Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; davacının takibin tarafı olmadığını, bu nedenle haczin kaldırılmasını talep edemeyeceğini, nitekim icra dosyasından 3.kişilerin haczin kaldırılması taleplerinin kabulüne dair verilen icra müdürlüğü kararlarının, şikayet üzerine Mahkemece kaldırıldığını ve Mahkeme kararının onandığını, davacının tapu kaydındaki haczi görerek taşınmazı satın aldığını, dava dışı borçlu ile şikayet eden arasındaki icra takibi dışındaki sebeplerden doğan uyuşmazlıkların bu şikayette değerlendirilemeyeceğini beyanla şikayetin reddine ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme; borçlu Uğur İthalat İhracat İnş San. ve Tic....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, borçlunun üçüncü kişiden olan alacağı üzerine haciz koyulduğunu, icra müdürlüğü tarafından şikayet olunana ait icra dosyasıyla şikayetçiye ait icra dosyası arasında garameten paylaştırma yapıldığını ancak bu işlemin hukuka aykırı olduğunu öne sürerek icra müdürlüğü işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, kendilerine ait ihtiyati haczin daha önce kesin hacze dönüştüğünü öne sürerek şikayetin reddini savunmuştur....

    İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunan .... Ticaret Ltd.Şti. vekilince istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl dosyada şikayetçi .... Ltd. Şti., şikayet olunanın takip dosyasındaki haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, öte yandan şikayet olunanın ihtiyati haczine konu üçüncü kişideki alacağın, ihtiyati haciz tarihinden önce temlik edildiğini, dolayısıyla şikayet olunanın haczinin geçerli olmadığını, buna rağmen sıra cetvelinde şikayet olunana ilk sırada pay ayrıldığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini istemiştir. Birleşen dosyada şikayetçi ........

      nun 264. maddesindeki ihtiyati haczi yaptıran alacaklının yedi gün içerisinde takip talebinde bulunmaya veya dava açmaya mecbur olduğuna ilişkin hükümden de anlaşılacağı üzere; ihtiyati haciz ile icra takibi ayrı ayrı düzenlemeler olup, ayrı ayrı hukuki sonuçlar doğurur. Bu nedenle ihtiyati haciz kararı, icra takip işlemi olmayıp, yapılacak icra takibinden veya açılacak davadan önce ya da sonra uygulanan ve HMK.'nun 389. ve izleyen maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir benzeri bir işlem olduğundan bir takip muamelesi sayılamaz. Dolayısıyla, ihtiyati haciz kararına istinaden ihtiyati haciz uygulanması, genel anlamda bir takip işlemi olmayıp, niteliği itibariyle tedbir vasfında bulunduğundan, icra takibinin durdurulması ihtiyati haczin infazına mani teşkil etmez. Öte yandan, ihtiyati tedbir kararında, tedbirin ihtiyati hacizleri de kapsayacağı açıkça belirtilmediğinden; söz konusu tedbir kararı, ihtiyati haczin uygulanmasını engeller mahiyette değildir....

        Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/188 D.İş ve 2020/188 Karar sayılı 06.11.2020 tarihli ihtiyati haciz kararı ile gidilen adreste 13.11.2020 tarihinde yapılan haciz işlemine karşı 3.kişi şirket tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu, 2- İcra müdürlüğünce anılan haczin İİK'nun 96 - 97. maddelerine göre yapılması kararına karşı ise şikayetçi/3. kişi tarafından şikayet yoluna başvurulduğu, 3- Haciz yapılan adresin hiç bir zaman borçlu şirketin adresi olmadığı, 4- Şirketlerin yetkilileri ile ortaklarının farklı kişiler olduğu, 5- Şirketler arasında organik bağ bulunmadığı, 6- Borçlu şirket yetkilisinin... olduğu ve haciz mahallinde bulunmadığı, 7- Haciz sırasında izinleri olmadığı halde usulsüz evrak araştırması yapıldığı fakat borçlu şirkete ait evrak bulunamadığı halde icra müdürlüğünce haczin İİK'nın 96-97 maddesine göre yapıldığı şikayetleri ile gelerek haczin tümüyle geçersiz sayılmasına, aksi takdirde haczin İİK.'...

          olduğu itirazın iptali davasının reddine karar verildiğini, davanın reddi kararı ile birlikte müvekkilinin davalıya borcu olmadığının sabit olduğunu, ihtiyati haczin de İİK'nın 264/4. maddesi gereğince hükümsüz hale geldiğini, icra müdürlüğünden müvekkiline ait taşınmaz üzerine işlenen ihtiyati haczin kaldırılması için ilgili tapu müdürlüğüne müzekkere yazılmasını talep ettiklerini, icra müdürlüğünün 01/12/2020 tarihli kararla istinaf kararının temyiz yolu açık olmak üzere verildiği, kesinleşme şerhi ibraz edildiğinde talebin değerlendirilmesi yönünde karar verildiğini, oysa İİK'nın 264/4. maddesi gereğince ihtiyati haczin hükümsüz hale gelebilmesi için itirazın iptali davasının reddine karar verilmesinin yeterli olduğunu, bu ret kararının kesinleşmesinin gerekmediğini ileri sürerek 01/12/2020 tarihli icra müdürlüğü kararının kaldırılmasına ve müvekkiline ait taşınmaz üzerine işlenen ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlunun ...Şubesi'ndeki ... nolu hesabına haciz konulmuş ve hesaptaki tüm parası bloke edilmiştir. Borçlu, haciz konulan hesabın maaş hesabı olduğunu, bu nedenle 1/4'ünden fazlasının haczedilemeyeceğini, ayrıca maaşının üzerinde başka hacizler de bulunduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını istemiştir....

            İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/921 Esas sayılı dosyasında talepte bulunulduğunu belirterek buna ilişkin belgeyi sunduğu, müdürlük tarafından 02.10.2015 tarihli karar ile, süresinde derkenar sunulmadığından hacizlerin kaldırıldığı gerekçesi ile talebin reddine karar verildiği, alacaklının müdürlüğün bu kararını şikayet konusu etmesi üzerine, ... 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/945 Esas, 2015/818 Karar ve 02.10.2015 tarihli kararı ile şikayetin kabulü ile 02.10.2015 tarihli kararın kaldırılmasına, .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/65 D. İş sayılı dosyasından verilen ihtiyati haciz kararının aynen devamına, önceki hacizlerin yeniden konulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. O halde, alacaklı tarafından süresinde itirazın kaldırılması talebinde bulunulduğundan ihtiyati haczin hükümsüz kalması söz konusu olmayıp, mahkemece, işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi isabetsizdir....

              Somut olayda, davacı borçlunun itirazının alacaklıya 15/10/2022 tarihinde tebliğ edildiği, İİK'nın 264/2. maddesi uyarınca açılacak itirazın iptali/alacak davasının ticari dava olduğu, TTK'nın 5/A-1. maddesine göre dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmasının zorunlu olduğu, davalı alacaklı vekilince Bolu Arabuluculuk Bürosu'na 24/10/2022 tarihinde başvurulduğu, bu durumda süresinde itirazın iptali/alacak davası için arabuluculuk başvurusu yapılmadığından ihtiyati haczin (kendiliğinden) hükümsüz hale geldiği, icra takibinin ise (ihtiyati haczin hükümsüz kalmasına rağmen) derdest olduğu, 7 günlük süreden sonra arabulucuğa başvurulmasının ihtiyati haczin hükümsüzlüğüne bir etkisinin olmayacağı anlaşılmakla davalı alacaklının karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir (Aynı yönde Yargıtay 12. H.D.'nin 11/01/2023 tarih 2022/7296 esas 2023/104 karar sayılı kararı)....

              İcra Müdürlüğünün 2001/11459 E. sayılı takip dosyasından ihtiyati haciz mahiyetinde 218.978,61 TL’lik tedbir uygulandığını ve akabinde ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde 757.066,80 TL’lik alacak davası açıldığını, davanın ceza davası sonucunu beklediğini, ihtiyati haciz uygulanan 2 no.lu bağımsız bölümün başka takip dosyasından satışın yapılarak düzenlenen sıra cetvelinde ihtiyati haciz mahiyetindeki alacaklarına birinci sırada yer verilmesi gerekirken haksız olarak sıraya dahil edilmediklerini ve sıra cetvelinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, müvekkili banka tarafından konulan haczin diğer hacizlerden önce olduğunu ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan ... Varlık Yönetim A.Ş. vekili, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; Kadıköy 3....

                UYAP Entegrasyonu