Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı borçlu tarafından tahliye taahhütnamesindeki imzaya itiraz edilmiş ise de, İİK'nın 275 maddesi uyarınca " tahliye talebi noterlikçe re'sen tanzim veya tarih ve imzası tasdik edilmiş yahut ikrar olunmuş bir mukaveleye müstenit olup da kiracı kiranın yenilendiğine veya uzattırdığına dair aynı kuvvet ve mahiyette bir vesika gösteremezse itiraz kaldırılır" , davalı borçlu tarafından kira sözleşmesinin yenilendiğine veya uzatıldığına dair davalı borçlu tarafından aynı kuvvette bir belge ibraz edilemediği, davalı borçlu tarafından kiracılık ilişkisine herhangi bir itirazının bulunmadığı, tahliye taahhütnamesinin noterlik makamınca düzenlenmesi nedeniyle sahteliği ispatlanıncaya kadar geçerli olan noterlik belgesindeki imzaya itirazının mümkün olmadığı dikkate alındığında mahkemece borçlunun itirazının kaldırılmasına ilişkin kararın yerinde olduğu anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir...

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve tahliye talebi üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne, davalının yetki itirazının kaldırılmasına, davalının ... 27. İcra Müdürlüğü'nün 2022/5409 Esas sayılı dosyasında asıl alacağı ödemiş olduğu anlaşıldığından takibin yalnızca takibin ferilerine ilişkin itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, asıl alacak ödenmiş olduğundan icra inkar tazminatına yer olmadığına, tahliye davasının kabulüne mecurdan tahliyesine karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin HMK 353(1)-b/2 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ......

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/02/2019 NUMARASI : 2019/12 ESAS - 2019/173 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın Kaldırılması KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı alacaklı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte ödeme emri tebliğ edilmeden evvel davalının takibe itiraz ettiğini, aynı senede dayalı olarak yapılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibin senedin birden fazla vade içerdiği gerekçesi ile mahkemece iptal edildiğini, borçlunun takibe itirazının haksız olduğunu, senetteki imzasına itiraz etmediği gibi ödediğine dair de belge sunmadığını belirterek davalının takibe itirazının kaldırılmasına ve inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....

    Mahkemesine başvurarak davalıların itirazının kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. ........ mahkemesince, davalıların itiraz dilekçelerinde kira aktine ve akitteki imzalarına açık ve kesin olarak itiraz etmedikleri için kira aktini kabul etmiş sayıldıkları, yine takip konusu borcun ödendiğinin aynı Kanun'un 269/c maddesinde sayılan belgelerle ispat edilemediği gerekçesiyle davacının itirazın kaldırılması yönündeki talebinin kabulüne, kira sözleşmesine konu olan taşınmazdan davalı borçluların tahliyesine karar verilmiş, bu karara karşı davalı ... Çiftçi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ...........

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, Bozüyük İcra Müdürlüğünün 2020/1563 Esas sayılı dosyasında yapılan itirazın kaldırılması ve tazminat istemine ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davalı borçlu tarafça, hem icra müdürlüğünün yetkisine hem de takibin esasına yönelik itirazda bulunulmuş, davacı alacaklı tarafça da bu yöndeki itirazların haksız olduğu belirtilerek itirazların kaldırılması talep edilmiş ise de; mahkemece yalnızca takibin esasına yönelik itirazın kaldırılması istemi hakkında hukuki değerlendirmede bulunulmuş, ancak yetki itirazının kaldırılması istemi ile ilgili hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, borçlunun yetkiye ve borca yönelik itirazlarının kesin olarak kaldırılması ve icra inkar tazminatına hükmolunması istemine ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacı alacaklı tarafça, borçlunun borca yönelik itirazları ile birlikte yetki itirazının da kesin olarak kaldırılması talep edildiği halde, mahkemece, yetki itirazının kesin olarak kaldırılması istemi hakkında herhangi bir hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Öncelikle, yetki itirazının kesin olarak kaldırılması isteminin değerlendirilmesi usulen zorunludur....

      Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; davalının itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunurken yetkili icra dairesini bildirmediği, usulüne uygun yapılmış bir yetki itirazının bulunmadığı, bu nedenle yetki itirazının kaldırılması gerektiği, alacaklının icra takibine dayanak gösterdiği rehin açığı belgesinin İİK.nın 68/1. maddesinde yazılı nitelikte belge olduğu, rehin açığı belgesine bağlanan alacaklar için faiz talep edilemeyeceğine dair yasal bir düzenleme olmadığına göre borçlunun itirazına konu olan faiz alacağına ilişkin olarak faize yönelik itirazında kaldırılması gerektiği, borçlunun icra takibine ilişkin itirazlarının esasa ilişkin nedenlere dayandığı ve aynı kuvvette bir belge ile kanıtlanamadığı, bu nedenle borçlunun itirazı mahkemece kaldırıldığından ve alacaklının da talebi bulunduğundan İİK'nın 68/son maddesi uyarınca alacaklı lehine tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu anlaşıldığından istinaf talebinin esastan kabulüne...

      İtirazın kaldırılması talebinin kabulüne karar verilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır. Borçluların borca itirazının esası incelenerek itirazının kaldırılmasına karar verildiğinden itirazın kabul edilen kısmının %20'si oranında tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi de isabetlidir. Davalıların istinaf sebepleri yerinde değildir. Yukarıda belirtilen nedenlerle; ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı anlaşıldığından davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur....

      Bu itibarla, mahkemece, yetki itirazının kesin olarak kaldırılması hukuken isabetlidir. Ancak, taraflar arasındaki takip dayanağı taşıt kiralama sözleşmesi iki tarafa da karşılıklı edimler yükleyen bir sözleşme olup, İİK. 'nun 68/1. Maddesinde belirtilen yazılı belgelerden değildir. Alacağın tahsilinin gerekip gerekmediğinin tespiti, genel yetkili mahkemede yargılamayı zorunlu kılar niteliktedir. Dolayısıyla, borca, faiz ve fer'ilere yönelik itirazın kesin olarak kaldırılması isteminin reddi yerine, yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmadığından; davalı tarafın istinaf başvurusunun (kısmen) kabulü ile, HMK.'...

      İlk derece mahkemesi tarafından; "...Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkerede şirketin merkezinin, takip tarihi itibariyle Ankara olduğunun bildirildiği, borçlunun icra dairesinin yetkisine itiraz ederken yetkisiz icra müdürlüğünü gösterdiği, şekli inceleme yapılıp esasa girilmediğinden ve koşulları oluşmadığından taraflar aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığı..." gerekçesi ile "davacının yetki itirazının kaldırılması talebinin kabulü ile, davalı borçlunun Eskişehir 1. İcra Müdürlüğünün 2019/8782 Esas sayılı takip dosyasındaki yetki itirazının kaldırılmasına, koşulları oluşmadığından taraflar aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu