hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşıldığından mahkemece, davacı borçlunun imza itirazının kabulüne karar verilmesi İİK'nun 170/3 maddesine uygun olmuştur....
hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşıldığından mahkemece, davacı borçlunun imza itirazının kabulüne karar verilmesi İİK'nun 170/3 maddesine uygun olmuştur....
Davalı alacaklı vekili istinaf başvurusunda özetle; senedin keşide edeni imza itirazında bulunmadığı halde aval verenin mal kaçırma amacıyla imzaya itiraz ettiğini, 23/03/2021 ve 25/05/2021 tarihli dilekçeler ile davacıya ait imza örneklerinin temini için kurum adlarının bildirildiğini, birkaç adet kurumdan imza örnekleri celbedilip sınırlı sayıda imza örneği ile inceleme yapıldığını, bilirkişi raporunda teknik ayrıntıya girilmeden değerlendirme yapıldığını, mukayeseye tabi tutulan davacı imzalarının bile birbirinden farklı olduğunu, raporda 5 adet belgedeki imza ile karşılaştırıldığı belirtildiği halde raporun son sayfasında üç adet imzaya yer verildiğini, rapora itiraz ettikleri ve Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasına dair taleplerinin mahkemece değerlendirilemediğini belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Başvuru; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte imzaya itiraz ve kambiyo vasfına yönelik şikayete ilişkindir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2021 NUMARASI : 2020/131 ESAS 2021/518 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu çek üzerindeki imzaların müvekkili T1 ait olmadığını, takibe konu çek üzerindeki imzaya açıkça itiraz ettiklerini, müvekkilinin imza örneklerinin bulunduğu kurumlar mahkememize bildirileceğini, yapılacak olan imza incelemesinin, çek üzerinde bulunan imzanın müvekkiline ait olmadığının anlaşılacağını bu hususta davacı tarafça bildirilecek olan ilgili kurumlardan imza örneklerinin getirtilmesi ve imza incelemesi yapılmasını, icra takibine ait ödeme emrinde 5.000,00 TL değerinde ''Çek Tazminatı'' talep edildiğini, ancak 6102 sayılı kanunda belirtildiği üzere çek tazminatı...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
Somut olayda, borçlu, itiraz dilekçesinde, senet üzerindeki lehtar hanesinin yanındaki imza ve parafların kendisine ait olmadığını ileri sürmüş,yargılama aşamasında alcaklı vekilinin ibraz ettiği 08.03.2016 tarihli dilekçe ile imza incelemesine esas olacak imza örneklerinin bulunduğu resmi mercileri beyan etmiş, bunun üzerine, mahkemece, bildirilen ilgili yerlerden borçlunun karşılaştırma yapmaya elverişli imzalarının getirtilmesine yönelik işlem tesis edilmiştir....
İcra takibi sırasında imzaya ayrıca ve açıkça itiraz etmemiş olsa bile aleyhine açılan itirazın iptali davasında borçlu imzanın kendisine ait olmadığını savunabilir. Bu nedenle mahkemece icra takibi sırasında imza inkarında bulunmayan borçlu davalının, imza itirazını mahkemede ileri süremeyeceğini ilişkin gerekçesi isabetli değildir. Ancak davalı, davaya cevap vermemiş, ilk celseye gelmemiş, ikinci celsede ise takibe konu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürmüş olup, bunun üzerine davacı vekili imza itirazının süresinde yapılmadığını belirterek muvafakat etmediğini beyan etmiştir. Bu durumda davalı savunmanın genişletilmesi yasağına aykırı şekilde imza itirazında bulunmuş olup, imzaya itirazın incelenmemesi suretiyle mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi sonucu itibarıyla doğrudur....
: Dosyanın incelenmesinden, … Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan ilaç yolsuzluğu kapsamında, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirurji bölümü doktorları …, …, …, …, … ve …'ın imza ve kaşelerinin bulunduğu çok sayıda reçetenin sahte olarak düzenlendiği iddiasıyla yapılan soruşturmada, … ve … tarafından yazılan iki adet reçetenin sahiplerinin reçetede yazılan ilaçların kendilerince alınmadığını beyan etmeleri nedeniyle adı geçenler hakkında lüzum-u muhakeme, diğer doktorların imza ve kaşelerini taşıyan reçete sahiplerinin ise reçetelerdeki ilaçların kendilerince yazdırılıp kullanıldığını beyan ettiklerinden …, …, … ve … haklarında men-i muhakeme kararı verilmesinin önerildiği ve bu doğrultuda yetkili kurulun … günlü,… sayılı kararıyla … ve …'ın lüzum-u muhakemelerine, …, …., … ve …'ın men-i muhakemelerine karar verildiği, oysa, adı geçen tüm doktorların imza ve kaşelerini taşıyan reçetelerin incelenmesi sonucunda düzenlenen … Kriminal Polis Laboratuvarının … günlü, BLGİ-… sayılı...
Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”...