İnkar edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip ikinci fıkraya göre durdurulmuşsa, borçlu sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın % 20'sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına ve takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkum edilir ve itiraz reddedilir..." düzenlemesi bulunmaktadır....
Herhangi bir belgedeki imza veya yazının, atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının; tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerinin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle farklı veya aynı kişinin eli ürünü olduklarının fotoğraf ya da diğer uygun görüntü teknikleriyle de desteklenmesi şarttır (HGK.nun 06.6.2001 tarih ve 2001/12- 466 E. - 2001/483...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/07/2021 NUMARASI : 2020/521 ESAS - 2021/541 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....
Davacının imza örnekleri getirtilmiş ,mahkememizce imza örnekleri alınmış,davaya konu bonodaki imzanın davacının el ürünü olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yapıtırılmış alınan raporda "....Dava konusu Senette bulunan imza, mahkeme tarafından alınmış imza örnekleri ve samimi imza olarak kabul edilen ......
Mahkemece; dosyada en son aldırılan ve net olarak kanaat bildiren bilirkişi raporu kararımıza esas alınarak senet altındaki imzanın davacıya ait olduğu kanısına varılarak davacı-borçlunun borca itiraz yönünden İİK 169/a uyarınca borçlu olmadığını veya borcun itfa veya imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlamayamadığı anlaşıldığından davacının imzaya ve borca itiraz davasının reddine ve davayı açmakta haksız ve kötüniyetli bulunan davacının icra inkar tazminatı ve para cezası ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. Davacı vekili, raporların kesin kanaat içermediğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
İhtiyati hacze itiraz eden vekili, bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, takibe konu bono üzerindeki imzanın dosya içinde bulunan imza örnekleri dikkate alınarak yapılan inceleme sonucu itiraz eden ...'ın imza örneklerinden farklı olduğu gerekçesiyle itirazın kabulüne, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararı ihtiyati haciz talep eden vekili temyiz etmiştir. Dava, ihtiyati hacze itiraza ilişkindir. İhtiyati hacze itiraz nedenleri İİK'nun 265. maddesinde gösterilmiş olup, somut uyuşmazlıkta ileri sürülen husus, anılan maddede yazılı nedenlerden değildir. İleri sürülen sebepler ancak bir menfi tespit davasında ileri sürülebilecek hususlardandır. Mahkemece dosya içinde bulunan imza örnekleri ile mukayese edilerek bonodaki imzanın itiraz eden ...'...
Diğer Alacaklar hesabında yapılan incelemeye göre hesabın 2017 yılında açıldığı ve 01.07.2020 takip itibariyle davacı ...’nin davalı ...’den 19.500,00 TL alacaklı olduğu, öte taraftan davalı cevap dilekçesinde söz konusu tutarın 2019 yılı denetleme kurulu raporunda yer aldığı, önceki dönemlerdeki denetleme kurulu raporlarında yer almadığını ifade ettiği, yukarıda incelenen 2017 ve 2018 yılları denetleme kurulu raporlarında, “avanslar” başlığının bulunduğu, takip tutarını oluşturan işlemlerin 2013, 2014 ve 2016 yıllarına ait olmasına rağmen ... adına herhangi bir iş avansının raporlanmadığı, davacı ...’nin sunduğu yevmiye defterlerinde, takibe dayanak e-imza e-imza e-imza e-imza kılınan para çekme dekontlarının, işlem tarihlerinde kayıtlara alındığı, kayıtlara alındığı tarihte “...” Diğer Alacaklar hesabının kullanılmadığı,“...”...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2021 NUMARASI : 2019/861 ESAS - 2021/127 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, ayrıca müvekkilinin takip alacaklısına herhangi bir borcunun olmadığını beyan ederek, imzaya ve borca itiraz etmiş, davalının %20 tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu bonoların zamanaşımına uğradığı iddasının gerçek olmadığı, bonoların eşler arasında tanzim edildiği, Alanya 1. Aile Mahkemesi'nin 2019/621 esas sayılı davasında boşanma davasının bulunduğunu, TBK 153/1 ve 3 uyarınca evlilik devam ettiği sürece eşlerin birbirinden olan alacakları için zamanaşımı işlemediğini, bu kuralın kambiyo senetlerinde de geçerli olduğunu, ayrıca sahtecilik yönünden Alanya C.Başsavclığının 2020/20185 Soruşturma dosyası ile yapılan şikayette yazı ve imza borçlu davacının eli ürünü olması sebebiyle takipsizlik kararı verildiği, takibe konu bonolardaki imza ve yazının davacının el ürünü çıktığı, bu nedenlerle davanın reddi ile asıl alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....
Senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti senet elinde olup, takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir (HGK'nun 26.04.2006 tarih 2006/12- 259 E, 2006/231 K. sayılı kararı). Herhangi bir belgedeki imza ve yazının atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının, tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması, sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, Mahkemelerin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması şarttır....