Kat 8 numaralı dairenin satış bedeli peşin ödenerek daire satımına dair protokol imzalandığını, dairenin müvekkiline teslim edilmediğini, haricen öğrendiklerine göre daireyi başkasına sattığını ve daire üzerinde ipotek ve hacizlerin olduğunu ileri sürerek taşınmazın sözleşmede belirtildiği şekilde ve kayıtlarındaki her türlü ipotek, rehin ve hacizlerin fekki ile müvekkili adına tescil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. III....
Sıfatıyla) 2019/348 Esas 2020/263 Karar sayılı dosyasında taşınmazdaki ipotek ve hacizlerin fekkine karar verildiği, kararlar arasında farklılık olmasının Anayasa'nın eşitlik ilkesine ve hukuki güvenlik ilkesine aykırı olduğunu, 2. Gerekçeli kararda ipotek, rehin ve hacizlerin kaldırılması için davalıdan alacaklı olanların dosyaya eklenip genel mahkemede dava açılmasının gerektiği belirtilmişse de bu durumun hukuka aykırı olduğunu, borçludan alacaklı olanların tespiti için süre verilmesi gerektiği ve ilgili kişilerin borcunun satış sözleşmesinden önce doğup doğmadığını tartışılıp buna ilişkin karar verilmesi gerektiğini, kaldı ki mevcut dosyada haciz dosyasının celbi ile satışın durdurulması için tedbir kararı alındığını, 3. Taşınmazın tapu kaydındaki müvekkile ait olmayan ipotek ve hacizlerden dolayı müvekkilin mülkiyet hakkının gasp edildiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....
ın doğmuş ve doğacak borçları ile kefaletinden/kefaletlerinden doğmuş ve doğacak borçların teminatı olarak alacaklı lehine 2. derece 1.500.000 TL bedelle ipotek tesis edildiği, 10.12.2010 tarih ve 43221 yevmiye numaralı ipotek resmi senedinin incelenmesinde ise; resmi senedin “KOŞULLAR” başlıklı bölümünün 1. maddesinde, aynı taşınmaz üzerine ve alacaklı lehine, ....'nin ve ...'ın doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak 3. derece 1.000.000 TL bedelle ipotek tesis edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, ipotek borçlusu olan şikayetçi ...'ın, asıl borçlu .. ile alacaklı arasında imzalanan kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil olması, 10.12.2010 tarih ve 43210 yevmiye numaralı ipotek resmi senedinde ...'ın kefaletlerinden kaynaklanan borçlarının, 10.12.2010 tarih ve 43211 yevmiye numaralı ipotek resmi senedinde ise ...'...
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve Nevşehir Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifince dosyaya bildirilen cevaplardan taşınmazın tapu kaydındaki ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı ancak kredi borcunun 19.03.2019 tarihinde 24.07.2019 tarihli hacizden önce kapatılmış olduğundan meskeniyet şikayetine engel olmadığının anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı alacaklı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
İcra Müdürlüğünün 2018/5769 E. sayılı dosyasından 04/06/2018 tarihinde haciz konulduğu, taşınmaz üzerinde ING Bank A.Ş. lehine 30/03/2015 tarihinde 1. derecede ipotek tesis edildiği, bu borcun konut kredisinden kaynaklandığı, yine aynı taşınmaz üzerinde 03/02/2017 tarihinde Kemal Cıvaş lehine 2. derecede ipotek tesis edildiği, ipoteğin şahsi borca karşılık konulduğu ve bu ipoteğin zorunlu ipoteklerden olmadığı, şikayetçinin 21/01/2020 tarihli duruşmada Kemal Cıvaş adına kayıtlı ipotek borcunun tamamını henüz ödemediğini beyan ettiği, Kemal Cıvaş lehine tesis edilen ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı ve ipoteğe konu borcun şikayete konu haciz tarihinden önce ödenmediği..." gerekçesi ile "davacının meskeniyet şikayetinin reddine" karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de, Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamsız takipte, borçlunun ... köyünde 141 ve 449 parsellerde kayıtlı taşınmazlarına konulan hacizlere ilişkin, taşınmazların ailesinin geçimi için zaruri olduğu iddiasıyla İİK'nun 82/4. maddesi gereğince hazcedilmezlik şikayetinde bulunduğu, mahkemece, taşınmazlar üzerindeki ipoteklerin zorunlu ipotek olmadığı gerekçesiyle haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verildiği görülmektedir....
İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
Tarafından konulan ipoteklerden dolayı davacını borçlu olmadığının tespiti ile işbu bağımsız bölümler üzerinde yer alan diğer davalılar T5. Ve T3 A.Ş. Tarafından konulan ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin terkin edilerek tüm ipoteklerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, ipoteğin fekki talebine ilişkin olup, Hakimler ve Savcılar Kurulunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri İş Bölümü ile ilgili 01.09.2020 tarihinden itibaren geçerli İş Bölümü Kararı uyarınca, 18.Hukuk Dairesinin görevine giren dava ve uyuşmazlıkların 6502 s. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ile 6098 s.TBK'nın 2.Kısmında düzenlenen ve diğer dairelerin görev alanında kalmayan dava ve işlere bakmakla görevli olması nedeniyle, dava konusu uyuşmazlıkta HSK'nın İş Bölümü Kararı hükümleri uyarınca, istinaf inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine aittir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerektiği, somut olayda tapu kaydında bulunan ipoteğin 3.kişi lehine ana para ipoteği olarak tesis edildiği, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipoteklerden olduğu ve haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenmediğinin tespit edildiği, borçlunun serbest iradesiyle kurduğu ipotek şerhi nedeniyle taşınmaz ile ilgili olarak meskeniyet şikayetinde bulunulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi temyiz isteminde bulunmuştur. B....
İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, yani ayıpların giderilmesi ve kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece 30/10/2020 tarihli tensip ara karar ile davacı vekilinin talebinin davalı Burgan Bank A.Ş.'...