Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nın 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesini isteyebileceği gibi salt zilyetliğe dayalı olarak TMK'nın 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümleri gereğince istemde bulunma hakkına da sahiptir. Davacı, dava konusu mülkiyeti Hazineye ait taşınmazların kök muris ...tarafından ecrimisil bedelini ödeyerek 2001 yılından bu yana kullandığını, davalının bu taşınmaza haksız olarak müdahale ettiğini bu nedenle kullanıcısı olduğu taşınmazdaki davalının haksız müdahalesinin önlenmesini talep ettiği anlaşıldığına göre, davacının şahsi hakka dayalı olarak elatmanın önlenmesi talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, dava salt zilyetliğe dayalı bir dava olmayıp, hakka dayalı bir davadır....

    Hemen belirtmek gerekir ki, zilyetliğin korunması davasıyla zilyet, zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı takdirde dava bir hak davası niteliğini kazanır.” denilmekle salt zilyetliğin korunması davaları ile zilyetliğin tespiti davaları arasındaki fark net bir şekilde açıklanmıştır....

    Bilindiği üzere ve kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nin 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nin 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Kişilerin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki üstün zilyetlik iddiasına veya taraflar dışında başkası adına tapuda kayıtlı bir taşınmazdaki tapu kaydına ya da gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayanmayan, kişisel hakka dayalı üstün zilyetlik iddiası durumunda, davanın 4721 sayılı TMK'nin 981 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası olacağı kuşkusuzdur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Korunması ... ile ... ve ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının reddine dair ......

        Asliye Hukuk ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, zilyetliğin tespiti istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi davanın zilyetliğin korunması istemine ilişkin olduğu ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. ... Sulh Hukuk Mahkemesince ise davanın salt zilyetliğin korunması niteliğinde olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

          Kişilerin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki üstün zilyetlik iddiasına veya taraflar dışında başkası adına tapuda kayıtlı bir taşınmazdaki tapu kaydına ya da gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayanmayan, kişisel hakka dayalı üstün zilyetlik iddiası durumunda, davanın 4721 sayılı TMK'nin 981 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası olacağı kuşkusuzdur.(Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 13/12/2016 tarih ve 2014/26267 E., 2016/16899 K. , Konya BAM 1. Hukuk Dairesi 25/04/2022 tarih ve 2022/648 E., 2022/863 K.) Zilyetliğin korunması davasıyla zilyet, zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek sulh hukuk mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı takdirde dava bir hak davası niteliğini kazanır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2009/8- 518 E.,2009/573 K....

          Kişilerin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki üstün zilyetlik iddiasına veya taraflar dışında başkası adına tapuda kayıtlı bir taşınmazdaki tapu kaydına ya da gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayanmayan, kişisel hakka dayalı üstün zilyetlik iddiası durumunda, davanın 4721 sayılı TMK'nin 981 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası olacağı kuşkusuzdur.(Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 13/12/2016 tarih ve 2014/26267 E., 2016/16899 K. , Konya BAM 1. Hukuk Dairesi 25/04/2022 tarih ve 2022/648 E., 2022/863 K.) Zilyetliğin korunması davasıyla zilyet, zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek sulh hukuk mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı takdirde dava bir hak davası niteliğini kazanır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2009/8- 518 E.,2009/573 K....

          Çözümlenmesi gereken sorun, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, TMK'nun 683. maddesine dayalı elatmanın önlenmesi davası mı, yoksa TMK'nun 981 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası mı olduğu hususunda toplanmaktadır. Bilindiği üzere ve kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nun 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler....

            Kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nin 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nin 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Zilyet, zilyetliğinin arkasında bulunan nesnel veya kişisel bir hakka dayandığında dava, bir hak davası niteliğini kazanır ve görevli mahkeme buna göre belirlenir. Eldeki dosyada ise davacı, dava dışı Hazine adına tapuda kayıtlı 6 ve 17 parseller üzerindeki zilyetliğinin korunmasını talep etmektedir. Taşınmazlarda üstün bir hakkı olduğunu iddia etmemektedir. Taşınmazlar Hazine'ye ait olduğu halde bu taşınmazları kullandıklarını, ecrimisilini de ödediklerini beyan etmektedir. Mülkiyete dayalı bir hak iddiası bulunmamaktadır. Dava bu haliyle zilyetliğin korunması talebine dayanmaktadır....

            Taşınır ve taşınmaz mallarda yalnız zilyetliğin korunması ile ilgili davaları...görür." denilmektedir. Madde içeriğinden açıkça anlaşılacağı üzere, yalnız zilyetliğin korunmasına ilişkin davalar, dava değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesince görülecektir. Maddede yer alan "yalnız zilyetliğin korunması davaları" ile, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 982. ve 983. maddelerinde düzenlenen zilyetliğin gaspı ve zilyetliğe saldırıdan doğan davalar amaçlanmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "Zilyetliğin Gasbında Dava Hakkı" başlıklı 982. maddesinde: "Başkasının zilyet bulunduğu bir şeyi gasbeden kimse, o şey üzerinde üstün bir hakka sahip olduğunu iddia etse bile onu geri vermekle yükümlüdür. Davalı, o şeyi davacıdan geri almasını gerektirecek üstün bir hakka sahip olduğunu derhal ispat ederse onu geri vermekten kaçınabilir. Dava, şeyin geri verilmesine ve zararın giderilmesine yönelik olur."...

              UYAP Entegrasyonu