Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Savcı …'in Düşüncesi: Dosyanın incelenmesinden, … A.Ş.nin aktifine kayıtlı … Mah. … ada,…-… parseldeki taşınmazın, … lira bedel karşılığında 27.10.1988 tarihinde …, …, … ve ..'...

    Sermaye artırımında bulunulmaması nedeniyle Ticaret Sicili kaydı silinenlerin de bu süre içinde sermaye artırımı için başvurmaları hâlinde kayıtları resen yeniden oluşturulur." denilmek suretiyle, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu yürürlüğe girdikten sonra münfesih olan şirketlerin, anılan geçici maddenin yayım tarihi olan 11.09.2014’ten itibaren üç ay içinde, yani 11.12.2014’e kadar sermaye artırımı yapmasına ve infisah sebebini ortadan kaldırmasına imkan tanınmıştır....

      Bu tür davalarda çekişmesiz bedel bankaya bloke edilip, davacılara usulüne uygun tebligat yapılmadığı hallerde hak düşürücü süreden söz edilemez. Sonradan malik yada maliklerin veya vekilinin imar uygulaması sonrası oluşan tapu kayıtlarını almak için idareye başvurması tebliğ yerine geçmez. Somut davada, 1194 Sayılı Yasanın 17/son ve 2942 Sayılı Yasanın 25. Md. göre bedele dönüştürme işlemi davalı idarece davacılara noter kanalıyla tebliğ edilmediğinden hak düşürücü sürenin davada uygulanması mümkün değildir. Süresi içerisinde bedel artırım davası açıldığı kabul edilerek; arsa niteliğindeki taşınmazlara 6745 sayılı Kanunun 35. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddesi uyarınca uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınıp, emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedelin, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosuna göre dava tarihine güncellenmesi suretiyle değer biçilmesi gerekir....

      YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacılardan …'ın 03/05/2007 tarihinde kardeşinin eğitim gördüğü Van ili, Merkez … İlköğretim Okulu bahçesinde bulunduğu sırada okul binasının bacasından kopan sac parçasının üzerine düşmesi sonucu yaralanarak vücut fonksiyon kaybına uğradığından bahisle, … için 40.000,00 TL maddi (miktar artırımı sonrası 450.057,63 TL), 20.000,00 TL manevi (miktar artırımı sonrası 250.000,00 TL), anne … için 10.000,00 TL manevi (miktar artırımı sonrası 80.000,00 TL), baba … için 10.000,00 TL maddi (miktar artırımı sonrası 25.000,00 TL), 10.000,00 TL manevi (miktar artırımı sonrası 80.000,00 TL) tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir....

        ün 31/08/2013 tarihinde Sivas Numune Hastanesine karın ağrısı şikayetiyle başvurusu sonrası yanlış tedavi sonucu hizmet kusuru nedeniyle vefat ettiğinden bahisle ... için 1.000,00 TL (miktar artırımı sonrası 153.464,25 TL) maddi, 50.000,00 TL manevi; ... için 500,00 TL (miktar artırımı sonrası 14.231,65 TL) maddi, 20.000,00 TL manevi; ... için 500,00 TL (miktar artırımı sonrası 23.350,90 TL) maddi, 20.000,00 TL manevi, ...için 500,00 TL (miktar artırımı sonrası 16.585,34 TL) maddi ve 20.000,00 TL manevi; ayrıca 500.00 TL (miktar artırımı sonrası 1.000,00 TL ) cenaze gideri olmak üzere toplam 208.632,14 TL maddi ve 110.000,00 TL manevi tazminatın ölüm tarihi olan 15/09/2013 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tazmini istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ......

          ın desteğinden yoksun kaldıklarından bahisle annesi ... için 30.000,00 TL (miktar artırımı sonucu 81.343,00 TL), babası ... için 30.000,00 TL (miktar artırımı sonucu 60.042,00 TL) maddi; ölüm olayının yol açtığı üzüntü, elem ve acının karşılığındaysa müteveffanın anne ve babasının her biri için 30.000,00'er TL (miktar artırımı sonucu 75.000,00 TL), kardeşi için 10.000,00 TL (miktar artırımı sonucu 30.000,00 TL) manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, müteveffa ...'...

            kararında şekil ve esas şartlarına aykırılıklar olup, şekle aykırılıkların; rüçhan hakkı kullandırma şartlarına aykırılık, ayni sermaye artırımı şartlarına aykırılık, esas yönden aykırılıkların ise; sermaye artırımında kullanılan ortak alacaklarının muvazaalı olması, bilgi alma, inceleme, denetleme haklarının ihlali, dürüstlük kuralına aykırılık ve kötüniyetli sermaye artırımı olduğunu ileri sürerek, 26/12/2013 tarihli olağanüstü genel kurul kararının iptalini talep ve dava etmiştir....

              Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 13.03.2012 gün ve 2010/1168-2012/101 sayılı kararı onayan Daire’nin 03.07.2013 gün ve 2012/16525-2013/14182 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin %25 hissesine sahip olduğunu, davalı şirketin 15/09/2010 tarihinde olağanüstü ortaklar kurulu toplantısını yaparak sermaye artırımı kararının alındığını, ancak toplantıya yapılan davetin ve alınan sermaye artırımı kararının hukuka aykırı olduğunu, sermaye artırımına gidilmesinin tek amacının müvekkilin şirketteki hisse oranını küçültmek olduğunu, sermaye artırımı kararının şirketin mali durumu gerektirmediği halde alındığını, şirketin iç kaynaklarından sermaye artırımının...

                Davalı vekili, hak düşürücü süreden sonra genel kurul kararının iptalinin istenemeyeceğini, üç yıl sonra açılan davanın iyi niyetle bağdaşmadığını, 6762 sayılı Kanun'a göre ana sözleşme değişikliği niteliğindeki sermaye artırımı kararının yeterli nisapla alındığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin 28.12.2009 tarihinde aldığı sermaye artırımı kararında ortaklardan imzasının bulunduğu, diğer ortaklar ... ve ...'nın toplantıda hazır olmadığı, davet prosedürüne uyulmadığı, diğer ortaklara bildirim yapılmaksızın sermaye artırımı kararı alındığı, dolayısıyla yapılan toplantının usulsüz olduğu gerekçesiyle davalı şirketin 28.12.2009 tarihli genel kurul ve sermaye artırımına ilişkin alınan genel kurul kararının yoklukla butlanına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. .../......

                  Davalı-davacı babadan nafaka artırımı davasına yönelik temyiz itirazı bakımından alınması gerekli nispi temyiz karar harcının; velayetin değiştirilmesi davasına yönelik temyiz itirazı bakımından ise maktu temyiz karar harcının alınmadığı görülmektedir. Sözü edilen noksan harcın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 434/3. maddesinde gösterilen usul uygulanılarak temyiz edenden tahsili ile buna ilişkin makbuzun dosyaya alınmasından sonra gönderilmek üzere dava dosyasının mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu