Hakimler ve Savcılar Kurulu' nun 25/06/2020 tarihli ve 564- 586 Sayılı Kararı ile belirlenen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli olan Hukuk Daireleri İş Bölümü kararı gereğince;"Aşağıda yazılı davalar gibi şahsi haklara dayalı ve taşınmaz mallarla ilgili davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar:a) Satış vaadi sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve el atmanın önlenmesi davaları,b) Yükleniciden haricen satın alınan bağımsız bölüme ilişkin olup, 30.09.1988 tarihli 1987/2 E. 1988/2 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına dayalı tapu iptali ve tescil davaları,c) Tahsis kararlarına dayalı el atmanın önlenmesi ve tapu iptali ve tescil davaları,d) İnanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davaları (05.02.1947 tarihli 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı)," ı inceleme görevi 14 ve 22 Hukuk Dairesi' ne ait olduğundan ve hukuk daireleri iş bölümü ortak hükümler 3....
Hukuk Dairesinin 20.10.2015 tarihli ve 2015/14164 E., 2015/12177 K. sayılı kararı ile: "...Dava, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, kira ilişkisinden söz edilmek ve davanın sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği belirtilmek suretiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Ne var ki, eldeki dava, davalıların çekişme konusu taşınmazı fuzulen işgal ettiklerinden bahisle açıldığına göre; anılan isteğin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerinden kaynaklandığı ve uyuşmazlığın çözümünün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 2/1. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesinin görevinde bulunduğu kuşkusuzdur....
Davacı 25.08.2009 günlü dilekçesinde mirasen kalan taşınmazın borç karşılığı verildiğini, borcun bitmesine rağmen taşınmazın iade edilmediği, bu nedenle el atmanın önlenmesi talebinde bulunmuştur. Dosya kapsamından, 139 ve 85 parsel sayılı taşınmazların davacının eşi Osman'ın borcundan dolayı davalı tarafa anlaşma senedi ile borç ödeninceye kadar verildiği, borç karşılığı taşınmazların davalı tarafca ekilip biçildiği, bu durum karşısında davacı ile davalı arasında sözlü veya yazılı kira sözleşmesinin varlığını kabul etmek olanaklı olmayıp açılan davanın kira sözleşmesinden kaynaklanmayan tapulu taşınmaza el atmanın önlenmesi istemine ilişkin olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda uyuşmazlığın H.U.M.K.'nun 8/1. maddesi gözönünde bulundurulduğunda, dava tarihi ve değeri esas alındığında Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....
Davacı dava konusu şeyin maliki olduğunu ve mülkiyet hakkına davalı tarafından el atıldığını ispatla yükümlüdür. Davalı ise davacının malik olmadığını ya da davacının mülkiyet hakkına el atmadığını, el atmanın sona erdiğini ispat edebilir. Davalı taraf, davacının dava konusu taşınmazı satmak için kendilerine teklifte bulunduklarını ancak teklif edilen bedelin yüksek olması sebebiyle anlaşamadıklarını, bunun üzerine taşınmazı kiralamak için davacı tarafın teklifte bulunduğunu ve yine anlaşamadıklarını beyan etmiştir. Dolayısıyla davalı tarafın dava konusu taşınmazda elatmasını korumaya değer üstün bir hakkı bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, mirastan feragat sözleşmesi ile davacıya tamamen hakka dayalı olarak açılmış el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 8.Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 8.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Diğer bir anlatımla müdahale "yasadan" veya "sözleşmeden" kaynaklanan "ayni" ya da "şahsi" bir hakka dayanmamalıdır. El atmanın önlenmesi davalarının büyük çoğunluğu dayanağını 4721 s. TMK' nun 683. maddesinden almakta ise de bu madde kapsamı dışında kalan ve özel maddeler ile düzenlenen el atmanın önlenmesi davaları da mevcuttur. Kanunun genel nitelikli bu maddesi ve özel kanunlardaki öteki hükümleri ile mülkiyet hakkının her türlü zarar verici davranışlara karşı korunması amaçlanmıştır. Mülkiyet hakkının sağladığı yetkilerin malik tarafından gereği gibi kullanılmasını önleyen ve 3. kişilerden gelen etkilere karşı korunma aracı olarak "haksız el atmanın önlenmesi", "taşkınlığın giderilmesi, durdurulması için, el atmanın önlenmesi davası" hakkı tanınmıştır. Burada önemle vurgulanmalıdır ki, Yasa hükmünde “haksız el atmadan” söz edilmiş olması karşısında, bütün bu davranışların haksız olması, davalının bir hakka dayanmaması gerekli ve yeterlidir....
Dava, mülkiyet hakkına dayalı müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki tapu kayıtlarından dava konusu taşınmazın 04.04.2007 tarihinde satın alındığı anlaşılmaktadır. TMK'nun 683. Maddesinde düzenlendiği üzere "bir şeye malik olan kimse hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi her türlü haksız el atmanın önlenmesini de dava edebilir. " El atmanın önlenmesi davalarının konusunu büyük ölçüde ayni haklar teşkil eder. El atmanın önlenmesi davasının kabul edilebilmesi için el atmanın haksız olması gerekir. El atan kişinin kasıtlı ve kusurlu olması şart değildir. El atan kişi geçersiz bir hukuki sebebe dayanıyor ise el atmanın önlenmesi davası açılabilir. El atmanın önlenmesi davası bir eda davasıdır. Bu dava sonunda davalı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya mahkum edilmektedir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl davada, ruhsatsız inşaatın kal'ine, sözleşme süresince ödenmeyen kira tutarıyla mahrum kalınan kira bedelinin tahsiline, birleşen davada yükleniciden daire satın alan davalıların el atmasının önlenmesine karar verilmesi istenilmiş, mahkemenin sözleşme süresinde oturulacak daireye ilişkin kira isteminin atiye terkedilmiş olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, mahrum kalınan kira bedeli istemiyle birleşen davanın kabulüne dair kararı davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Diğer bir anlatımla müdahale "yasadan" veya "sözleşmeden" kaynaklanan "ayni" ya da "şahsi" bir hakka dayanmamalıdır. El atmanın önlenmesi davalarının büyük çoğunluğu dayanağını 4721 s. TMK' nun 683. maddesinden almakta ise de bu madde kapsamı dışında kalan ve özel maddeler ile düzenlenen el atmanın önlenmesi davaları da mevcuttur. Kanunun genel nitelikli bu maddesi ve özel kanunlardaki öteki hükümleri ile mülkiyet hakkının her türlü zarar verici davranışlara karşı korunması amaçlanmıştır. Mülkiyet hakkının sağladığı yetkilerin malik tarafından gereği gibi kullanılmasını önleyen ve 3. kişilerden gelen etkilere karşı korunma aracı olarak "haksız el atmanın önlenmesi", "taşkınlığın giderilmesi, durdurulması için, el atmanın önlenmesi davası" hakkı tanınmıştır. Burada önemle vurgulanmalıdır ki, Yasa hükmünde “haksız el atmadan” söz edilmiş olması karşısında, bütün bu davranışların haksız olması, davalının bir hakka dayanmaması gerekli ve yeterlidir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; "...davacıya yönelik vuku bulan eylemlerin kira sözleşmesinin devam ettiği dönemde yapılması ve kiraya veren tarafından kira ilişkisini sona erdirecek geçerli bir feshin de yapılmamış olması nedeniyle davacının şahsi hakka dayalı zilyetliğin korunmasına yönelik el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme isteklerinde haklı olduğu, davacının açmış olduğu davasında, 02/06/2020- 01/06/2021 tarihli taraflar arasında yapılan kira sözleşmesinin halen devam ettiği, feshinin gerçekleşmediği, bu sebeple davacının söz konusu taşınmazda kiracılık sıfatının devam ettiği" gerekçesiyle davacının açmış olduğu 2021/209 esas sayılı asıl dava ve 2022/286 esas sayılı birleşen dava yönünden kabulüne, davacının kiracı olduğunun tespitine, davalıların taşınmaza müdahalelerinin önlenmesine, kira sözleşmesine konu olan işyerine ait kapı kilit anahtarının davalılar tarafından davacıya teslimine karar verilmiştir....