İcra Müdürlüğü'ne yapılan 04/08/2014 tarihli itirazdan bahisle bu tarihten itibaren yetkili icra dairesinde başlatılan takibin durdurulmasına ilişkin kararı isabetsizdir. Borçlu; yetkili icra dairesinden gönderilen ödeme emrinin usulsüz olduğunu, usulsüz tebligattan 03/02/2015 günü haberdar olduğunu ileri sürerek 04/02/2015 tarihli itirazları gereğince takibin durdurulmasını istemiştir. Borçlunun bu yöndeki istemi tebligat usulsüzlüğü şikayeti olmakla İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca ıttıla tarihinden itibaren yedi gün içerisinde ileri sürülmesi gerekmektedir. Somut olayda; 22/01/2015 günü tebliğ edilen örnek 7 ödeme emrinden borçlu 03/02/2015 tarihnde haberdar olduğunu beyanla yasal yedi günlük süreden sonra 25/02/2015'de icra mahkemesine başvurduğuna göre mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde kabulü yönünde hüküm tesisi doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayeti ile icra mahkmesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile tebligatın iptaline karar verildiği görülmektedir....
İcra Dairesi'nin 2020/11774 Esas sayılı dosyası kapsamında 95 barkod nolu tebliğ mazbatası ile müvekkiline tebliğe çıkarılan ödeme emri 23.07.2020 tarihinde muhatara tebliğ olduğunu, anılan tebligatın usulsüz olduğunu tebligatın ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerektiğini, tebligatın içeriği ile takibin içeriğinin birbirine uymadığını, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde çıkarılan tebligatın usulsüz şekilde muhtara tebliğ olunması Tebligat Kanunu 21/2 , 23/1- 8 ve Tebligat Yönetmeliği'nin 16/2 maddelerine aykırı olduğunu, anılan nedenlerle ödeme emrinin iptaline ve dosya kapsamında müvekkilinin taşınır ve taşınmaz malları üzerine konulan hacizlerin fekkine ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2015/187 Esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin bilinen adresine değil, taşındığı adreslere usulsüz tebligat çıkartılması sebebiyle takipten 02.08.2021 tarihinde haberdar olduğunu, müvekkilinin alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, alacak için üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu ileri sürerek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ıttıla tarihinin 02.08.2021 olarak düzeltilmesini, borca ve zamanaşımına itirazları sebebiyle takibin durdurulmasını talep etmiştir. II....
İcra Müdürlüğünün 2021/1650 esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, icra takibindeki tebligat işlemlerinin yasaya ve usule aykırı olduğunu, bilinen adrese tebligat gönderilmeden müvekkili şirketin ticaret sicil müdürlüğünden adresine ilişkin araştırma yapılmadan borçlu şirkete TK.nun 35.maddesine göre tebligat yapılamayacağını, müvekkili şirketin bilinen adresine tebligat yapılmadığı gibi mersis adresine ve ticaret sicil müdürlüğüne kayıtlı adresine yapılan tebligatta da usulsüzlük bulunduğunu, müvekkili şirketin usulsüz tebligatı ve aleyhine icra takibi başlatıldığını öğrendiği tarihin 20.09.2021 olduğunu, banka hesabına konulan bloke neticesinde hadiseyi öğrendiğini beyan ederek, usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 20.09.2021 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2020/2170 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı aleyhine başlatılan ilamsız takip olduğu, ödeme emrinin 04/08/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 21/08/2020 tarihinde ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, borçlunun takipten 20/08/2020 tarihinde haberdar olduğunu belirterek takibe itiraz ettiği, icra müdürlüğünce 24/08/2020 tarihli karar ile icra müdürlüğünün usulsüz tebligat iddiasını inceleme görevi bulunmadığı gerekçesiyle itirazı reddettiği görülmüştür. Dava dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına da dayanılmış olup, HMK'nın 33. maddesi uyarınca hukuki nitelendirme hakime ait olduğundan davanın usulsüz tebligat şikayeti ve borca itirazın reddine ilişkin icra memur işlemini şikayeti olarak nitelendirilmesi gerekir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde ödeme emri tebliğ işlemine yönelik usulsüz tebligat şikayeti ve takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılması talepli şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 7201 sayılı Tebligat Kanunu 32, 35.madde ,2004 sayılı İİK 78 vs maddeleri 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı alacaklı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
İcra Müdürlüğünün 2020/5924 esas sayılı takip dosyasında başlatılan ilamsız icra takibinde borçlunun süresi içinde yetki itirazında bulunduğu, alacaklının yetki itirazını kabul etmesi sonrasında dosyanın Düzce İcra Müdürlüğünün 2020/12249 esas numarasına kayıtlandığı, borçlu davacıya bu icra dosyasından gönderilen 7 örnek ödeme emrinin " Kültür Mah.Güven sok.No:6 İç kapı no:3 Düzce" adresine tebliğe çıkarıldığı, iade dönünce aynı adresin mernis adresi olması sebebiyle mernis şerhli olarak Tebligat Kanunu 21/2 gereğince 01/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu tebliğin usulsüzlügü şikayeti ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanununun Bilinen adreste tebligat başlıklı 10 uncu maddesinde "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.(Ek fıkra: 11/1/2011- 6099/3 md.)...
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebliğ şikayeti, gecikmiş itiraz, ödeme emri ekinde dayanak belgenin gönderilmediği ve ödeme emrinin imzasız ve mühürsüz olduğu iddialarına dayalı ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve ödeme emri iptali istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğü'nün 2019/36188 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacı-borçlu şirkete 05/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 26/01/2021 tarihinde açıldığı görülmüştür. Davacı-borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti ile gecikmiş itiraza ilişkin istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde; HMK. 'nun 114/1- ı maddesinde de açıkça belirtildiği üzere; aynı davanın daha önceden açılmış ve halen görülmekte olması dava şartı niteliğinde olup, HMK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde; borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; örnek 7 ödeme emrinin usulüne uygun olarak şirket yetkilisine tebliğ edilmediğini ve tebligattan 13/11/2015 tarihinde haberdar olunduğunu belirterek usulsüz tebligat şikayetinde bulunduğu, mahkemece, istemin kabulüyle usulsüz tebliğle yapılan takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar...