Bu durumda taraflara, dava konusu taşınmazlara yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapıldıktan sonra dava konusu taşınmazların değerlendirme tarihi itibariyle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda somut emsal kabul edilen taşınmazların ise bilirkişilerce değerlendirmeye esas alınan satış tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi olduklarının ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden sorulup, vergi değerleri de karşılaştırılmak suretiyle değer biçilip alınacak bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....
Şöyle ki; 1) Dava konusu taşınmazın İmar Kanunu 15. ve 16. maddelerine göre oluşmuş imar parseli, emsal taşınmazın ise İmar Kanunu 18.maddesine göre düzenleme ortaklık payı düşürülen imar parseli olduğu gözetildiğinde, dava konusu taşınmazdan düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmaması gerektiği halde, % 40 oranında kesinti yapmak suretiyle eksik bedele hükmedilmesi, 2) Bozmadan önce tespit edilen bedele 09.08.2014 tarihinden ilk karar tarihi olan 08.09.2014 tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği halde, sadece bozma sonrası artan kısım için faize hükmedilmesi, 3) Davacı idare harçtan muaf olduğu halde, harç konusunda olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması, Doğru olmadığı gibi; 4) 7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden, Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz isteminin...
Somut olayda, dava konusu 30639 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 25.02.1987 tarihinde davalılar lehine konulan imar ipoteğinin kaldırılması istendiğine göre Türk Medeni Kanununun 1027. ve Tapu Sicil Tüzüğünün 85. maddeleri gereğince davanın adli yargı yerinde görülerek sonuçlandırılması gerekirken yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan harcın iadesine, 28.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Somut olayda, dava konusu 30639 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 25.02.1987 tarihinde davalılar lehine konulan imar ipoteğinin kaldırılması istendiğine göre Türk Medeni Kanununun 1027. ve Tapu Sicil Tüzüğünün 85. maddeleri gereğince davanın adli yargı yerinde görülerek sonuçlandırılması gerekirken yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan harcın iadesine, 28.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Somut olayda, dava konusu 30639 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 25.02.1987 tarihinde davalılar lehine konulan imar ipoteğinin kaldırılması istendiğine göre Türk Medeni Kanununun 1027. ve Tapu Sicil Tüzüğünün 85. maddeleri gereğince davanın adli yargı yerinde görülerek sonuçlandırılması gerekirken yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan harcın iadesine, 28.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Somut olayda, dava konusu 30639 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 25.02.1987 tarihinde davalılar lehine konulan imar ipoteğinin kaldırılması istendiğine göre Türk Medeni Kanununun 1027. ve Tapu Sicil Tüzüğünün 85. maddeleri gereğince davanın adli yargı yerinde görülerek sonuçlandırılması gerekirken yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan harcın iadesine, 28.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Somut olayda, dava konusu 30639 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 25.02.1987 tarihinde davalılar lehine konulan imar ipoteğinin kaldırılması istendiğine göre Türk Medeni Kanununun 1027. ve Tapu Sicil Tüzüğünün 85. maddeleri gereğince davanın adli yargı yerinde görülerek sonuçlandırılması gerekirken yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan harcın iadesine, 28.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Somut olayda, dava konusu 30639 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 25.02.1987 tarihinde davalılar lehine konulan imar ipoteğinin kaldırılması istendiğine göre Türk Medeni Kanununun 1027. ve Tapu Sicil Tüzüğünün 85. maddeleri gereğince davanın adli yargı yerinde görülerek sonuçlandırılması gerekirken yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan harcın iadesine, 28.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Ancak; Dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede imar uygulaması yapılmadığı Belediye Başkanlığı yazısı ile sabit olduğundan, emsal karşılaştırması sonucu bulunan bedelden % 40 yerine, başka bir bölgede bulunan ve imar parseli niteliğinde olan emsalden % 29 oranında Düzenleme Ortaklık Payı kesildiği gerekçesiyle bu oranda indirim yapılarak fazla bedele hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 06.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede imar uygulaması yapılmadığı Belediye Başkanlığı yazısı ile sabit olduğundan, emsal karşılaştırması sonucu bulunan bedelden % 40 yerine, başka bir bölgede bulunan ve imar parseli niteliğinde olan emsalden % 29 oranında Düzenleme Ortaklık Payı kesildiği gerekçesiyle bu oranda indirim yapılarak fazla bedele hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 06.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....