Mahkemece, haciz yapılan işyerinin istihkak iddia eden davalı şirkete devri işleminin borçlunun alacaklarından mal kaçırmaya yönelik muvazalı bir devir işlemi olduğu, icra dosyasında haciz adresinde yapılan ödeme emri tebliğ işleminin ve istihkak iddiasının bildirimine ilişkin tebligatın da aynı adreste yine borçlu imzasına tebliğ edildiği, dolayısıyla borçlu ve davalı şirket yetkilisinin kızı ....'...
Bu durumda, dava konusu 11.11.2015 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan ... ...’ın üçüncü kişi şirkete bağlı çalışan alt taşeron şirketin çalışanı olduğu anlaşılmakla, anılan şahsın, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nin 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır....
Ancak, istihkak davası açma süresinin, anılan dava dosyasında 16.10.2012 tarihinde verilen karar ile başladığının kabulü doğru olmamıştır. Zira, yukarıda da belirtildiği üzere, redde mesnet gösterilen kararın 2. bendinde “kararın tebliğinden itibaren ilgililerin, ilgili icra mahkemesinde 7 gün içinde istihkak davası açmakta muhtariyetine” karar verilmiş olup, bu kararda istihkak davası açma yükümlülüğünün hangi tarafa yüklendiğinin açık olduğundan söz edilemez. Öte yandan, bu süre içinde istihkak davası açılmaması durumunda nasıl bir hukuki sonuç doğacağına dair ihtarata da hükümde yer verilmemiştir. Bu sebeplerle; İstihkak iddiasının değerlendirilmesine dair kararın, taraflar bakımından açık, anlaşılır olmadığı, başka bir ifadeyle kararın müphem olduğu, dava açılmaması halinde doğacak hukuki sonuçlar bakımından da davanın taraflarına gerekli ihtaratların yapılmadığı gözetilerek temyize konu davanın süresinde açıldığının kabulü gerekir....
Bu nedenle, üçüncü kişi veya alacaklı yanca istihkak davası, yasada ayrıca öngörülmüş olmadıkça, davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Bu genel kuralın ayrıcalıkları arasında taşınmazlara ilişkin istihkak davası ( HUMK md. 13) ile iflastaki istihkak davası ( İİK md.228) gösterilebilir. 4-Bazen haczi uygulayan talimat ( istinabe olunan) icra dairesinin bulunduğu yer, ile hacizli malın bulunduğu yer, hatta takip yeri ayrı ayrı olabilir. Bu durumda yalnız üçüncü kişi tarafından istihkak davası hacizli malın bulunduğu yerde açılabilir....
Dava, alacaklı tarafından İİK'nun 99. maddesi uyarınca istihkak iddiasının reddi talebiyle açılmış istihkak davasıdır. 1-Kural olarak, istihkak davasında borçlunun davalı gösterilmesi için 3. kişinin istihkak iddiasına karşı çıkmış olması gerekir. Borçlunun İİK’nun 96/1. maddesi uyarınca 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunması veya haciz sırasında hazır bulunmasına karşın 3. kişinin istihkak iddiasına karşı çıkmaması ya da İİK’nun 96/2. maddesi gereği yokluğunda yapılan 3. kişinin istihkak iddiası kendisine bildirilmesine rağmen verilen 3 günlük süre içinde itiraz etmemesi durumunda istihkak davasında davalı gösterilmesine gerek yoktur. Çünkü bu durumda borçlu istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır. Haciz sırasında hazır bulunmayan ve dava konusu menkullerin haczine ilişkin tutanağın İİK’nun 103.maddesi uyarınca tebliğ işlemi de kendisine yapılmayan borçlunun, istihkak iddiasına karşı çıkıp çıkmadığı anlaşılamaz....
Bu nedenle, üçüncü kişi veya alacaklı yanca istihkak davası, yasada ayrıca öngörülmüş olmadıkça, davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Bu genel kuralın ayrıcalıkları arasında taşınmazlara ilişkin istihkak davası ( HUMK md. 13) ile iflastaki istihkak davası ( İİK md.228) gösterilebilir. 4-Bazen haczi uygulayan talimat ( istinabe olunan) icra dairesinin bulunduğu yer, ile hacizli malın bulunduğu yer, hatta takip yeri ayrı ayrı olabilir. Bu durumda yalnız üçüncü kişi tarafından istihkak davası hacizli malın bulunduğu yerde açılabilir....
Maddesine göre yapılan hacizlerde istihkak davasının alacaklı tarafından açılması gerektiği öngörülmüş olup, nitekim davalı alacaklı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde kendileri tarafından haczin yapılış şekline şikayet ile birlikte 3. Kişinin istihkak iddiasının reddi istemiyle dava açtıklarının bildirildiği, dairemizce uyap üzerinden bildirilen Aksaray İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/381 esas sayılı dosyasının incelenmesinde alacaklı tarafından 3. Kişinin istihkak iddiasının reddi istemiyle açılmış bir dava olduğu ve davanın derdest olduğu anlaşılmış olup, buna göre kendisine istihkak davası açmak üzere süre verilmediği halde ve İİK'nun 99. Maddesi gereğince istihkak davasının alacaklı tarafından açılması gerektiği halde 3. Kişi tarafından istihkak davası açıldığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
ye ait olduğunun iddia edildiğini, Seda Bayraktar'ın üçüncü kişi olması sebebi ile istihkak iddiasının geçerli olmadığını, istihkak iddiasının usulüne uygun olmadığından reddi gerektiğini, istihkak iddiasında bulunan Seda Bayraktar'ın ne borçlu ne üçüncü kişi ne de şirketi temsile yetkili kişi olduğunu, bu sebeple kendisinin istihkak iddiasında bulunma yetkisi bulunmadığı için ortada geçerli bir istihkak İddiasının da bulunmadığını, istihkak iddia eden tarafından sunulan vergi levhasının farklı adrese ait olduğunu, haciz işlemi için gidilen adreste bulunan mobilyaların müvekkiline ait katalogda bulunan mobilyalar olduğunu, haciz mahallinde bulunan menkullerin müvekkili tarafından borçlu adına kesilen faturalarda yazılan menkuller olduğunu, haciz yapılan adresin borçlu adına kesilen faturalarda yazılı adres olduğunu, sunulan e-yoklama fişinin borcun doğum tarihinden sonraki tarihli olduğunu, lehine istihkak iddia edilen şirketin ticaret sicili gazetesinde yazan adresinin haciz işlemi...
İcra Müdürlüğü'nün 2018/3451 Esas sayılı dosyası ile ilamlı takip başlatıldığını, dosya kapsamında borçlu adresine hacze gidildiğini, üçüncü kişi tarafından haciz yapıldığı esnada istihkak iddiasında bulunulduğunu, istihkak iddiasını kabul etmediklerine ilişkin gerek haciz işleminden sonra gerekse icra müdürlüğünce iddianın taraflarına tebliğ edildiği tarihten sonra iki adet istihkak iddiasını kabul etmediklerine ilişkin dilekçeleri dosyaya sunduklarını, ancak buna rağmen icra müdürlüğünce dosyanın istihkak iddiası hakkında bir karar verilmek üzere İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesi şeklinde bir karar vermesi gerekirken 03.10.2018 tarihli karar tensip tutanağında "alacaklı vekilinin talebinin reddine" şeklinde karar alınmış ve dosyanın İİK'ya aykırı olacak bir şekilde işleme alınmadığını, dosyada davacının istihkak iddiasında bulunan üçüncü kişi olmak zorunda olduğunu, zira mahcuz mala istihkak davasında davacı ve davalı sıfatlarının belirlenmesinde, teknik anlamda bir zilyetlik aranmayıp...
Lehine istihkak iddiasında bulunulduğu, ancak; haciz yerinde hazır bulunan ve istihkak iddiasında bulunan Emin Okuyucu'nun lehine istihkak iddiasında bulunduğu Ünyetaşı Üretim Mad. İnş. San. Tic. Ltd. Şti.'...