Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; yapılan haciz sırasında mahalde hazır bulunan Hakan Oğdu tarafından abisi olduğunu beyan ettiği T1 lehine istihkak iddia edildiğini, taraflarınca istihkak iddiasına itiraz edildiği ve İstanbul 19.İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/400 E 2019/222 Karar sayılı kararıyla takibin devamına karar verildiğini, haczedilen mahcuzların resen kıymet takdiri yapılmış, toplam 20.750,00 TL olup, harcın bu tutar üzerinden yatırılması gerektiğini, dolayısıyla eksik kalan harcın tamamlatılmasını, haciz mahallinde hazır bulunan işyeri çalışanı ve davacının kardeşi Hakan Oğdu davacı T1 aleyhine istihkak iddiasında bulunduğunu, ileri sürülen istihkak iddiasının geçerli olmadığını, nitekim 3. Kişinin başka bir 3. Kişi lehine istihkak iddia etmesi mümkün olmadığını, dolayısıyla geçerli bir istihkak iddiasının mevcut olmadığını, dava konusu haciz işlemleri sırasında mahcuzlara ait fatura sunulmadığını, İstanbul 19....

İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "..., davanın, alacaklının İİK'nun 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkin olduğu, bu davanın dinlenebilmesi için ön koşulun, üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulması olduğu, istihkak iddiasının, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca ileri sürülebileceği, tüzel kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddianın, geçerli bir istihkak iddiası sayılmayacağı, somut olayda 08/07/2019 tarihinde yapılan haciz sırasında davalı/3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunan Nazlıcan Kılıç'ın davalı şirketin yetkilisi olmadığı yani davalı/3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı, davalı/3.kişi tarafından hacizden itibaren yapılmış bir istihkak iddiasının da bulunmadığı, dolayısıyla davacı/alacaklının İİK'nun 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararının...

Haczin İİK'nin 96. vd maddeleri uyarınca yapıldığı hallerde İİK'nin 96/3. maddesi istihkak iddiasında bulunulabilmesi için "öğrenme" şartını getirmiş, ve kimler huzurunda haciz yapıldığı takdirde üçüncü kişinin de öğrenmiş sayılabileceğini kişileri saymak suretiyle tahdidi olarak hükme bağlamıştır. Somut olayda, 11.09.2019 ve 05.11.2019 tarihinde yapılan haciz sırasında T1 istihkak iddiasında bulunasının ardından, üçüncü kişi şirket ve T1 tarafından her iki hacizdeki mahcuzlar için 12.11.2019 tarihinde İİK 97. Maddesine dayanılarak istihkak davası açılmıştır. Davacı üçüncü kişi şirket lehine istihkak iddiasında bulunan şahıs T1, dosyadaki mevcut delillere göre, şirket adına istihkak iddiasını ileri sürebilecek kişilerden olmadığı, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Haciz üçüncü kişi şirket yetkilisi huzurunda yapılmadığı gibi, hacizde hazır bulunan T1 İİK'nin 96/3. maddede sayılanlar arasında bulunmamaktadır....

Şti Yetkilisi Ahmet Tarık Dinçer tarafından istihkak iddia edildiğini, istihkak iddialarına ilişkin icra müdürlüğü İİK md 99 göre müvekkile dava açması için 7 günlük süre verdiğini, icra müdürlüğünün kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, şikayet terditli istihkak davasının açılması gerektiğini, kararın iptalini ve takibin İİK 97. Maddeye göre devamına karar verilmesini, istihkak iddialarının reddine karar verilmesini ve mahcuzların değerinin %20 'sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Mahkemede görülmekte olan iş bu davanın evvelinde; haciz işlemi yapan icra memuru tarafından takip alacaklısına İİK 99. maddesi gereğince istihkak iddiası açmak üzere 7 günlük süre verilmesi üzerine alacaklı tarafınca mahkemenin 2017/197 Esas sayılı dosyası ile istihkak iddiasının reddine ilişkin dava açtığı mahkemece yapılan yargılama neticesinde 2018/317 Kararı ile istihkak iddiasının subut bulmadığından reddine karar verildiği, davalının istinafa başvurması üzerine Dairemizin 2019/3155 Esas 2019/2828 Karar sayılı ilamı ile yerel mahkememin kaldırılmasına ve İİK 96 v.d maddelerine uygun olarak istihkak prosedürünün uygulanmasına dair karar verildiği, İstinaf ilamı sonrasında yargılaması yapılan mahkememizin 2019/199 esas 2019/260 Karar 24/07/2019 tarihli ilamı ile takip alacaklısı tarafın İİK 99. maddesi uyarınca açmış olduğu istihkak iddiasının reddi davasının subut bulmadığından reddine karar verildiği yine istinaf ilamı doğrultusunda icra müdürlüğünce istihkak iddiasına ilişkin...

Kural olarak mal borçlu elinde haczedilir ve 3. kişi istihkak iddiasında bulunursa istihkak davasını üçüncü kişinin, mal üçüncü kişi elinde haczedilir ve üçüncü kişi tarafından istihkak iddia edilirse,istihkak davasını alacaklının açması gerekir.Üçüncü kişi tarafından açılması gereken durumlarda bile , alacaklı tarafından açılmasını engelleyen yasal bir düzenleme bulunmadığından davanın, sıfat yokluğu nedeni ile reddine karar verilemez. Hal böyle olunca; davanın esasının incelenmesi yerine yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'a geri verilmesine 15/05/2009 gününde oy birliği ile karar verildi....

    Mahkemece toplanan delillere göre: “alacaklıya İİK’nun 99. maddesi uyarınca verilen 7 günlük süre içinde açılan istihkak iddiasının reddi davasının aynı konuda üçüncü kişinin açtığı istihkak davası ile birleştirildiği, alacaklı tarafın birleşen davayı takipsiz bırakarak HUMK’nun 409.maddesindeki 3 aylık yasal süresi içerisinde yenilemediği, böylece istihkak iddiasını kabul etmiş sayılması ve açtığı davanın da açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği, öte yandan üçüncü kişinin açtığı davanın bu koşullarda konusuz kaldığı, üçüncü kişinin açtığı davanın haczedilmezlik şikâyeti niteliğinde bulunduğu“ gerekçesi ile birleşen davanın açılmamış sayılmasına, haczedilmezlik şikâyetinin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, birleştirilen dosya davacısı (alacaklı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca ileri sürdüğü “istihkak iddiası” ile ilgilidir....

      Mahkemece toplanan delillere göre: “alacaklıya İİK’nun 99. maddesi uyarınca verilen 7 günlük süre içinde açılan istihkak iddiasının reddi davasının aynı konuda üçüncü kişinin açtığı istihkak davası ile birleştirildiği, alacaklı tarafın birleşen davayı takipsiz bırakarak HUMK’nun 409.maddesindeki 3 aylık yasal süresi içerisinde yenilemediği, böylece istihkak iddiasını kabul etmiş sayılması ve açtığı davanın da açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği, öte yandan üçüncü kişinin açtığı davanın bu koşullarda konusuz kaldığı, üçüncü kişinin açtığı davanın haczedilmezlik şikâyeti niteliğinde bulunduğu“ gerekçesi ile birleşen davanın açılmamış sayılmasına, haczedilmezlik şikâyetinin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, birleştirilen dosya davacısı (alacaklı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca ileri sürdüğü “istihkak iddiası” ile ilgilidir....

        İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 20.3.2019 tarihli haciz sırasında üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunan Sait Lala'nın üçüncü kişi şirketin sahibi ...nın halasının oğlu olduğu, üçüncü kişi şirket yetkilisi olmadığı anlaşıldığından anılan şahsın, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Ne var ki, davalı üçüncü kişinin hacizden itibaren İİK’nin 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde istihkak iddiasını içerir 26.3.2019 tarihli dilekçe ile İcra Müdürlüğü’ne başvurduğu görülmüştür....

          nin hazır olduğu ve hacizli malların borçlu ile ilgisi olmadığını kendisine ait olduğunu belirterek istihkak iddiasında bulunduğu ve adresin ... Sanayi AŞ ait olduğunu beyan ettiğinden alacaklıya İİK'nin 99.maddesi gereğince dava açmak üzere 7 günlük süre vermiştir. Bu haliyle davacı alacaklının hacizli mallar üzerinde istihkak iddiasında bulunan kişide yanılgıya düşülmesine neden olunmuştur. Davalı 3.kişi şirket ise, yargılama sırasında hacizli malların kendisine ait olduğunu belirtmiştir. Davanın anılan bu şirket aleyhine açılması, istihkak iddiasında bulunulan kişi ile ilgili duraksamadan kaynaklanmaktadır. Bu durumda, ...'...

            UYAP Entegrasyonu