HUMK. 8.maddesinin 2.fıkrası 1.bendinde “Dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın İİK.nun onuncu babında yer ... 269 ve 272 ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların” Sulh Hukuk Mahkemesinde 2007/7810-14135 görüleceği belirtilmiştir. Davanın konusunu oluşturan sözleşme sadece kira sözleşmesi olmayıp, karma nitelikte bir sözleşme olup, davacı sözleşmenin feshinin yanında inşa edilen tesislerin aidiyetine ve mahrum kalınan kar payının da ödetilmesini talep ettiğine göre, bu davaya bakmaya davanın değerine göre, Sulh Hukuk Mahkemesi değil, Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Mahkemece, taraf delilleri toplanıp değerlendirilerek işin esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi K A R A R Dava kira sözleşmesinden kaynaklanan şahsi hakka dayalı müdahalenin önlenmesi isteğine ilişkin olup, zilyetliğe dayanılmadığından bu durumda hükme yöneltilen temyiz itirazlarını incelemek daireye ait değildir. Bu nedenle ve ilgisi bakımından Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilinin kira sözleşmesine dayalı olarak taşınmazı kullandığını, kira bedellerini ödediğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Hemen belirtilmelidir ki, mülkiyet hakkı gerek Anayasa ve yasalarla gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve ek protokolleri ile kabul edilmiş temel haklardandır. Eşyaya bağlı ayni haklardan olan mülkiyet hakkı herkese karşı ileri sürülebileceği gibi hakka yönelik bir müdahale durumunda ne zaman gerçekleştiğine bakılmaksızın, ileri sürüldüğü andaki hak sahibi tarafından her zaman koruma istenebileceği de kuşkusuzdur. Anılan korumanın istenmesi durumunda da hakkın kötüye kullanıldığından söz edilebilmesine hukuken olanak yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Dava dilekçesinde, davalı şirkete ödenen bedel, gayrimenkul fiyatlarındaki artış nedeniyle mahrum kalınan kar, kira gelirinden mahrum kalması nedeniyle tazminat ile birleşen davada ise arsa sahipleri aleyhine tazminat davası açıldığı, benzer nitelikteki seri dosyaların ....... Dairesi tarafından (2010/4329, 8688, 8912, 2011/1074, 1073, 6725, 11237 vd.) incelenip karara bağlandığı anlaşılmakla, davanın bu niteliğine göre inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, ....04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Gerek mülkiyet hakkı sahibi ve gerekse başka bir hakka dayanarak mülkiyet hakkı sahibinden taşınmazı belirli bir süre elinde tutma hakkı kazanmış kişiler, mülkiyet hakkının ve sözleşme ile edindiği hakkın kendisine sağladığı yararlanmalar için üçüncü kişilerin engellemeleri karşısında yargı yolu ile hakkın korunmasını isteyebilirler. Bu hak, mülkiyet ve sözleşmeye dayanan şahsi hakkın varlığı süresince mutecavizi fiilen defetme hakkı biçiminde olabileceği gibi, müdahalenin sürekliliği halinde yargı yolu ile de istenebilir. Somut olayda; kira sözleşmesinden kaynaklanan şahsi hakka dayanılarak elatmanın önlenmesi istenilmektedir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi gereğince, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ve şahıs varlığına ilişkin davalarda aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemeleri görevlidir....
Sulh Hukuk ve ... 10. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, müdahalenin men'i, ecrimisil ve kal' istemlerine ilişkindir. ... 9. Sulh Hukuk Mahkemesince, kira sözleşmesi süresi sona erdikten sonra fesih hakkı kiraya veren vakfa aittir. Davacı dernek cami ve müştemilatına ilişkin tasarruf yetkisi, el atmanın önlenmesi ve sözleşmenin sona ermesi nedeniyle fuzuli işgalden dolayı alacak/tazminat talebi genel hükümlere tabi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... 10....
Hal böyle iken davanın iddianın ileri sürülüş şekline göre tapulu taşınmazda zilyetliğe ve şahsi hakka dayalı el atmanın önlenmesi isteğine ilişkin olduğunun kabulü ile dava konusu edilen taşınmaz üzerindeki el atmanın önlenmesi talebine konu zemin katta 2 adet dükkân, üst katta konut olarak kullanılan zemin+1 normal kattan oluşan yaklaşık 40 yıllık yığma binanın tarafların murisi Hasan Çoşkun tarafından yapılıp yapılmadığı, muris Hasan Çoşkun'a ait olup mirasçılarına intikal edip etmediği, davalı tarafından yapılıp yapılmadığı ve davalıya ait olup olmadığı, haksız ve hukuka aykırı el atmanın bulunup bulunmadığı hususları açıklığa kavuşturulmalı, bu doğrultuda iddia ve savunma çerçevesinde toplanmış taraf delilleri değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir....
elinde bulundurması ve kullanması nedeniyle zilyet olduğunun açıkça görüldüğünü, bedelini ödediği taşınmazın haksız şekilde işgal edilmesinden ötürü müvekkilinin tarım yapamadığını, gelir elde edemediğini, araziyi kullanmak istediğinde ise davalı Sami Yıldırım tarafından kovulduğunu, elde edebileceği kardan mahrum kaldığını, mahrum kalınan kar miktarının tam olarak belirlenemediğini belirtmiş ve bu nedenle Koşu Mahallesi, 137 ada 24 parselde kayıtlı taşınmazın müvekkilinin zilyedi olduğu 19.750 metrekarelik kısmının işgal edilen 5.000 metrekarelik bölümüne yönelik davalı Sami Yıldırım'ın haksız işgalinin önlenmesine, müvekkilinin zilyetliğinin tekrardan tesisine ve işgal sebebiyle mahrum kalınan ve belirlenemeyen kar miktarının şimdilik 1.000,00 TL'lik tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 2/1 maddesinde “dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmüne yer verilmiştir. Görev kamu düzenine ilişkin olup mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması zorunludur. Somut olayda; davacı kira sözleşmesine dayalı olarak davalıya karşı elatmanın önlenmesi ve tazminat isteğinde bulunmuştur. Kiralayan (dava dışı ... Emlak Müdürlüğü) davada taraf olmadığı gibi, uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklanmamaktadır. Bu durumda, uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı elatmanın önlenmesi ve tazminat davası olduğu gözetilerek davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....
Haksız el atmanın önüne geçebilmek için değişik sebeplerle el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür. Bunlardan bazılarını; malikin, malik olduğu taşınmaza karşı yapılan el atmanın önlenmesi için açılan dava, malikin sahip olduğu malı haksız olarak elinde bulunduran ya da ona saldıran kişiye karşı açılan el atmanın önlenmesi davası, malikin maliki olduğu şeyin doğal ürünlerine karşı yapılmış olan el atmanın önlenmesine karşı açılan dava, malikin karşılaşabileceği sınır tecavüzlerine karşı açabileceği el atmanın önlenmesi davası, malikin arazi kayması nedeniyle vaki el atmalara karşı açabileceği dava, malikin zilyetliğe saldırı olması nedeniyle açabileceği dava ve malikin geçit hakkı sebebiyle el atmalara karşı açabileceği dava, şekilde sıralayabiliriz. Davaların isimleri farklı olsa da hepsinin açılmasının ortak nedeni haksız el atmanın ve tecavüzün ortadan kaldırılmasıdır ve böylece malikin mülkiyet hakkının muhafaza edilmesidir....