İlk derece mahkemesi kararında; eldeki dosyada takip konusu alacaktan fazla haciz yapıldığının bu aşamada belirlenemeyeceği gerekçesiyle taşkın haciz şikayetinin reddine, haciz işleminin sadece borçlu belediye tarafından gösterilecek mallar yönünden yapılabileceğine dair yasal düzenlemenin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edildiği, bunun yanında alacaklı tarafından haczin kaldırılması talebinin alacağın haricen tahsil edildiğine karine teşkil edeceği ve bu durumda tahsil harcının alınması gerektiği gerekçesiyle de memur muamelesine yönelik şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; belediyeye ait bir çok taşınmaz olduğunu ve değerli olduğunu, fazla miktarda uygulanan hacizlerin kaldırılması gerektiğini, hacizlerin harçsız olarak kaldırılması şikayeti yönünden verilen kararın da usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
de bulunan hakediş alacaklarına konulan hacizlerin kaldırılması talebinin kabulüne karar verildikten sonra, bu karardan dönülerek "hacizlerin sehven kaldırılması nedeniyle eski sıraları korunarak yeniden konulmasına" karar verilemeyeceği ve konulan haczin düşmüş olması nedenleri ile haczin kaldırılmasına ilişkin talebinin reddi kararının kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece "icra müdürlüğünce hacizlerin fekki kararından dönülerek yeniden aynı sırada haciz konulmasına karar verilemeyeceği" ve bu nedenle daha sonra verilen hacizlerin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın da hatalı olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun "paraya çevirme" başlığını taşıyan 106 ve devamı maddelerinde, taşınır ve taşınmaz malların satış usulü düzenlenmiştir. Haciz, satılarak paraya çevrilmesi zorunlu mala değil, borçlunun üçüncü kişi ...'...
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme tarafından tapulu maliki olduğu mesken üzerinde davalı kooperatif tarafından hacizlerin konulduğunu ancak bu dairenin daha önce Kooperatif Başkanlığı tarafından adına tahsis edildiğini, kooperatife hiçbir borcunun kalmadığını, taşınmazın tarafına ait olduğunu, tarafına ait taşınmazlar üzerine kooperatif borcundan dolayı bir çok icra dosyasında konulan hacizlerin kaldırılması için dava açtığını, hacizlerin bir kısmının kaldırıldığını ancak diğer konulan hacizlerin tapu devir tarihinden önce konulduğu gerekçesi ile hacizlerin kaldırılmadığını, hacizler nedeniyle mağdur olduğunu, dava konusu taşınmazı tarafına ait olduğunu, kooperatife 2009 yılından beri aidat ödeyip taşınmaza 2015 yılında malik olduğunu, Kayseri 4....
Mahkemece, bozma ilamı doğrultusunda, araştırma yapılarak alacaklı vekilinin kabul beyanı esas alınarak 20/05/2013 tarihinden sonra konulan tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. İİK'nun 111. maddesi gereğince taksitle ödeme taahhütünün usulüne uygun olması halinde icra işlemlerinin durdurulacağı karar verilmesi mümkün iken tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. Taahhüt tarihinden sonra yapılan hacizlerin taahhüte bağlı olarak kaldırılabilmesi gerekir ancak olayımızda taahhüt tarihinden sonra yapılan ve şikayete konu maaş haczinin kaldırılması mümkün değildir. Bu hususlar göz ardı edilerek talep dışında tüm hacizlerin kaldırılması kararı isabetsizdir....
İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
Tüketici Mahkemesi’nin 2020/44 esas sayılı dosyasının 21/07/2020 tarihli ara kararı ile tesis edilen 19/06/2020 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılması ve istinaf nedenleri doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Konut satış sözleşmesi ve ekleri, Tapu kayıtları, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkindir....
Mahkemece, asıl davada, sözleşmenin geriye etkili olacak şekilde feshi ile 14 numaralı parsel dışındaki diğer parsellerin davalı adına kayıtlı tapularının iptali ile üzerindeki ipotek şerhi ile birlikte payları oranında davacılar adına tesciline, taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına, eksik işler bedeli ve geç teslim tazminatı olarak 150.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline dair verilen karar, davacılar vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 07.11.2013 tarih ve 4421 E., 6879 K. sayılı ilamıyla, taşınmazların tapu kayıtları üzerindeki hacizlerin ve ipoteklerin kaldırılması talebi, davada taraf olmayan haciz şerhi sahipleri ile lehine ipotek tesis edilen .... A.Ş'nin menfaatini ilgilendirdiğinden, dava konusu taşınmazların tapu kaydında yer alan hacizlerin konulduğu icra dosyaları getirtilerek, davalı payı üzerindeki halen devam eden terkin edilmemiş haciz sahipleri tespit edilerek bu şahıslara ve yine terkin edilmemiş ise lehine ipotek tesis edilen .... A.Ş.'...
İcra Hukuk Dairesinin 2020/170 Esas - 2020/482 Karar sayılı ilamı ile kesin olarak kaldırıldığını, bu haliyle takibe dayanak ilam ortadan kaldırıldığından icra dairesinde takiple konulan tüm hacizlerin kaldırılmasını ve yatan paranın iadesini talep ettiği, icra dairesinin hacizlerin kaldırılması ve tahsil edilen paranın iadesi talebini reddettiği, kararın usul ve yasaya aykırı olduğu şikayetiyle usul ve yasaya aykırı icra müdürlüğü kararının kaldırılarak hacizlerin kaldırılması ve dosyaya ödenen paranın iadesini talep ettiği anlaşılmış olup mahkememizce konuya ilişkin ilgili icra dairesine müzekkere yazılmış, 16/09/2020 tarihli müzekkere cevabında takip dosyasının durdurulduğu, bununla birlikte hacizlerin kaldırılması talebi ile yatan paranın iadesi talebinin reddine karar verildiği anlaşıldığı, mahkememizce yapılan değerlendirmede icra müdürlüğünce İİK'nın 40....
Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda, davanın tapu kaydında yer alan hacizlerin terkinine ilişkin olduğu, davanın ilk aşamada tapu kaydındaki ipotek kayıtlarının fekki için açılmış ise de, daha sonra davacının dilekçeler aşamasında davasını maddi hata kaynaklı olarak ipoteğin fekki şeklinde açtığını belirttiği ve hacizlerin terkinini talep ettiği, herhangi bir kesin yetki hali olmadığından davanın, davalının yerleşim yerinde açılması gerektiği, davalı vekilinin süresi içerisinde verdiği cevap dilekçesi ile yetki ilk itirazını ileri sürerek, yetkili ve görevli mahkemenin Konya Mahkemeleri olduğunu belirttiği, dava tarihi itibariyle davalı bankanın Ereğli/Konya'da şubesi bulunmadığından bahisle, yetki itirazının kabulü ile, dava dilekçesinin mahkemenin yetkisizliği nedeniyle reddine, davaya bakmaya Konya Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi'nin yetkili olduğuna karar verilmiş ve verilen karar taraflarca istinaf edilmeksizin 15.11.2021 tarihinde kesinleşmiştir....