Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.05.2001 gün 2001/12- 436 E.,2001/467 K. ve 06.06.2001 tarih ve 2001/12- 466 E., 2001/483 K. sayılı kararlarında da belirtildiği gibi bir belgedeki imza veya yazının atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle farklı veya aynı kişinin...

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/01/2021 NUMARASI : 2020/371 ESAS 2021/38 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Adana 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 22/01/2021 tarih ve 2020/371 Esas 2021/38 Karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde istinaf yolu ile tetkiki T1 Vekili tarafından istenmesi üzerine dosya dairemize gönderilmekle dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı T1 dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafça müvekkili hakkında Adana 5....

Dava, İİK'nın 169/a maddesi kapsamında borca ve İİK'nın 170 maddesi kapsamında imzaya itiraza ilişkindir. Gebze İcra Müdürlüğü'nün 2019/7352 esas sayılı icra dosyasının tetkikinden; alacaklı T4 tarafından borçlular T2 ve T1 hakkında toplam 30.891,37 TL alacak üzerinden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, her iki borçluya ödeme emrinin 21/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekili tarafından 25/03/2019 tarihinde harç yatırmak suretiyle 5 günlük yasal itiraz süresi içinde imzaya ve borca itiraz edildiği anlaşılmıştır....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflarınca imza incelemesi sonrasında alınan imza bilirkişi raporuna itiraz edilerek incelemenin ATK tarafından yapılması talep edildiğini, bu talep hakkında olumlu/olumsuz bir karar verilmeksizin dosyanın hesap bilirkişisine tevdi edildiğini, imza bilirkişi raporu eksik olup hüküm kurmaya elverişli olmadığını, borca, borcun ferilerine ve faiz oranına, faize, faiz başlangıç tarihine itiraz edildiğini, eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporuna taraflarınca itiraz edilmişse de itirazlarına ilişkin herhangi bir karar verilmemiş, dosyada alınan hesap raporuna itirazlarının mahkemece dikkate alınmadığını, ödeme emrine konu edilmiş olan senet fotokopisinin kanuna aykırı şekilde ödeme emrine eklenmediğini, ödeme emrinin iptalini gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07/10/2009 tarihli 2009/12- 382- 415 sayılı kararında da belirtildiği üzere, herhangi bir belgedeki imza veya yazının atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının, tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması, sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtayın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle farklı veya aynı kişinin eli ürünü olduklarının fotoğraf ya da diğer uygun...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklının, iki adet çeke istinaden borçlu şirket hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başladığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu şirketin yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, şirketin çift imza ile temsil edilmesine rağmen çeklerde bulunan cirolarda tek imza bulunması nedeniyle borca itiraz ile birlikte faize de itiraz ettiği, mahkemece; borçlunun, imza sirkülerini ve ortaklar kurulu kararını ibraz ettiği, ancak bu kararın ticaret sicil gazetesinde ilanına ilişkin belge ibraz etmediğinden, iyi niyetli 3.kişiler açısından...

    Karar gerekçesinden de anlaşılacağı üzere bu yetki ve borca itiraz ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 15/07/2015 tarihinden yasal 5 günlük süre geçtikten sonra 21/07/2015 tarihinde yapılmış olup, itirazın incelenmesi sırasında ödeme emrinin iptal edilmiş olması süresinde olmayan itirazı süresinde yapılmış hale getirmez. O halde geçerli bir ödeme emri kalmadığına göre itirazın reddi gerekirdi. Borçlunun ancak yeni bir ödeme emrinin tebliğinden sonra yeniden imza ve borca itiraz etme hakkı saklıdır. Mahkeme kararının bu gerekçelerle bozulması yerine onanması yönündeki Dairemiz sayın çoğunluğunun görüşüne katılamıyorum. 01/03/2017...

      Öte yandan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 30.5.2001 gün 2001/12- 436 E., 2001/467 K. ve 6.6.2001 tarih 2001/12- 466 E., 2001/483 K. sayılı kararlarında da işaret edildiği üzere herhangi bir belgedeki imza veya yazının atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi sebeple...

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2022 NUMARASI : 2019/908 ESAS, 2022/125 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ,müvekkili aleyhine İstanbul 14.İcra Müdürlüğü'nün 2019/35983 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu takibe konu senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından imza itirazının kabulü ile davacı hakkındaki icra takibinin durdurulmasına karar verilmiştir....

      Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 07/10/2009 tarihli 2009/12- 382- 415 sayılı kararında da belirtildiği üzere, herhangi bir belgedeki imza veya yazının atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının, tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması, sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle farklı veya aynı kişinin eli ürünü olduklarının fotoğraf ya da diğer uygun...

      UYAP Entegrasyonu