Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu kabule aykırı talepler içeren takipler ilama aykırılık yaratacağından icra mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabilir (HGK 21.6.2000 tarih, 2000/12-1002 E). Borçlunun şikayeti ilama aykırılık şikayeti olup bu tür şikayetler kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir. (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı Kararı) O halde mahkemece, işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken şikayetin süreden reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 02.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    A R A R Borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; müvekkili hakkında başlatılan ilamlı icra takibinde, ilama aykırı olarak fahiş miktarda faiz talep edildiğini, her bir alacak kaleminin ayrı ayrı yazılmayıp uygulanan faiz oranlarının denetime elverişli şekilde gösterilmediğini ileri sürerek icra emrinin iptalini istemiştir. Mahkemece, icra dosyası borcunun ödenerek dosyanın infazen kapatıldığı, bu nedenle şikayetin konusuz kaldığı gerekçesiyle şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar borçlu tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 33. maddesi (mülga 1086 sayılı HUMK'nun 76. maddesi) uyarınca olayları bildirmek taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak ve uygulanması gerekli kanun hükmünü saptayıp, çekişmeyi gidermek hakime aittir. İlamlı takipte ilama aykırılık şikayeti takibin infazla ortadan kaldırılmasına kadar süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir. İnfazdan sonra ilama aykırılık şikayeti ileri sürülemez....

      Borçlunun takipte ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiği yönündeki iddiası ilama aykırılık şikayeti olup kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir. (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı Kararı). Tahsil harcından muaf oldukları şikayeti de, bir hakkın yerine getirilmemesi iddiasını taşıdığından, İİK'nun 18/2. maddesi gereğince süreye tabi değildir. Bu nedenle Mahkemece, işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken şikayetin süreden reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA ve taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK.nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 31.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun ilama aykırılık şikayeti ile icra mahkemesine yaptığı başvuruda; mahkemece dosyanın takipsiz bırakıldığından bahisle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir. Borçluların icra mahkemesine başvurusu, ilamlı icra takibinde ilama aykırılık şikayeti olmakla Hukuk Muhakemeleri Kanununda düzenlenen dava niteliğinde değildir. Şikayette yargılama usulü, İİK' nun 18. maddesinde düzenlenmiştir....

          Borçlunun şikayeti takip dayanağı ilamda brüt alacağa hükmedildiği, bu alacağın net miktarlar üzerinden istenebileceği halde, bu lazimeye uyulmadan takip başlatıldığı yönünde ilama aykırılık şikayeti olup, İİK'nun 33,33/a maddelerinde düzenlenen imhal, itfa ve zamanaşımı itirazı değildir. Bu durumda şikayetin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK b. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karış 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 01.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Borçlunun, takipte ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiği yönündeki iddiası ilama aykırılık şikayeti niteliğinde olup, bu tür şikayetler kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir (HGK' nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı kararı). Somut olayda, takip dayanağı ilamın Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 23.03.2015 tarihli kararı ile sadece faiz başlangıçları yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. Bu durumda faiz şikayetinin süresiz şikayet olduğu dikkate alınarak düzeltilerek onama ilamı da gözetilerek borçlunun faiz şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, anılan şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

              Mahkemenin ilama aykırılık şikayetine ilişkin usulden ret kararına gerekçe yaptığı aynı mahkemenin 2011/355 Esas ve 2012/3 sayılı Kararı incelendiğinde ise, başvurunun alacağın ilama aykırı olarak fazla hesaplandığı gerekçesiyle icra müdürlüğünce yapılan hesap tablosuna ve buna göre yazılan haciz müzekkeresine karşı şikayet olduğu ve icra müdürlüğünce yapılan hesaplama ile haciz müzekkeresindeki fazlalığın iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Anılan hüküm iş bu dosyadaki icra emrinin ilama aykırı olduğu hususundaki şikayete mükerrerlik teşkil etmez....

                Borçluya gönderilen icra emri, kanuna ve özellikle ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK'nun 41, 16. maddeleri). İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup bu kısmın aynen infazı zorunludur. İcra mahkemesince hükmün (infaz edilecek kısmının) yorum yolu ile değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi yeniden belirlenmesi de mümkün değildir (HGK 8.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E., 1997/776 K. sayılı kararı). Bu kabule aykırı talepler içeren takipler ilama aykırılık yaratacağından icra mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabilir (HGK 21.6.2000 tarih, 2000/12-1002 E). Borçlu idarenin takibe konu ilamda bir başka davalının yazılı olduğu şikayeti ilama aykırılık şikayeti olup bu tür şikayetler kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir....

                  Temyiz incelemesine geçildi; Takibe dayanak ilamda öncelikle ziynet eşyalarının iadesine, olmadığı takdirde bedele hükmedildiği halde, icra takibinde ziynet eşyalarının bedelinin istendiği belirtilmiş olmakla, alacaklının başvurusu ilama aykırılık şikayeti niteliğindedir. İlama aykırılık şikayeti kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle süresiz olarak İcra Mahkemesi önüne getirilebilir. (HGK.nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı Kararı). Bu durumda Mahkemece, borçlu vekilinin şikayetlerinin esası incelenerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle şikayetin süresinde olmadığından reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

                    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20.12.2010 tarihli, 2006/49-2010/557 Sayılı ilamında eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı ve eksik işlerin aynen ifasına karar verildiğine göre ayıplı ve eksik işler bedelinin tespit edilerek bu bedelin borçlulardan istenilmesine yönelik şikayet mahiyeti itibariyle ilama aykırılık iddiasına dayanmaktadır. İlama aykırılık nedeniyle yapılan şikayetler süreye tabi olmadığından şikayetin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde süre aşımından reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu