/2022 tarihinde öğrendiğini bildirmiş olup, takip dosyasına 25/02/2022 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunduğundan, aynı tarihte açtığı iş bu dava süresindedir....
Tebliğ ve ihtar olunur" açıklamasının yazılı olduğu, ilamsız takibe dayanak olan belgelerin ödeme emri ile birlikte davacı borçluya tebliğ edilmediği anlaşılmış olup, bu durumda ilk derece mahkemesince sadece ödeme emri tebliğ işlemlerinin iptali yönünde hüküm kurulması gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde hem ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine, hem de ödeme emri tebliğ işlemlerinin iptaline karar verilmesi doğru bulunmamıştır....
Nitekim Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 30/04/2019 tarihli kararında da "İcra takip dosyasından yapılan ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü ancak ilgilisi tarafından İİK’nın 16. maddesi kapsamında ve yasal süresi içinde ileri sürülebilecek bir husus olup, tebligatın usulsüzlüğünün resen nazara alınamayacak olması karşısında ilk derece mahkemesinin ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü ve tebligat tarihinin düzeltilmesi için süresi içerisinde icra hukuk mahkemesine şikayet başvurusunda bulunup bulunmadığını araştırmaksızın tebligat usulsüzlüğünü re'sen nazara alıp davanın reddine karar vermiş olması usul ve yasaya aykırılık teşkil etmektedir.(2019/2478 E.2019/7388 K) denildiği görülmektedir. Davalı ödeme emrine itiraz etmemiş olup kira sözleşmesi ve kira bedeli takip hukuku yönünden kesinleşmiştir....
O halde, mahkemece, borçlunun usulsüz tebligatı öğrenme tarihi olan ''20.05.2014'' tarihinin, ödeme emri tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, borçlunun bildirdiği tarihin ödeme emri tebliğ tarihi olarak tespiti isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Antalya 5....
Numaralı ve 22.05.2002 tarihli kararında "Borçlu davacıya ödeme emri 23.02.2001 tarihinde tebliğ edilip, itirazın 03.02.2001 tarihinde tebliğden önce yapıldığı anlaşıldığından İcra İflas Kanununda belirtilen yasal süre geçmemiştir" denildiğini icra tebligatı yapılmadan önce takibe yapılan itirazın geçerli olduğunu, önemli olanın kanunda belirtilen itiraz süresinin geçirilmemesi olduğunun açıkça ifade edildiğini, müvekkilinin icra tebligatı yapılmadan takip dosyasından şifahen haberdar olduğunu ve takip dosyasına itiraz ettiğini, müvekkilinin icra tebligatı yapılmadan önce ancak yasal itiraz süresi geçmeden takip dosyasına itiraz ettiğini, müvekkilinin itirazının yasal itiraz süresinin içinde ve geçerli bir itiraz olduğunu, müvekkilinin yasal itiraz süresi içindeki itirazının dikkate alınmamasının ve takibe devam edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek, yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
KARAR Asıl dava; kesinleşen icra takibi nedeniyle kiralananın tahliyesi, birleşen dava ödeme emrinin usulsüzlüğü şikayeti istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın davacı şirket yönünden süreden reddine, davacı .... yönünden kabulüne karar verilmiş, karar davalı borçlu şirket vekili tarafından asıl ve birleşen davaya yönelik temyiz edilmiştir. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca, usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....
Ödeme emri tebliğ zarfında ödeme emri gönderilmediği, bunun yerine daha önce başlatılan icra takibine itiraz üzerine verilen karar belgesi çıkması nedeniyle davacının takibe itiraz edemediğini, bu şekilde yanıltıcı olarak gönderilen ödeme emri tebliğinin usule uygun olmadığı ileri sürülmüş ise de, Şikayet dilekçesinde "borçluya ödeme emrinin 26/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme emri tebliğ zarfından daha önce başlatılan icra takibine itiraz üzerine verilen karar belgesi çıkması nedeniyle davacının anılan kararın tebliğ edildiğini düşündüğü" beyan edilmekte, sair bir sebeple tebliğ usulsüzlüğü de ileri sürülmemektedir....
için ihtirazi kayıtla dosya borcunu ödemek zorunda kaldığını, bu nedenlerle usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğinin iptaline icra takibine muttali olunan 29/04/2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan ve itiraz edilmeyerek kesinleşen takip üzerine, davacı icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunmuş, mahkemece davalıya ödeme emri tebligatının usulüne uygun tebliğ edilmediğinden bahisle istemin reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir. İcra takip dosyasından gönderilen 13 (51) örnek ihtarlı ödeme emri davalı borçluya mernis adresinde 3.12.2012 tarihinde 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 21/2.madde gereğince tebliğ edilmiştir. Yapılan bu tebligatta bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Kaldı ki tebligatın usulsüz olması durumunda bile dava dilekçesi ve duruşma günü kendisine tebliğ edilen davalı borçlu, yedi gün içerisinde ödeme emrinin usulsüzlüğü konusunda şikayette bulunmadığından tebligat geçerli hale gelir. İcra mahkemesi ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüğü kendiliğinden nazara alamaz....