WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Takip tarihinden önce, ipotek süresinin sona erdiğine yönelik şikayet, takibin dayanağı olan ipotek akit tablosunun ilam mahiyetini kaybettiği iddiasını içerdiğinden ilama aykırılık şikayeti kapsamında değerlendirilmelidir. İlama aykırılık şikayeti kamu düzenine ilişkin olduğundan süresiz olarak icra mahkemesine bildirilebilir. Somut olayda, şikayetçi, süreli ipoteklerde ipotek süresinin sona ermesinden sonra icra takibi yapılamayacağı, takibe dayanak ipoteğin kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içermediğinden, teminat ipoteği niteliğinde olduğundan icra emri gönderilemeyeceğinden bahisle icra takibinin iptalini talep ettiğinden icra mahkemesince, şikayetin ilama aykırılık şikayeti olarak nitelendirilip, kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, şikayetin esası hakkında karar verilmesi gerekirken şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur....

İstem ilama aykırılığı içermekte ve ilama aykırılık şikayeti kamu düzenine ilişkin olduğundan İİK.nun 16/2. maddesi kapsamında değerlendirilip şikayet konusu asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden takibin iptaline karar verilmesi yerine şikayetin süreden reddi isabetsizdir. Sonuç: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366, HMK.nun 361. maddeleri gereğince BOZULMASINA, 17.4.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, ilama aykırılık şikayeti ile alacaklı şirketin tasfiyeden önceki varlığına istinaden ve önceki döneme ait vekaletnameyle takip başlatması nedeniyle takibin iptali istemine ilişkindir. İİK'nın şikayet üzerine yapılacak yargılama usulünü belirleyen 18/son maddesinde, icra mahkemesinin aksine hüküm bulunmayan hallerde, duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir edeceği, duruşma yapılmasının uygun görülmesi halinde ilgilileri en yakın zamanda duruşmaya çağıracağı ve gelmeseler bile gereken kararı vereceği düzenlenmiştir. Somut olayda, dava dilekçesindeki iddiaların şikayet niteliğinde olması nedeniyle, mahkemece taraflar gelmese bile işin esası incelenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeye rağmen HMK'nın 150. maddesi uygulanarak dosyanın işlemden kaldırılması ve ikinci aşama olarak da davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm kurulması isabetsizdir....

    Somut olayda; şikayet, ilamlı takipte ilama aykırılık olup takibe dayanak .....karar sayılı ilamında ‘41.735,02 TL'nin davanın ihbar tarihi olan 31.05.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte....’ tahsiline hükmedilmiştir. İcra emrinde 'avans faizi' talep edilmiş olması ilama aykırı olup düzeltilmesi gerekirken mahkemece yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi. .........

      Borçlunun şikayet nedenleri arasında takibe dayanak yapılan ilamda”.. 130.310,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline ve mirasçılık belgesindeki hisseleri oranında davacılara ödenmesine “karar verildiği halde alacaklının kendi hissesine düşen alacaktan fazlasının tahsilini istediği şikayeti de bulunmaktadır. Anılan başvuru ilama aykırılık olup, süresiz olarak şikayet konusu yapılabilir. Mahkemece, bu konuda inceleme yapılıp, olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir. Bu nedenle Mahkeme kararının bozulması yönüne gidilmiştir. ............

        Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun takipte ilama aykırı olarak fazla alacak talep edildiği yönündeki iddiası ilama aykırılık şikayeti olup, kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir. (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı Kararı). Somut olayda, mahkemece aldırılan 07.12.2015 tarihli bilirkişi raporunda, dosya hesabı yapılırken “90.073,61 TL takipte kesinleşen miktar” üzerinden hesaplama yapıldığı görülmektedir. Borçlunun ilama aykırı hesap yapıldığı iddiası süresiz şikayet olduğundan, icra emrinde talep edilen alacak miktarının, ilama uygun olup olmadığı tespit edilmeksizin, takipte kesinleşen miktar esas alınarak dosya hesabının yapılması isabetsidir. Öte yandan, HGK'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E. - 1997/776 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur....

          GEREKÇE: Borçluya gönderilen icra emri, kanuna ve özellikle ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK'nun 41, 16. maddeleri). İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup bu kısmın aynen infazı zorunludur. İcra mahkemesince hükmün (infaz edilecek kısmının) yorum yolu ile değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi yeniden belirlenmesi de mümkün değildir (HGK 8.10.1997 tarih ve 1997/12- 517 E., 1997/776 K. sayılı kararı). Bu kabule aykırı talepler içeren takipler ilama aykırılık yaratacağından icra mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabilir (HGK 21.6.2000 tarih, 2000/12- 1002 E). Borçlunun somut olayda şikayeti ilama aykırılık şikayeti olup bu tür şikayetler kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir....

          Somut olayda, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvuru nedeni ilama aykırılık şikayeti niteliğindedir. Bu durumda mahkemece, taraflar gelmese bile işin esası incelenerek gereken kararın verilmesi yerine yukarıda açıklanan yasal düzenlemeye rağmen HMK'nun 150. maddesi uygulanarak "dosyanın işlemden kaldırılması", daha sonra da "davanın açılmamış sayılması" yönünde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında ilama aykırılık şikayeti niteliğinde olup, HMK anlamında bir dava değildir. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Dava ilamlı takipte ilama aykırılık şikayeti olup, İİK'nun 16. maddesine göre yapılmış bir şikayet niteliğindedir. HMK'nun 118. maddesi anlamında dava değildir. Bu nedenle şikayet dilekçesinin HMK'nun 119. maddesinde yazılı şartları taşıma zorunluluğu bulunmamaktadır. İİK'nun 18/3. maddesi gereğince şikayet üzerine icra mahkemesi kanunda aksine bir düzenleme yok ise duruşma açılmasına gerek olup olmadığına karar verir. Duruşma açılmasına karar verir ise ilgilileri duruşmaya çağırır, gelmeseler bile yargılamaya devam ederek gereken kararı verir....

                UYAP Entegrasyonu