Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, İİK.’nun 96- 97 maddesine göre yapılan haczin İİk 99. Maddesine göre yapılmış sayılmasına yönelik şikayet niteliğindedir. Haczin İİK'nun 97. maddeye göre yapılması halinde istihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü'nce İİK'nun 97/1. maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse, dava açma süresi henüz başlamış olamayacağından, 3. kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar açabilir. Prosedür işletilmişse, İcra Mahkemesi'nce verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde istihkak davası açılabilir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- İcra Müdürünün 3.kişinin istihkak iddiasına alacaklının itirazı üzerine İİK'nun 97/1.maddesi gereğince takibin devamı veya taliki konusunda karar verilmesi için mahkemeye gönderilmesi üzerine verilen takibin devamı kararı, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.İİK'nun 97/5maddesi gereğince takibin devamı kararının temyizi kabil olmadığından temyiz dilekçesinin reddi gerekir. SONUÇ: Yukarıdaki nedenlerle İİK’nun 97/5,363, 365/3 Eki 1. maddeleri uyarınca davalı alacaklı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 04.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    E) Gerekçe: İcra Müdürlüğünün talebinin yasal dayanağı İİK. nın 97/1. maddesidir. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun “ Üçüncü şahsın istihkak iddiası “ başlıklı 97/1. maddesi; İstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen icra mahkemesine verir. İcra mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek mürafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikine karar verir. İİK. nın 97/5. maddesi ise; “Takibin devamına dair verilen icra mahkemesi kararı kesindir. “ hükmünü içermektedir. İİK. nun 97/1. maddesi, icra müdürüne ( 3. kişinin istihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlunun itirazı halinde ) dosyayı re’ sen ve derhal icra mahkemesine göndermek, İcra Mahkemesine ise icra dosyası içeriğine göre “ takibin devamına veya talikine karar vermek “ görevi yüklenmiştir....

      İcra dairesi aynı zamanda istihkak iddiasına karşı itirazları olup olmadığını bildirmek üzere alacaklı ve borçluya üç günlük mühlet verir. Sükutları halinde istihkak iddiasını kabul etmiş sayılırlar. Malın haczine muttali olan borçlu veya üçüncü şahıs, ıttıla tarihinden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunmadığı takdirde, aynı takipte bu iddiayı ileri sürmek hakkını kaybeder. İstihkak iddiasının yapıldığı veya istihkak davasının açıldığı tarihte istihkak müddeisi ile birlikte oturan kimseler yahut bu şahısların iş ortakları, iddianın yapıldığı tarihte veya istihkak davası 97 nci maddenin 9 uncu fıkrası gereğince açılmışsa davanın açıldığı tarihte malın haczine ıttıla kesbetmiş sayılırlar." Somut olayda mahkemenin de tespitinde olduğu üzere;; Davacı alacaklı vekili tarafından borçlu şirket T3 Paz.İnşa. Nak. Tur....

      Bölge Müdürlüğünden 5.10.2007 tarihinde kiraladığı yerde yapılmış olmasına, İİK 97/a maddesindeki davalı alacaklı lehine olan mülkiyet karinesinin aksinin davacı 3.kişi şirket tarafından ispatlanamamasına göre davacı 3.kişi şirket vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- İİK'nun 97/13 maddesi gereğince tazminata hükmedilmesi için istihkak davası üzerine takibin talikine karar verilmesi neticede davanın reddolunması gerekir. Aynı yasanın 97/15 maddesi ise” istihkak iddiası sabit olur ve 1.fıkra gereğince istihkak iddiasına karşı itiraz eden alacaklı veya borçlunun kötüniyeti tahakkuk ederse haczolunan malın değerinin %15'den aşağı olmamak üzere itiraz edenden tazminat alınmasına asıl dava ile birlikte hükmolunur.”hükmünü içermektedir....

        İİK'nın 97/1 maddesinde öngörülen prosedürün işletilmesi halinde, icra mahkemesinin takibin devamına veya ertelenmesine ilişkin kararının 3. kişiye tefhim ya da tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde istihkak davasının açılması gerekir. Bu karar tefhim veya tebliğ edilmediği takdirde hacizli mal satılıp bedeli alacaklıya ödeninceye kadar 3. kişi tarafından istihkak davası açılabilir. Somut olayda, dava konusu 20.6.2017 tarihli haciz borçlu ve üçüncü kişinin yokluğunda yapılmıştır. Davacı üçüncü kişi vekili İcra Müdürlüğüne yönelttiği 21.9.2017 tarihli dilekçesinde, üçüncü kişi şirkete ait konkosör tesisinin haczedildiğini beyan etmiştir. Bu dilekçe ile istihkak iddiasının bildirdiğinin kabulü gerekmektedir. İstihkak iddiası bildirimine rağmen İcra Müdürlüğünce İİK 97. maddesindeki prosedür yerine getirilmediğinden istihkak davası açma süresi başlamamıştır....

          Maddesi; İstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen icra mahkemesine verir. İcra mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek mürafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikine karar verir. İİK. nın 97/5. maddesi ise; “Takibin devamına dair verilen icra mahkemesi kararı kesindir. “ hükmünü içermektedir. İİK. nun 97/1. maddesi, icra müdürüne (3.kişinin istihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlunun itirazı halinde) dosyayı re’sen ve derhal icra mahkemesine göndermek, İcra Mahkemesine ise icra dosyası içeriğine göre “ takibin devamına veya talikine karar vermek “ görevi yüklenmiştir. Yasal düzenleme çok açık olup, İcra Mahkemesince, İcra Müdürlüğü’nün İİK.'nın 97/1. maddesine ilişkin talebi üzerine vereceği karar, “takibin devamı veya talikidir”, başka bir karar verilemez....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı 3. kişi vekili, haciz sırasında İİK.nun 99. maddesine göre işlem yapılması gerekirken haczin İİK.nun 97. maddesine göre yapıldığını haczedilen malların müvekkiline ait olduğunu istihkak iddialarının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı alacaklı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, şikayetin kısmen kabulüne İİK'nun 99.maddesinin uygulanmasına istihkak taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu makineler 07.03.2006 tarihinde haczedilmiş ve haciz sırasında dava dışı ... tarafından makinelerin kendisine ait olduğunu belirtmek suretiyle istihkak iddiasında bulunulmuştur.Anılan bu şahsın istihkak iddiası üzerine İİK’nun 97 maddesindeki prosedür işletilmiş ve İcra Mahkemesinin takibin devamı kararı bu şahsa 28.06.2006 tarihinde tebliğ edilmiştir.İncelenmekte olan dava ... Tarafından açılan bir dava olmayıp, dava konusu malları bir başka alacak nedeniyle yapılan takip dosyasın ki ihaleden satın aldığını ve malların maliki olduğunu iddia eden ... tarafından açılmıştır. Davacı 3.kişi ... lehine 06.04.2006 tarihinde borçlu tarafından istihkak iddiasında bulunulmuş ise de İİK’nun 97.maddesindeki prosedür işletilmemiştir....

                Somut olayda ise alacaklının açtığı istihkak iddiasının reddi davasının kabulü söz konusu olmakla; alacaklı yararına % 40 tazminatı düzenleyen İİK.’nun 97/13 maddesi hükmünü, alacaklının gerek aynı yasanın 99. maddesi gereği ve gerekse zorunlu olmadığı halde 97. madde gereğince açacağı istihkak davalarında da uygulanması gerektiği Dairemizin yerleşmiş görüşlerinden olup, dosya içeriğinden mahkemece takibin ertelenmesine karar verilmediği gibi, ihtiyatî tedbir yolu ile de icranın durdurulduğu ve dolayısıyla bu dava nedeniyle 3.kişinin tutumu sonucu alacağın tahsilinin geciktiği yolunda kanıt bulunmadığı halde alacaklı yararına tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm düzeltilerek onanması H.U.M.K’nun 438/7.maddesi gereğidir....

                  UYAP Entegrasyonu