Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka Artırımı-Nafakanın Kaldırılması- :İntifa Hakkının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün davalı-karşılık davacı tarafından dava ve karşılık dava yönünden temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan 07.04.2009 günü temyiz eden vekili Av. ... geldi karşı taraf vekili tebligata rağmen gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

    Dava şahsi irtifak haklarından intifa hakkı şerhinin kaldırılması istemine ilişkin olup davacı bankanın ipotek alacaklısı iken alacağın ödenmemesi nedeniyle ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle malik olduktan sonra ipotek tarihinden sonra konulan intifa hakkının taşınmaz rehninden önce gelip gelmeyeceği konusunda uyuşmazlık mevcuttur. Buna göre yapılan değerlendirme sonucunda, intifa hakkının sona erme sebepleri dikkate alındığında intifa hakkı; gayrimenkulün tamamen ortadan kalkması, kamulaştırma, malike karşı terkin borcu altında olma durumu veya menfaatin yok olması (bazı Yargıtay kararlarında bu ifade intifa hakkının anlamsız kalması olarak kabul edilmekte) halinde mahkeme kararı, cebri icra, ölüm, infisah ve süre ve son olarak intifa hakkı sahibinin terkin istemi ile sona ermektedir. Bu husus TMK 796. Maddede düzenlenmiştir. Cebri icra söz konusu olduğunda gayrimenkulün icra yoluyla paraya çevrilmesi bazı durumlarda intifa hakkını sona erdirilmesini gerektirebilecektir....

    -KARAR- Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında 16.5.2006 tarihli bayilik akdi imzalandığını, sözleşme uyarınca üzerinde benzin istasyonu bulunan taşınmazın intifa hakkını davalıya devir edip ayrıca teminat ipoteği verdiklerini, ancak davalının edimlerini yerine getirmemesi üzerine akdin fesih edildiğini, davalının fesih ihtarına rağmen teminat ipoteğini ve intifa hakkını tapudan terkin etmediğini iddia ederek ipotek ve intifa hakkının tapudan terkini ile 7.000.00.-TL. maddi zararın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, davacının aldığı akaryakıt bedeli nedeniyle borçlu olup, teminat ipoteğinin terkin edilemeyeceğini ve intifa hakkının kaldırılması için ise TMK.nun 796.maddesi koşulları oluşmadığı ayrıca davacının akdi tek yanlı fesih hakkı bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir....

      Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hâle gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hâkimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. 5. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Her ne kadar intifa hakkının sona ermesi sebeplerini sayan Türk Medeni Kanunu'nun 796 vd. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanunu'nun 785 inci maddesinin kıyasen uygulanması gerekir. 3. Değerlendirme 1....

        Davalı, sözleşmeden kaynaklanan borcu bulunmadığını, davacının intifa hakkının kaldırılması istemiyle açılan dava sonucunun beklenilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, ecrimisil isteminin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, intifa hakkı ve yanlar arasında düzenlenen bayilik sözleşmesindenkaynaklanan elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 20.08.2010 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 26.07.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, 194 ada 31 parsel sayılı taşınmaza 05.07.2001 tarihinde davalı lehine 15 yıl süre ile intifa hakkı tesis edildiğini, Rekabet Kurumunun 2002/2-2003/3 sayılı tebliğleri uyarınca Rekabet Kanunundan kaynaklanan rekabet etmeme yükümlülüğü uyarınca bu sürenin 5 yılı aşamayacağını ileri sürerek bu süreyi aşan intifa hakkının tapu kaydından terkinini istemiştir....

            intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayandığından taraflara hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceğini kararlaştırabilecekleri, şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebileceği, her ne kadar intifa hakkının sona ermesi sebeplerini sayan 4721 sayılı kanunun 796 vd. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerektiği (Yargıtay 14....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme gerekçesinden intifa şerhinin kaldırılmamasına gerekçe olarak devam eden ipoteklerin gösterildiğini, müvekkili olduğu şirketin devam eden alacaklarının bulunduğunu ve bunların ipotekle güvence altına alınmış olduğundan bahisle intifa hakkının kaldırılmasına ilişkin hüküm kurulduğunu, bu durumda müvekkil olduğu şirketin davacı şirketten alacaklarının bulunduğunu, buna istinaden icra takiplerinin devam ettiğini, intifa hakkının bayilik sözleşmesinin teminatı olmasına ve bayilik sözleşmesinden kaynaklanan risk devam etmesine rağmen intifa hakkının kaldırılmasının anlaşılamadığını beyan ederek istinaf isteminde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; tacir olan taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi nedeniyle davalı lehine davacıya ait taşınmaz üzerine tesis edilen intifa hakkının kaldırılması istemine ilişkindir....

            İntifa hakkı, Türk Medeni Kanununun 794 ilâ 822. maddelerinde düzenlenmiş olup; intifa hakkının taşınırlar, taşınmazlar, haklar veya bir malvarlığı üzerinde kurulabileceği; aksine düzenleme olmadıkça bu hakkın, sahibine, konusu üzerinde tam yararlanma yetkisi sağladığı (m.794); intifa hakkının taşınırlarda zilyetliğin devri, alacaklarda alacağın devri, taşınmazlarda tapu kütüğüne tescil ile kurulacağı; taşınır ve taşınmazlarda intifa hakkının kazanılması ve tescilinde, aksine düzenleme olmadıkça, mülkiyete ilişkin hükümlerin uygulanacağı, taşınmaz üzerindeki yasal intifa hakkı tapu kütüğüne tescil edilmemiş olsa bile, durumu bilenlere karşı ileri sürülebileceği, tescil edilmiş ise, herkese karşı ileri sürülebileceği (m.795) hüküm altına alınmıştır. İntifa hakkının sona ermesine ise, TMK'nun 796. maddesinde -sona erme sebepleri-"intifa hakkı, konusunun tamamen yok olması ve taşınmazlarda tescilin terkini; yasal intifa hakkı, sebebinin ortadan kalkması ile sona erer....

              Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalı lehine uygulanan süresiz intifa hakkının 15 yıl süreli olarak düzeltilmesine, bu şekilde intifa hakkının tesisine dair hüküm kurulmuştur. Hükmü, davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir. Dava, intifa hakkının terkini istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir malvarlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise; hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir....

                UYAP Entegrasyonu