Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

LPG Dağırım Tic ve San AŞ nin takibe yaptığı itirazın kısmen iptali ile ... 2....

    Davacı, avukat olarak görev yaptığını ve müvekkilinin işçilik alacaklarıyla ilgili olarak davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, takibe itiraz edilmesi üzerine itirazın iptali davası açtıklarını ancak müvekkili ile davalının anlaşması sonucu müvekkilinin davadan feragat ettiğini ve kendisinin de avukatlık ücretinden mahrum kaldığını, Avukatlık Kanunu m. 165 uyarınca tarafların sulh olması nedeniyle avukatlık ücretinden her iki tarafın da müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek bu amaçla başlatmış olduğu takibe yönelik itirazın iptalini istemiştir. Davalı, mahkemenin yetkili olmadığını, davacının iddialarını kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu uyarınca istem kısmen kabul edilmiştir....

      KARŞI OY YAZISI Dava, Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesine dayanılarak dava veya icra takibinde tarafların birinin vekili olan avukatın sözleşme gereğince kendi müvekkillerine ve sözleşme tarafı olmayan karşı tarafa vekalet ücreti alacağı ile ilgili olarak açtığı bir davadır. Uygulamada, davacı avukat tarafların harici anlaşmaları nedeniyle hem sözleşme gereğince alacağı vekalet ücretinden dolayı ve hem de harici anlaşma nedeniyle yargı merciilerince Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir edilmesi gereken vekalet ücretinden mahrum kaldığından dolayı iş sahipleri ile karşı taraf aleyhine dava açmakta ve Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesine göre de davalılar müştereken ve müteselsilen dava açan avukata karşı sorumlu tutulmaktadırlar....

        Asliye Hukuk Mahkemesinde, tarafları, konusu ve sebepleri aynı olan derdest bir dava mevcut iken, aynı vekalet ücretinden kaynaklanan ... bu davanın açılmış olması nedeniyle davalı şirketin yasal cevap süresi içerisindeki derdestlik itirazının yerinde olduğu belirtilerek, davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, vekalet ücretinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, davalı tarafından derdestlik itirazı ileri sürülmüşse de davacı, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen davanın, davalı ile aralarından hukuk müşavirliği sözleşmesinin, 15.11.2002 tarihli ihtarla feshedilmesi nedeniyle ödenmesi gereken vekalet ücreti alacağı ile ilgili olduğunu, eldeki davanın ise, Avukatlık Kanununun 464/son maddesine göre açılmış, karşı tarafa yüklenen vekalet ücreti alacağından kaynaklandığını savunmuştur....

          Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından vekalet ücretine hasren temyiz edilmiştir.Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 12. maddesi gereğince konusu para veya para ile değerlendirilebilen davalarda vekalet ücretine nispi olarak hükmolunur ve bu şekilde hükmolunan vekalet ücreti anılan tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde belirtilen maktu vekalet ücretinden az olamaz....

            Davacıya ödenmesi gereken vekalet ücretinin tespiti için ise öncelikle uyuşmazlığa uygulanacak Avukatlık Kanunu hükümlerinin belirlenmesi zorunludur. Bilindiği üzere, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu, 2.5.2001 tarihinde 4467 sayılı Yasa, 13.1.2004 tarihinde de 5043 sayılı Yasa ile değişikliğe uğramıştır. Mahkemece anılan yasalarla değişikliğe uğrayan Avukatlık Kanununun değişik 164/4. maddesine göre karar verilmişse de, 13.1.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5043 sayılı Yasanın 7. maddesi ile 1136 sayılı Avukatlık Kanununa eklenen “Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, kesin olarak hükme bağlanmamış bütün ihtilaflarda bu kanunun değişik hükümleri uygulanır” hükmünü içeren geçici 21. madde, Anayasa Mahkemesince 7.2.2008 tarihinde iptal edildiğinden, avukatlık ücretinden kaynaklanan uyuşmazlıkların, sözleşmelerin kurulduğu tarihte yürürlükte olan Avukatlık Kanunu hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği kabul edilmelidir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/1013 KARAR NO : 2022/453 DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 30/12/2021 KARAR TARİHİ : 26/04/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan itirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, İDDİA: Davacı vekili mahkememize verdiği 30.12.2021 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin Gürcistan' da bulunan dava dışı ... Ltd isimli şirkete ürün satışı yaptığını, davalının işlettiği kamyon ile gümrüğe gönderdiğini, müvekkilinin satışının ex works şeklinde satış yaptığını, bu satış şeklinde alıcının gerekli işlemleri yaptığını ve kendi ülkesine ithal ettiğini, malların işletmede teslimi ile bütün masraf ve riskin alıcı tarafından karşılandığını, satıcının alıcıya karşı taşıma sözleşmesi ve sigorta sözleşmesi yapma yükümlülüğünün olmadığını, taşıma bedelinden müvekkilinin sorumlu olmadığını ancak davalı taşıyıcı tarafından müvekkili hakkında İzmir 18....

                HGK.’nun 16.2.1994 T. 1993/13-810 E., 1994/60 K. sayılı kararı) Avukatla müvekkili arasında ücret sözleşmesi bulunmaması veya sözleşmenin geçersiz olması halinde ise, müvekkilin , sulh olunan miktar üzerinden, gerek Avukatlık Kanununun 164/4. maddesinde düzenlenen , müvekkilin avukata ödemesi gereken vekalet ücretinden, gerekse Avukatlık Kanununun 164/son maddesinde düzenlenen , hasma tahmili gereken vekalet ücretinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davacı, vekalet görevini özenle ve gereği gibi ifa etmiş olmasına rağmen, bir kısım takip ve davaların sulhle sonuçlanması nedeniyle de vekalet ücretine hak kazanmıştır....

                  İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı, icra dosyasında herhangi bir tahsilat yapılmadığını, karşı tarafla anlaşma zemini aradığını, davacı ile anlaşmalarına göre vekalet ücretini karşı taraftan alacağını, kendisinden ücret talep etmeyeceğini, satın aldığı taşınmazın hissesini üzerine aldığını, ancak o dönemde FETÖ soruşturması geçiren davacının taşınmazın alınmasında herhangi bir katkısının olmadığını, herhangi bir tahsilat yapılamayan icra dosyası sebebiyle vekalet ücreti istenemeyeceğini ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, avukatlık vekalet ücretinden kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin itirazın iptali davasıdır. Mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle; davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından istinaf edilmiştir....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacının avukatlık sözleşmesinden kaynaklı alacağının tahsili amacıyla takip başlattığı, davalının itirazı üzerinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Takip talebi incelendiğinde alacağın kaynağı olarak "Avukatlık Ücret Sözleşmeleri Alacağı" olarak yazıldığı, dava dilekçesinde de 30/03/2018 ve 30/03/2019 tarihli iki adet "Avukatlık Ücret Sözleşmesi" kapsamında avukatlık ve hukuk müşavirliği hizmeti verildiği belirtilerek bu sözleşmelerden kaynaklı alacağın tahsilinin talep edildiği dikkate alındığında davacının talebinin 30/03/2018 ve 30/03/2019 tarihli iki adet "Avukatlık Ücret Sözleşmesi"nden kaynaklı tüm alacakları olduğu anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu