İİK.nun 68/son maddesinin ilk cümlesine göre; "İtirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, talebin aynı nedenlerle reddi halinde ise alacaklı, diğer tarafın talebi üzerine tazminata mahkum edilir". Somut olayda, alacaklının, yetki itirazının kaldırılması istemi, esasa ilişkin neden olmayıp, bu durumda borçlu yararına tazminat verilmesi koşulu oluşmadığınadan, alacaklının tazminatla sorumlu tutulması isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de; anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yetki İtirazının Kaldırılması Uyuşmazlık, İstisna (eser) sözleşmesinden kaynaklanan, alacağın tahsili için yapılan icra takibi sırasında, icra mahkemesinin yetkisine itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'ne aittir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine, 27.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Tahliye Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davacının davalı kiracı ...’in tahliyesine yönelik davasının husumet nedeniyle reddine, davalı kiracı ...’ın yetkiye itirazının kaldırılmasına yönelik talebinin kabulüne, davalı kiracı ...’ın borca itirazının kaldırılması ve tahliyesine yönelik talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, davalı-kiracıya yönelik itirazın kaldırılması davasının kısmen kabulüne, bu davalının 6.252,00 TL asıl alacak ve 1.015,92 TL işlemiş faize yönelik itirazının kaldırılmasına, bu davalıya yönelik tahliye isteminin kabulü ile dava konusu taşınmazdan tahliyesine, davalı-kefile yönelik itirazın kaldırılması davasının kısmen kabulü ile 3.068,00 TL asıl alacak ve 828,00 TL işlemiş faize yönelik itirazının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, kararın dayandığı gerekçelere göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı alacaklı, taraflar arasında düzenlenmiş 15.05.2009 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesine dayalı olarak 11.07.2013 tarihinde kiracı ve kefil hakkında başlatmış olduğu icra takibi ile, 15.05.2009 tarihinden 15.06.2013 tarihine kadarki bakiye kira alacağı olan 8.349,00 TL’nin tahsilini talep etmiştir....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, yetki itirazının kaldırılması istemine ilişkindir. ... 19. İcra Hukuk Mahkemesince, alacağın kredi kartından kaynaklanması nedeniyle, yetkiye ilişkin itirazın Tüketici Mahkemesince değerlendirileceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 5. Tüketici Mahkemesi ise, icra takibine yapılan itirazının İcra Hukuk Mahkemesinde görüleceğini belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. İİK'nun 50/II. maddesinde “Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur.” hükmüne yer verilmiştir. Davacı, yaptığı takipte davalının yetki yönünden itirazda bulunduğunu belirterek, itirazın kaldırılmasını talep etmiştir....
Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece, itirazın kaldırılması talebinin kısmen kabulüne,davalının 40.954,95 TL’ye yönelik itirazının kaldırılmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine ve davalının dava konusu taşınmazdan tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına göre davalının tahliyeye yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının alacak istemine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı borçlu aleyhine ödenmeyen kira borçları nedeniyle Gaziosmanpaşa 5....
Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesine başvurarak davalının itirazının kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....
İcra Hukuk Mahkemesinin 31.01.2017 tarih ve 2015/461 E.-2017/95 K. sayılı kararı ile yetki itirazının kaldırılması isteminin kabulüne, zamanaşımı itirazının kaldırılması isteminin reddine karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 28.12.2017 tarihli 2017/2205-2301 sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmektedir. Takibin dayanağı kredi sözleşmesi olup, sözleşmenin imzalandığı tarihte zamanaşımı süresi 10 yıldır. Öte yandan, 12.12.2003 gün ve 5020 sayılı Kanun'un 27. maddesiyle 4389 sayılı Bankalar Kanunu'na eklenen ve 26.12.2003 tarihinde yürürlüğe giren ek 3. maddeyle, Fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresi yirmi yıl olarak öngörülmüştür....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davalı borçlunun yetki itirazının kaldırılması talebinin reddine, dava esasa ilişkin nedenlerle reddedilmediğinden davalı vekilinin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
İtirazın kaldırılması isteminde ispat yükü alacaklıda olup, yetki itirazının haksız olduğunu İİK'nun 68/1. maddesinde sayılan belgelerle ispat etmek zorundadır. Somut olayda, alacaklı, borçlu hakkında enerji verimliliği hizmet sözleşmesine dayalı olarak ilamsız icra takibi başlatmış olup, borçlu ise süresi içerisinde icra dairesinde takip dayanağı sözleşmeye, sözleşmedeki imzaya dair esas hakkındaki itirazları ile birlikte yetki itirazında bulunmuş ve yetkili icra dairesinin borçlu şirket merkezinin bulunduğu Konya icra müdürlüğü olduğunu ileri sürmüştür. Alacaklının İcra Mahkemesine başvurarak borca ve yetkiye yönelik itirazın kaldırılmasını istediği, mahkemece yetki itirazının kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür....