WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, ikinci haciz ihbarına ilişkin tebligatın usulüne uygun olduğundan bu usulsüz tebligat şikayetinin reddine, diğer taleplerinin ise İİK'nun 89. maddesine göre gönderilen haciz ihbarına süresinde itiraz edilmediği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Şikayetçi, üçüncü haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürdüğüne göre, mahkemece HMK'nun 26. maddesine aykırı olarak üçüncü haciz ihbarnamesinin tebligatının usulüne uygun olup olmadığı incelenmeden yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    görüleceği üzere posta memuru tarafından zorunlu olarak uygulanması gereken tebligat usullerinden hiçbirisinin yerine getirilmediğini ve tebligatın, müvekkilin ikamet adresine gidilmeksizin doğrudan muhtara yapıldığını, bu doğrultuda anılan tebligatın açıkça usulsüz olduğunu, müvekkili T1 iş bu davaya dayanak teşkil eden icra dosyasından ve İİK m. 89/1 89/2 89/3 haciz ihbarnamelerinden 21/12/2021 tarihinde haberdar olduğunu, müvekkili T1 usulsüz olarak kendisine tebliğ edilen 89/1 haciz ihbarnamesini 21/12/2021 tarihinde öğrendiğinden yasal süresi içerisinde anılan haciz ihbarnamesine itiraz etme zaruretlerinin hasıl olduğunu belirterek, davalarının kabulüne, usulsüz tebligat nedeniyle 89/1- 2- 3 haciz ihbarnameleri bakımından öğrenme tarihinin 21/12/2021 tarihi olarak kabul edilmesine,89/1 haciz ihbarnamesi usulsüz tebliğ edildiğinden 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptaline, 89/1 haciz ihbarnamesine süresinde itiraz edildiğinin kabulü ile var ise müvekkili aleyhine konulan tüm hacizlerin...

    Bu durumda davacının bilinen adresine çıkartılan 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğine dair tebligatın iade gelmesi üzerine aynı adrese bu kez Tebligat Kanunu'nun 21/2. Maddesi uyarınca yapılan tebligat ve devamında aynı adrese Tebligat Kanunu'nun 21/2. Maddesi uyarınca yapılan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliğine ilişkin tebligatların; iş bu adresin davacının 05/07/2007 tarihinden bu yana tescilli mernis adresi olması dolayısıyla usulüne uygun olduğu sabittir. Davacının mükerrerlik itirazı incelendiğinde ise, davacı takip borçlusu olmayıp 3. kişi olduğundan Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2019/9603 E. sayılı dosyasındaki takibin mükerrerliği itirazında bulunmaz. Bu nedenle mahkemece davacının takibin mükerrer olduğuna yönelik itirazının aktif husumet yokluğu sebebiyle usulden reddi gerekmektedir....

    Dava, İİK.'nın 89. maddesine göre gönderilen 1., 2., 3. haciz ihbarnamelerinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı taraf İİK.'nın 89.maddeye göre dava açmadan önce kendisine gönderilen 1.haciz ihbarnamesinin usule uygun tebliğ edilmediği için itiraz süresinin henüz çalışmaya başlamadığını, bu nedenle 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin çıkartılamayacağını belirterek... 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/1297 Esas (2013/897 ) sayılı dosyasında icra memuru işlemlerini şikayet etmiştir. İcra Mahkemesince 1. haciz ihbarnamesinin tebliğinin usulsüz olduğu gerekçesiyle haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 9.10.2013 olarak belirlenmesine ve usulsüz çıkarılan 1. haciz ihbarnamesine göre 2. ve 3. haciz ihbarnamesi çıkartılamayacağından 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir....

      Tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususu yalnızca ilgilisinin icra mahkemesi nezdinde İİK'nun 16/1. maddesi kapsamında yapacağı şikayet üzerine mahkemece incelenebilir. İcra mahkemesi, açıkça ileri sürülmedikçe tebligat usulsüzlüğünü re'sen nazara alamayacağı gibi; icra dairesi dahi tebligatın usulsüz olduğunu belgeleyen icra mahkemesi tarafından verilmiş bir karar getirilmediği sürece kendiliğinden tebligatın usulsüz yapılmış olduğunu dikkate alamaz....

        CEVAP : Davalılara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, davalı ... vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, İİK 89/1 kapsamında üçüncü şahıs tarafından açılacak menfi tespit davasının 15 günlük sürede açılması gerekirken, huzurdaki davanın bu süre geçtikten sonra açıldığını, hak düşürücü sürede açılmayan işbu davanın esasa dahi girmeden usulden reddi gerektiğini, davacıya yapılan tebligatların usulüne uygun olup, usulsuz tebligat konusunda yapılan şikayetin de ....İcra Hukuk Mahkemesinin ... sayılı dosyasının ... karar numaralı 18/06/2021 tarihli kararı ile reddedildiğini, davacı tarafın en geç 19.01.2021 tarihinde haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihinden haberdar olduğunu, usulsüz tebliğ şikayetlerini öğrenme tarihinden itibaren en geç 7 gün içinde süre içinde usulsüz tebliğ şikayeti yapması gerektiğini, ancak 7 günlük şikayet süresi dolduktan sonra 15/06/2021 tarihinde şikayet yoluna başvurduğunu, zaten usulsüz tebligata ilişkin şikayetin de bu sebeple reddedildiğini, davacının...

          İİK'nun 89. maddesinde belirtilen prosedür tamamlanmadan, 3. kişinin mallarına konulan haciz işlemi usulsüzdür. Ayrıca İİK 89/2 haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra belli süre geçirilmeden 89/3 haciz ihbarnamesinin gönderilmesi yok hükmünde olup bu husus bir hakkın yerine getirilmemesi kapsamında İİK'nun 16/son kapsamına giren şikayet niteliğindedir ve süresiz olarak takip sonuna kadar ileri sürülebilir. Bu durumda, İİK 89/3 tebliği ve müteakip işlemleri usulsüz olup mahkemece taleple bağlı kalınarak İİK 89/3. maddeye göre yapılan tebliğ işleminin iptaline karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Esas sayılı dosyasında usulsüz işlemler nedeniyle dosya borçlusu duruma geldiğini, müvekkilinin kendisinde tebliğ edilen haciz müzekkeresine itiraz ettiğini ancak memur hatası sebebiyle dosyaya itiraz dilekçesinin girmediğini, dosya borçlusunun müvekkilinden herhangi bir alacağının bulunmadığını, usulsüz tebligata ilişkin ayrıca ... İcra Hukuk Mahkemesinin 2023/... Esas sayılı dosyası ile şikayet yoluna gidildiğini ve dosyanın halen derdest olduğunu, yapılan her üç tebligata bakıldığında tebligatların usulüne uygun yapılmadığını, davalı alacaklının haciz ihbarnamelerinde herhangi bir somut nedene dayanmadığını ve genel bir ifade ile herhangi bir alacak iddiasında bulunmamaksızın haciz ihbarnamesi gönderdiğini, Yargıtay ... Hukuk Dairesi 2008/... Esas, 2008/......

              ŞTİ'ye İİK. 89/1-2-3 hükümlerine istinaden 1.haciz ihbarnamesi, 2.haciz ihbarnamesi ve 3.haciz ihbarnamelerinin gönderildiği, buna istinaden davacı tarafından kendilerine gönderilen haciz ihbarnamelerinin tebligatlarının usulsüz yapıldığı, bu sebeple borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerektiği talebini içerdiği, her ne kadar ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 16/08/2023 tarihli, 2023/......

                Bu durumda, uyuşmazlık, hesap kat ihtarnamesinin usulsüz tebliğine yönelik olduğundan başvurunun 7 günlük şikayet süresine tâbi bulunduğu açık olup, bu süre ise en geç icra emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Somut olayda, şikayetçiye hesap kat ihtarı tebligatı yapılmış olmakla ve her ne kadar İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemelerinin tebligatın usulsüz olduğuna yönelik tespiti yerinde ise de, ipotekli taşınmaz maliki tarafından ihtarnamenin usulsüz tebliğ edildiği hususunda icra emri tebliğ tarihi olan 24.02.2020 veya kıymet takdiri tebliği olan 27.7.2020’de haberdar olunduğunun kabulü gerekmekle birlikte; şikayet dilekçesinde bu iki tebligatın da usulsüz olduğu ileri sürüldüğünden mahkemece öncelikle şikayetin süresinde olup olmadığının tespiti bakımından icra emri ve kıymet takdiri tebligatlarının usulüne uygun olup olmadığının denetlenmesi gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu