Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR : Taraflar arasındaki uyuşmazlık yapılan sözleşme gereği satışı yapılan aracın devir işleminin yapılamaması nedeniyle icra takibi ve itirazın iptali davasında davanın kabulüne dair ilk derece mahkeme kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; harici araç satış sözleşmesinin ifa edilmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgeler incelenmiştir. Öncelikle dava itirazın iptali davası olup, davalı tarafından usulüne uygun ve süresinde yapılmış itiraz bulunması dava şartıdır....

Dosya kapsamından, dava dayanağı 28.05.1970 gün ve 7273 sayılı Kütahya Noterliğince düzenlenmiş, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde taşınmaz satış bedelinin 8.000- TL. olarak gösterildiği anlaşılmıştır. Dava gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde dava konusu dava konusu taşınmazın rayiç değeri olan 10.000,00 YTL’nin tahsili istemine ilişkindir. İstem tapu iptali ve tesciline ilişkin olduğundan görevli mahkemenin dava tarihindeki değere göre belirlenmesi gerekir. Yargıtay H.G.K.'nun 29.03.2006 gün 2006/14-91-2006/115 sayılı kararında da gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davaları ile benzer nitelikteki tenkis davalarında da taşınmazın dava tarihindeki değerinin esas alınması gerektiği kabul edilmiştir. Somut olayda; dava konusu Kaşıkara Köyü 261 numaralı parselin dava tarihindeki değeri 28.01.2009 günlü bilirkişi ek raporuna göre, 11.341,68 YTL olup, sulh hukuk mahkemesinin görev sınırının üzerindedir....

    Noterliği'nin 21184 yevmiye nolu ile 02.09.2009 tarihinde araç satış sözleşmesi ile ...lı vekaletinde ...'a sattığını ve teslim ettiği, kazanın ise 17.09.2009 tarihinde meydana geldiğini ve davalının araç maliki veya işleteni olmadığı belirtilerek, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan karşı araç hasar tazminatını ödeyen ...'nin ehliyetsizlik nedeniyle sigortalısından rücuen tazminat talebine dayalı itirazın iptali davasına ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, dava konusu araç için davacı .... ile davalı ... arasında 29.05.2009-29.05.2010 dönemini kapsayan bir yıllık zorunlu trafik ... poliçesi düzenlendiği, kazanın 17.09.2009 tarihi saat 22.00'da meydana geldiği ve davalının kazadan önce 02.09.2009 tarihinde dava konusu aracı ...'a noterlikçe düzenlenen araç satış sözleşmesi ile sattığı anlaşılmaktadır....

      ın araç bedeline istinaden kendisine ödeme yaptığını söylemiş ise de, bu satıştan 3 ay önce gönderilen 15/01/2018 tarihinde gönderilen paranın cevap dilekçesi ekinde sunmuş olduğu dekonttanda görüleceğini ve bunun daire alışverişiyle ilgili olup, araç satımına ilişkin olmadığını, ...'ın daha sonra araç bedelinin ödenmediğini söylediğinden yine ...'la tanışıklığı olan ......'in kendisinde olan çekin araç bedeli ödenene kadar ...'da durmasını söylediğinden kendisininde çeki ciro ederek ...'a verdiğini, hatta ...'ın kendisine daha sonra çeke ciro atmasını istediğini ve kendisininde bunu yaptığını, kendisinin taraflar arasındaki araç satışına ilişkin herhangi bir borcunun ve taraf sıfatının olmadığını belirtmiştir. Dava, araç satış sözleşmesi nedeniyle alındığı iddia olunan çekten kaynaklı alacağın tahsili için davalılar aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK'nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir. Küçükçekmece .........

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tazminat, karşı dava ise sözleşmenin iptali istemine ilişkin olup, davada satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi bulunmadığından, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (13.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Somut olayda; dava konusu taşınmazlarla ilgili olarak, Alanya Kadastro Mahkemesinin 23.07. 2009 tarih, 1989/ 439 esas ve 1999/122 karar sayılı ilamı ile davacı (söz konusu dosyada müdahil olan) ... yönünden davanın görev yönünden reddine karar verildiği, görevsizlik kararı nedeni ile de ,davacı tarafca Asliye Hukuk Mahkemesinde harici gayrimenkul satış sözleşmesine dayalı olarak , taşınmazın bir bölümüne yönelik tapu iptali ve tescil davasının açıldığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından,asliye hukuk mahkemesinde 26.08.1999 tarihinde,15.01.1996 tarihli harici gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası açıldığı, dava konusu taşınmazların 20.08.1981 tarihinde tespitlerinin yapıldığı, eldeki davanında tespit tarihten sonra düzenlenen 15.01.1996 günlü, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılarak açıldığı anlaşılmaktadır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.06.2005 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinin muvazaa nedeniyle iptali, birleşen davada satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 21.10.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ve birleşen dosyanın davacısı Serhat Altunboğa ve arkadaşları vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 04.11.1985 tarihli satış vaadi sözleşmesinin muris muvazaası sebebiyle iptali, birleşen dava ise 04.11.1985 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanılarak tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı Banka vekili; müvekkil banka ile dava dışı ... Ltd.Şti arasında akdedilen taşıt kredisi ve rehin sözleşmesine davalının müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imza attığını, sözleşmeye dayalı kredi borcunun ödenmemesi üzerine, borçlular aleyhine ihtarname ile hesap kat edilerek icra takibi yapıldığını, davalının haksız itirazı nedeni ile takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali, takibin devamı ve davalı aleyhine %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                Hükmü, davalılardan ... vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Kararı temyiz eden davalı ... anılan satış vaadi sözleşmesinin tarafı değildir ve bu sözleşmeye konu olan taşınmazlarda satış vaadi sözleşmesine konu diğer bir kısım davalıların paylarını satın almadan önce de paylı maliktir. Mahkemece sadece satış vaadi sözleşmesine konu olan payın iptali ve tesciline karar vermekle yetinilmesi gerekirken davalı tapu maliki ...’in miras yoluyla edindiği ve satış vaadi sözleşmesine konu olmayan payının da iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

                  Beyan ve kabul ederler.'' şeklindeki beyanı ile sabit olduğunu, ancak Davacı yan icra takibine konu 22.000,00 TL' yi noterde gerçekleşmiş olan araç satışı sırasında nakden almadığını iddia etmekte ve Araç Satış Sözleşmesindeki beyanı ile çeliştiğini, davacı yan ticari defter ve kayıtların incelenmediğini, satış bedelinin faturalandırılıp kaydedildiğini belirterek dosya kapsamında yer alan Noter Onaylı Araç Satış Sözleşmesine rağmen İstinaf Başvuru dilekçesinde araç satış bedelinin ödendiğine ilişkin davalı müvekkilin mahkemeye bir delil, dekont v.s. belge sunmadığını dile getirildiğini, dolayısıyla davacı yan NOTER ONAYLI ARAÇ SATIŞ SÖZLEŞMESİ'nin muhteviyatını ve hukuki anlamda ne tür etkiye sahip bir belge olduğunu bilmesine rağmen haksız ve kötü niyetli olarak mesnetsiz iddialarını sürdürdüğünü, yerel mahkeme tarafından yapılan yargılama neticesinde gerekçeli kararda da belirtildiği şekliyle kurulan hüküm usul ve yasaya uygun olduğundan davacının haksız ve kötü niyetli istinaf taleplerinin...

                  UYAP Entegrasyonu