Davalı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi üzerine verilen 09/09/2020 tarihli ihtiyati tedbire ilişkin itirazın reddi kararına ilişkin yapılan değerlendirmede; davacının istemi, davalıyla alacağın temliki hükümlerine göre yapılan satım sözleşmesi uyarınca verilen paranın tahsili istemi olup tedbire konu olan bağımsız bölümün dava konusu olmadığı ve HMK'nın 389 ve devamı maddeleri uyarınca ancak dava konusu üzerinde tedbir konulabileceği; bu bağlamda ihtiyati tedbirin şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla ve ayrıca istinafa konu kararın tedbire ve tedbirde teminatın kaldırılması kararlarına itirazın reddine münhasır olup davacının terditli olarak talep ettiği ihtiyati haciz talebi mahkemece her aşamada değerlendirilebileceğinden ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerekmektedir....
Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davasının açıldığı, bu hususun mahkemeye bildirildiği, ancak mahkemece ihtiyati tedbire itirazın esas hakkında açılan dava üzerinden değerlendirilmesi gerekirken bu husus gözetilmeksizin değişik iş dosyası üzerinden ihtiyati tedbire itirazın esası hakkında 27/12/2023 tarihinde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Açıklanan nedenlerle; ihtiyati tedbire itirazın değişik iş dosyası üzerinden karara bağlanmış bulunduğu anlaşılmakla kamu düzenine ilişkin olmak üzere aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen tarafın istinaf isteminin kabulü ile kararın Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-a-3 maddesi uyarınca re'sen kaldırılmasına, istinaf yoluna başvuran vekilinin istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen tarafın istinaf başvurusunun kamu düzenine ilişkin olmak üzere KABULÜ İLE; Mersin 1....
nun 389. vd. maddeleri uyarınca takdir edilen teminat karşılığı ihtiyati tedbir kararı verilip, ihtiyati tedbir kararına davalı vekilinin itirazı neticesinde, ilk derece mahkemesince, HMK'nun 389/1.maddesi uyarınca ihtiyati şartlarının oluştuğu, tedbirin kaldırılmasını gerektiren şartların bulunmadığından ve takdir edilen teminat yeterli görülerek davalı tarafın ihtiyati tedbire ve teminata dair itirazın reddine ilişkin Yalvaç Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/02/2022 tarih ve 2021/615 esas sayılı dosyası üzerinden verilen ara kararında usul ve yasaya aykırılık tespitlenemediğinden, davalı tarafın istinaf isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 19/01/2023 (Ara Karar) NUMARASI: 2022/878 Esas TALEP: İhtiyati Tedbire İtiraz İSTİNAF KARAR TARİHİ: 22/06/2023 İhtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ara kararın ihtiyati tedbire itiraz eden davalı ... Ltd vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; TALEP: İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2022/248 D.İş sayılı dosyasında ihtiyati tedbir talep eden vekili; müvekkili ...'ın ... Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı ve ... Ortaklığı A.Ş.'nin kurucusu ve ana ortağı olduğunu, kredi veren sıfatıyla davalı ... Ltd ile kredi alan sıfatıyla ... Holding grup şirketlerinden olan ... Ticaret A.Ş arasında 27 Mayıs 2022 tarihli menkul kıymetler kredi sözleşmesi imzalandığını, kredi sözleşmesi hükümleri uyarınca borçlu ...'...
Davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazı üzerine mahkemenin 10/05/2019 tarihli ara kararı ile duruşmada yapılan değerlendirme ile; tedbirin kaldırılması halinde dava konusunun ortadan kalkacağı göz önüne alınarak, ihtiyati tedbir kararının yasaya ve dosya kapsamına uygun olduğu, bunun yanı sıra mahkemenin 11.10.2018 tarihli tedbir kararı gereğinin teminat yatırılması üzerine bankaya müzekkere yazılarak yerine getirildiği, bu kararın icra müdürlüğünce yerine getirilmesinin zorunlu olduğu, bu yolun izlenmemesi halinde kendiliğinden ortadan kalkacağı yönündeki iddianın yerinde olmadığı gerekçesiyle yerinde görülmeyen ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesince dava konusu markanın üçüncü kişilere devrinin engellenmesi yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. Dairemiz önüne gelen somut uyuşmazlık ise; ihtiyati tedbir talebinin kabullü kararına karşı itirazın reddine ilişkin ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemenin ihtiyati tedbir ara kararının davalıya 05.11.2020'de tebliğ edildiği, davalının 1 haftalık kesin süreden sonra 03.12.2020 Tarihli cevap dilekçesi ile tedbire itirazda bulunduğu, bununla birlikte marka hükümsüzlüğü talepli davada, markaların yargılama sırasında üçüncü şahıslara devredilerek, taraf teşkilinde sorun yaşanmaması ve usul ekonomisinin sağlanması gerekçeleriyle devrin önlenmesi yönünde verilen tedbir kararında usule aykırılık bulunmadığı dikkate alındığında bu aşamada davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; 07/10/2022 tarihli tensip ara kararı ile; “Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne" karar verilmiş, davalı vekilinin itirazı üzerine, 23/02/2023 tarihli ara karar ile; davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına itirazının REDDİNE, karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1- Tedbir talebinin reddine dair verilen kararın kaldırılması gerektiği, 2- Mahkemece verilen tedbire itirazın reddine dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, Gerekçeleri ve resen tespit edilecek gerekçelerle kararın kaldırılması ve talep doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf başvurusu, ihtiyati tedbire itirazın reddi kararına ilişkindir....
T5 TALEP : İhtiyati tedbiri kararına itirazın reddi KARAR TARİHİ : 13/07/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/07/2023 Taraflar arasındaki şirketin feshi davasında mahkemece ihtiyati tedbire itirazın reddine dair verilen ara karara karşı ihtiyati tedbire itiraz eden vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Açıklamalar ışığında somut olayda; her ne kadar mahkemece yukarıda belirtilen gerekçeler ile tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş ise de, dosya kapsamından davalı tarafından kaçak kullanıma ilişkin tespit tutanaklarının tutulduğu, yapılan tahakkukun haksız olduğuna ilişkin mevcut delil durumu itibarıyla davacı tarafın yaklaşık ispat yükümlülüğünü yerine getiremediği, HMK'nın 389/1. maddesindeki şartlarının somut olayda oluşmadığı, mahkemece davalı tarafın ihtiyati tedbire yapılan itirazın kabulüne ve tedbirin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, itirazın reddine karar verilmesinin yasaya aykırı olduğu, ancak bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davalı tarafın ihtiyati tedbire yapmış olduğu itirazının kabulü ile HMK nun 353/1.b-2 maddesi gereğince itirazın reddine dair mahkemece kurulan .... günlü ara kararın kaldırılmasına, tedbire ilişkin itirazın kabulü ile tedbir kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir...
Karşı taraf Şirket vekili, müvekkili marka başvurusunun haklı ve hukuka uygun olduğunu, müvekkili başvurusu ile davacı markaları arasında benzerlik olmadığını, teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesinin de doğru bulunmadığını ileri sürerek, ihtiyati tedbir kararına itiraz etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, 19.03.2024 tarihli ön inceleme duruşmasında, HMK'nın 389. ve devamı maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir kararının verildiği andaki şartlarda değişiklik bulunmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbire karşı yapılan itirazın reddine karar verilmiştir....