Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ne var ki icra dosyasında yapılan 14.03.2011 günlü istihkak iddiası üzerine icra müdürlüğü aynı günlü kararla İİK’nun 96/2. maddesindeki prosedürün işletilmesini kararlaştırarak 60 örnek numaralı istihkak bildirim varakasını tebliğe çıkartmış, alacaklı vekili tebliğden itibaren 3 gün içinde itiraz etmeyerek istihkak iddiasını kabul etmiştir. Bu durumda, istihkak iddiası kabul edilmiş sayılan 3.kişinin istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava şartı olup, resen gözetilmelidir. Bu nedenle davanın reddi gerekirken, yazılı biçimde davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur. S O N U Ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 17.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Buna göre, 2010 yılında icra mahkemelerince istihkak davaları sonucunda verilecek kararların temyiz edilebilmesi için, temyize konu dava değerinin 4.110,00.-TL’sını geçmesi gerekir. İstihkak davalarında dava değeri alacak miktarı ile hacizli malın değerinden hangisi az ise ona göre belirlenir. Hacizli malın değeri ile ilgili kural olarak dava konusu hacizde yapılan değer tespitine itiraz edilmesi gerekir. Dairemizin ve Yargıtay’ın uzun süredir yerleşmiş bulunan uygulaması da bu yöndedir. Öte yandan somut olayda iki ayrı üçüncü kişi aynı hacze konu farklı farklı mahcuzlara ilişkin istihkak iddialarını iki ayrı dava açılmış, aradaki bağlantı nedeni ile birleştirme kararı verilmiştir. Buna göre dava değerinin her birinin istihkak iddia ettiği hacizli mallar yönünden ayrı ayrı ele alınıp tespiti gerekir. Buna göre somut olayda, temyiz konusu dava değeri davacı üçüncü kişi ...’nın istihkak davasına ilişkin, istihkak iddia ettiği mahcuzların değeri olan 1.400,00....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, Ödemiş 2.İcra Müdürlüğü’nün 2008/1152 Esas, Kemalpaşa İcra Müdürlüğünün 2009/227 talimat sayılı dosyasından, 09.02.2009 tarihinde haczedilen mahcuzların müvekkiline ait olduğunu, istihkak iddiasıyla ilgili Ödemiş İcra Hukuk Mahkemesinin 2009/99-123 sayılı red kararının müvekkiline tebliğ edilmediğini, durumu 09.11.2009 tarihli haciz sırasında öğrendiğini belirterek, 09.02.2009 tarihinde haczedilen menkullerle ilgili istihkak iddiasının kabulüne, istihkak iddiasının reddine ilişkin karar tebliğ edilmediğinden 09.11.2009 tarihli haczin usulsüz olması sebebiyle bu tarihli kefaletin, haczin ve ödeme taahhüdünün geçersiz olarak kabulüne karar verilmesini...

        Dava, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. İ.İ.K'nun 96/3.maddesi hükmüne göre, "istihkak iddiası yapıldığı veya istihkak davası açıldığı tarihte, istihkak davacısı ile birlikte oturan kimseler aynı anda malın haczedildiğini öğrenmiş sayılmaları" gerekir. Anılan madde de "haczin yapıldığını öğrenen 3.kişinin 7 gün içinde istihkak iddiasında bulunmadığı takdirde aynı takipte bu iddiayı ileri sürmek hakkını kaybedeceği" öngörülmüştür....

          İİK'nin 96/.... maddesinde, ....kişinin haczedilen mal ve hak üzerinde mülkiyet veya rehin hakkına dayanarak istihkak iddiasında bulunabileceği öngörülmüştür.Gerek doktrinde ve gerekse ... uygulamasında “Mülkiyet ve rehin hakları” sözcüklerinin sınırlandırıcı anlam taşımadığı, ayrıca sınırlı ayni haklara, tapuya şerh verilmiş kişisel haklara, hapis hakkına, mülkiyeti muhafaza sözleşmesine, intifa hakkına dayanarak da istihkak iddiasında bulunulabileceği kabul edilmektedir. Ancak somut olayda, davalı yukarıda yazılı haklara değil, yalnızca kiracılık sıfatına dayanmıştır. Kiracının istihkak iddiasında bulunma hakkı yoktur....

            Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, 11.05.2015 tarihli haciz sırasında İcra Müdürlüğünce davacı alacaklıya istihkak davası açması için süre verildiği, alacaklının 7 gün içinde istihkak davası açması gerektiği halde, 03.08.2015 tarihinde dava açtığı ve 7 günlük süreyi geçirdiği gerekçesi ile davanın süre yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklı tarafından İİK’nin 99. maddesi uyarınca istihkak iddiasının reddi talebiyle açılmıştır. Dava konusu 11.05.2015 tarihli haczin İİK’nin 99. maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına karar verilmiş, dava 03.08.2015 tarihinde açılmıştır. İİK’nin 99. maddesinde; “Haczedilen şey, borçlunun elinde olmayıp da üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden üçüncü kişi nezdinde bulunursa, … İcra müdürü, üçüncü kişi aleyhine İcra Mahkemesinde istihkak davası açması için alacaklıya yedi gün süre verir....

              Köşkdereli davalı üçüncü kişi şirket lehine istihkak iddiasında bulunma hak ve yetkisine sahip olmadığından, geçerli bir istihkak iddiasının varlığından söz etmek mümkün değildir. Davalı 3. kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nin 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içinde yapılmış başkaca bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır. O halde davacı alacaklının İİK 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından, 6100 sayılı HMK'nin 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda; dava konusu 15.10.2015 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi şirket ve gerçek kişi yararına istihkak iddiasında bulunan sigortalı çalışanı ......’in üçüncü kişiler yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nin 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır....

                  Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda; dava konusu 03.07.2014 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi şirket yararına istihkak iddiasında bulunan sigortalı çalışanı ... ’in üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir....

                    Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 19.04.2012 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan güvenlik görevlisi ...’ın üçüncü kişi şirketin ortağı ya da temsil yetkilisi olmadığı,anılan şahsın,üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir....

                      UYAP Entegrasyonu