ın ise bu borca kefil olduğu, davalının 12/04/2019 tarihinde borcu kabul etmeyerek borcun tamamına faiz oranına ve işletilmiş faize itiraz ettiği, Bu nedenle davalının faiz oranına ve miktarına itiraz etmesi hukuki dayanaktan yoksun olduğu, borçlunun borcunu bildiği halde kötü niyetli olarak davacı bankanın alacağını ödememek ve sürüncemede bırakmak niyetiyle itirazda bulunduğundan bahisle takibe ve borca yapılan itirazın iptali için iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır. Bilindiği gibi 7155 sayılı Kanun'un 20. Maddesi ile 6102 sayılı TTK'nın 5. maddesinden sonra gelmek üzere 'Dava şartı olarak arabuluculuk' başlıklı 5/A maddesi eklenmiş olup konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerini içerir ticari davalar hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiştir....
İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalı borçlular tarafından icra dosyasındaki borcun tamamına, faize, faiz oranına, esas alacağa, her türlü fer'ileri ve tüm harç ve sairlere itiraz edildiğini, bu itirazlar sebebiyle huzurdaki davayı açmak zorunda kaldıklarını, davalıların genel kredi sözleşmelerinin ilgili hükümleri gereğince yaptığı ödeme emrine faize, takibe ve ferilerine yönelik itirazlarının yasal dayanaktan yoksun ve haksız olduğunu, müvekkili banka ile borçlular arasında akdedilen genel kredi ve teminat sözleşmeleri gereğince hesapların kat edilmesiyle birlikte müvekkili banka alacaklarının muaccel hale geldiğinden alacaklarının likit bir alacak olduğunu, müvekkili banka tarafından talep edilen faiz oranlarının yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğundan davalıların faize yönelik itirazlarının asılsız olduğunu, genel kredi sözleşmesinde kredinin kefalet karşılığı kullandırılması ve kefillerin sorumluluğunun açıkça düzenlendiğini, genel...
E-imza Hakim ... E-imza "iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır."...
Sayılı İcra takibine konu alacak kalemlerinden, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, takibe haksız olarak itiraz eden borçlu davalının % 20 aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Dava dosyası incelendiğinde davalıya İcra Müdürlüğünden gönderilen 7 Örnek Ödeme emrinin tebellüğ edilmiş olduğu. Davalıya gönderilen ödeme emrinde asıl alacağa yıllık % 20.4 temerrüt faizi ve faize % 5 gelir vergisi uygulandığı. Söz konusu faiz oranının yasaya ve usule aykırı olduğu. Alacaklı yan tarafından faiz oranına hem de faize gelir vergisine itiraz edildiği. Bu nedenlerle söz konusu takipte uygulanan faize, işleyecek olan faize, faiz oranına ve faize uygulanan gelir vergisine ve ferilerine itiraz edildiği, Davalı ... hakkında açılmış olan İcra takibinin faiz yönünden durdurulmasını talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
Esas sayılı dosyasında 85.375,07 TL ( takip sonrası işlemiş faiz ve feri ve masrafları hariç ) ilamsız icra takibi başlattıklarını, Borçlular işbu takibe ilişkin borcun tamamına, imzaya ,yetkiye , faize , faiz oranlarına ve diğer tüm fer'ilere itiraz ettiğini, borçlunun itiraza ilişkin iddialarının taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, Borçlu ... itiraz dilekçesinde yalnızca icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğini, ... iş bu icra takibine ilişkin borcu olduğunu kabul etmediğini, itirazı yetki itirazı sınırlı olduğunu, borçlunun yetkiye itirazlarının kabulünün mümkün olmadığını, tacir olan borçlular ile müvekkili arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 60. vd Maddesi gereğince yetkili mahkeme ve icra daireleri müvekkili bankanın merkezinin bulunduğu yer icra müdürlükleri olarak belirlendiğini, müvekkili bankanın merkez adresi İstanbul Şişli olup olduğunu, Borçlu ... ise imzaya , yetkiye borcun tamamına, faize ve faiz oranları ile diğer tüm ferilerine itiraz etmesine...
Esas sayılı dosyasında 85.375,07 TL ( takip sonrası işlemiş faiz ve feri ve masrafları hariç ) ilamsız icra takibi başlattıklarını, Borçlular işbu takibe ilişkin borcun tamamına, imzaya ,yetkiye , faize , faiz oranlarına ve diğer tüm fer'ilere itiraz ettiğini, borçlunun itiraza ilişkin iddialarının taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, Borçlu ... itiraz dilekçesinde yalnızca icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğini, ... iş bu icra takibine ilişkin borcu olduğunu kabul etmediğini, itirazı yetki itirazı sınırlı olduğunu, borçlunun yetkiye itirazlarının kabulünün mümkün olmadığını, tacir olan borçlular ile müvekkili arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 60. vd Maddesi gereğince yetkili mahkeme ve icra daireleri müvekkili bankanın merkezinin bulunduğu yer icra müdürlükleri olarak belirlendiğini, müvekkili bankanın merkez adresi İstanbul Şişli olup olduğunu, Borçlu ... ise imzaya , yetkiye borcun tamamına, faize ve faiz oranları ile diğer tüm ferilerine itiraz etmesine...
İİK.nun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasında ise; “İmza tatbikinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun bilirkişiye ait hükümleri ile 309. maddesinin 2., 3. ve 4. fıkraları ve 310, 311 ve 312. maddeleri hükümleri uygulanır.” hükmü yer almaktadır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 447/2.maddesinde yer alan “Mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanununun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır.” düzenlemesi nedeniyle uygulanması gereken aynı kanunun 211.maddesinde ise imza incelemesinin yöntemi gösterilmiş olup, buna göre hakim bilirkişi incelemesine karar verir ise önce, mevcutsa, o tarafa ait olan karşılaştırma yapmaya elverişli yazı ve imzaları, ilgili yerlerden getirtir. Bilirkişi, bu yazı ve imzalarla, o mahkemede elde edilen yazı ve imzaları esas alarak inceleme yapar....
Öte yandan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 30.05.2001 gün 2001/12- 436 E., 2001/467 K. ve 06.06.2001 tarih 2001/12- 466 E., 2001/483 K. sayılı kararlarında da aynen benimsendiği gibi herhangi bir belgedeki imza veya yazının atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle...
Bankası ..., borçluların ... ve ..., borç miktarının 401.176,46-TL asıl alacak, 33.754,07-TL işlemiş %22 akdi faiz , 91.766,77 TL işlemiş %28.6 temerrüd faizi, 5.781,37 TL BSMV , 1.039,77 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 533.518,44-TL olduğu, ödeme emrinin borçlu ...'e 18/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu ... adına çıkarılan davetiyenin bila tebliğ iade edildiği, borçlular vekilinin 21/08/2020 tarihli dilekçesi ile borcun ferileri olan işlemiş faize, faiz oranlarına ve işleyecek faize itiraz ettiği, itiraz dilekçesinde asıl alacağa herhangi bir itirazın olmadığının belirtildiği, itiraz üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği belirlenmiştir....