Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

karşılığının verilen ipotekler ile ödendiği ileri sürülmüş ise de ipotek senetleri kapsamında verilen ipoteklerin davalı şirkete verilen çeklerin bedeli olarak verildiği hususunun sabit olmadığı aksine kredi karşılığı ibaresinin yer aldığı açık olup, düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunan bilirkişi ek raporu ile davacı şirketin dava konusu çeklerden dolayı davalı şirkete dava tarihi olan 27/07/2020 tarihi itibariyle 1.445.787,06-TL miktarında borçlu olduğu anlaşıldığından ve davalı şirketin dava konusu çekler dışında alacağına ilişkin verilen ipoteklerden dolayı ipoteğe dayalı tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip başlatmasında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, dava tarihi itibariyle davalı şirketin davacı şirketten dava konusu çeklerden dolayı alacaklı olduğu, çek bedellerinin ödenmediği sabit olduğundan ve davacı tarafça dava konusu çeklerden dolayı davalı şirkete borçlu olmadığı hususu ispata elverişli delillerle ispatlanamadığından...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi; 2-Alacaklı .... tarafından, borçlu ... hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, icra mahkemesine başvurusunda, alacaklının hak ve alacaklarının haczi için başka bir dosyadan gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle, o dosyaya, takibe konu borcu ödediğini ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti ile hacizlerin...

      HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-İPOTEK VE HACİZLERİN TERKİNİ Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ile ipoteğin ve hacizlerin kaldırılması istemli dava sonunda Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince verilen 26/02/2021 tarihli ve 2020/1297 Esas ve 2021/420 Karar sayılı ilamı yasal süre içerisinde davalı ... vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 27/01/2022 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacılar vekili Avukat ... ...... ve ihbar olunanlar Hazine ve ... vekili Avukat ...... geldiler. Davetiye tebliğine rağmen davalı ... gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: I....

        HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-İPOTEK VE HACİZLERİN TERKİNİ Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ile ipoteğin ve hacizlerin kaldırılması istemli dava sonunda Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince verilen 26/02/2021 tarihli ve 2020/1297 Esas ve 2021/420 Karar sayılı ilamı yasal süre içerisinde davalı ... vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 27/01/2022 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacılar vekili Avukat ... ...... ve ihbar olunanlar Hazine ve ... vekili Avukat ...... geldiler. Davetiye tebliğine rağmen davalı ... gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: I....

          Borçlu olmadığının tespiti ile bu borç için tesis edilen ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava konusu yapmıştır. Davacı, 01/09/2010 havale tarihli ıslah dilekçesi ile ipoteğin kaldırılması ve borçlu olmadıklarının tespiti ile davalıların % 40'dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine, teminat mektubunun iadesine ve icra takibinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar,davanın reddini dilemişlerdir....

            e temlik ettiğini, alacağın tamamının temlik edilmesine rağmen temliknameye tapuya şerh verilirken temlik alacaklısı olarak her iki davalının da kaydedildiğini, halen her iki davalının müşterek ipotek alacaklısı olarak göründüğünü, temlik işleminden sonra temlik alan davalı ... tarafından icra dosyasına temlik tarihinden 1 ay sonra alacağını haricen tahsil ettiğinden dolayı harcın tahsil edilerek ipoteğin ve 150/c şerhinin kaldırılmasını talep ettiğini, ancak davalının kendiliğinden ipoteği kaldırmadığını ve kendisine ulaşılamadığını, davalı banka ile yapılan görüşmelerde ise alacağın ve ipoteğin tamamının temlik edilmesi nedeni ile ipotek kaldırma işlemi yapamayacaklarını bildirdiklerinden bahisle davacını borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır. Davalılardan ...'e usulüne uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve hukuki dinlenilme hakkı tanınmış ancak bu davalının cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür....

              Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere, asıl ve ek bilirkişi raporuna göre, borçlular...n ve ... için davacının isteyebileceği toplam alacak miktarının 185.390.08 TL.olduğu, söz konusu kredi sözleşmesinde asıl borçlu ....lehine toplam 210.000.TL.lik ipotek verildiği, söz konusu ipoteklerden dolayı ipotekli takipler yapıldığı, asıl borçlu yönünden hesaplanan 185.390.08 TL.lik alacağın, ipotek limiti içerisinde kaldığı, İİK.nun 45.maddesi uyarınca, asıl borçlu hakkında ipotek fazlasını aşar şekilde ilamsız takip yapıldığı, ancak ipotek fazlası bir alacak bulunmadığı, bu nedenle bu davalı hakkında ilamsız icra yolu ile yapılan takibin İİK.nun 45.maddesine aykırı olması nedeniyle itirazın iptali talebinin reddine, söz konusu ret kararının usule ilişkin bir karar olması nedeniyle davalının tazminat talebinin reddi gerektiği, davalı kefiller kefalet limitleri ve kendi temerrütlerinin hukuki sonuçlarından sorumlu oldukları, alacağın likit bulunduğu, davadan sonra yapılan toplam 49.000 TL.lik...

                İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

                İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

                İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu