İcra Dairesinin 2019/354 esas sayılı dosyada davacı borçlular T3- T1- T2 yönünden icra takibinin dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren geçici olarak durdurulmasına" karar verildiği, tedbir kararında, tedbirin ihtiyati hacizleri de kapsayacağı belirtilmediği sürece, icra takiplerinin durdurulması/yapılmaması yönünde verilen tedbir kararının ihtiyati haczin infazını engellemeyeceği, şikayete konu yakalama işleminin ihtiyati haczin infazına ilişkin olup dolayısıyla icra müdürlüğü işleminin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından şikayetin reddine karar verilmiştir....
GEREKÇE: Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borçlu vekili icra mahkemesine başvurarak, takibin iptal edildiğini (İİK 170/a uyarınca dayanak belgede bono kelimesi geçmediğinden) , bu nedenle icra müdürlüğünden ihtiyati haczin kaldırılmasını talep ettiklerini, icra müdürlüğünün ihtiyati haciz kararının hala ortada olduğunu, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasının Ticaret Mahkemesinin kararı ile mümkün olduğunu, müdürlüğün bu hususta yargılama ve yorumlama yetkisi bulunmadığını, belirterek , hacizlerin kaldırılması taleplerinin reddine, konulan ihtiyati hacizlerin olduğu gibi durdurulmasına (04.12.2020)karar verdiğini, icra müdürlüğünce verilen bu kararın hatalı olduğunu emsal içtihat gereğince takibin iptali kararıyla birlikte icra takibi ortadan kalktığından ihtiyati haczin infazına dair işlemlerinde kendiliğinden hükümsüz hale geleceğini, İİK.nun 264. maddesindeki merasimin tamamlatılmadığını, örneğin 10 gün içinde icra takibine geçilmemiş olması veya dava açılmamış olması...
İcra Müdürlüğü 2020/17041 esas numaralı dosyadan ihtiyati haczin infazının talep edildiği, Tekirdağ İcra Müdürlüğü 2020/3173 esas numaralı talimat dosyası ile borçlu aleyhine ihtiyati haciz işlemi yapıldığı, ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren 10 gün içinde ihtiyati haczin infazının derdest olan asıl takip dosyasından istenmesi gerekirken, başka bir dosya üzerinden işlem yapılmasının usul ekonomisi ve takip hukuku kurallarıyla bağdaşmadığı, mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiş ise de, İstanbul Anadolu 9.İcra Müdürlüğü'nün 2020/17041 sayılı dosyasının ihtiyati haczin infazına yönelik olduğu, İİK hükümlerine göre açılmış, bir hak veya alacağın tahsiline yönelik bir takip dosyası olmadığı, ortada bir takip bulunmadığı için, mahkemece takibin iptaline karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, ihtiyati haciz kararının 10 gün içinde derdest olan takip dosyasından infazı istenmediği için, ihtiyati hacizlerin hükümsüz kaldığı anlaşılmakla, istinaf...
Maddesi uyarınca tapu siciline şerh edilen taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin 5 yıl süre ile 3. kişilere karşı ileri sürülebileceğini, müvekkil ile borçlu Mahmut Fettahlı arasında yapılan satış vaadi sözleşmesinin icra takibinin başlatılmasından yaklaşık 30 ay önce tapu kayıtlarına şerh edildiğini, anılan taşınmazların müvekkili tarafından devir alındığından dolayı müvekkilinin taşınmazlardaki haczin kaldırılmasını talep etme hakkı bulunduğunu, Sivas İcra Müdürlüğünün bu yöndeki taleplerinin reddedildiğini, red kararı hakkındaki şikayetlerinin kabulünü, taşınmazların icra müdürlüğünce satışının önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini, taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece;"Davacının teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin talebinin kabulü ile Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/47850 Esas sayılı dosyasında takibe konulan Kayseri 1 Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/09/2022 tarih ve 2022/406 D.iş Esas 2022/409 D.iş Karar sayılı ihtiyati haciz kararının ihtiyati haciz konusu malların değeri tutarında şayet güncel dosya borcu miktarı daha az ise dosya borcunun tamamı tutarında teminatın karşılanması suretiyle kaldırılmasına,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....
İcra Dairesi'nin 2016/908 E sayılı dosyasından davacıya ait taşınmazlara ihtiyati haciz uygulandığını, bu dosyadan başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takibe itiraz edildiğini, itirazın iptali davası açıldığını ancak, alacaklı tarafından aynı alacağın tahsili için başlatılan ipotekli takipte borcun ödenmesi sebebiyle itirazın iptali davasının konusuz kaldığını, bu hususun alacaklı vekilince de itirazın iptali davasında beyan edildiğini, bu nedenle ihtiyati haczin hukuki dayanağının kalmadığını, ihtiyati hacizlerin kaldırılması için icra müdürlüğünden talepte bulunulduğunu ancak icra müdürlüğünce ipotekli takipte tahsil harcı yatırılmadığı için talebin reddedildiğini beyan etmiş, ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır....
Vekilinin borçlular Mehmet Kaplan ve arkadaşları aleyhine kambiyo yollu icra takibi yaptığı, takip sırasında İstanbul Anadolu 22. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/556 esas sayılı dava dosyası üzerinden verilen talep sahibi T1 aleyhine 20.10.2021 tarihinde ihtiyati haciz kararı verildiği anlaşılmıştır. Davacı İİK 266. Maddesi gereğince teminat karşılığı ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. İcra takibinde başlandıktan sonra aynı yasa maddesinde yetkinin icra mahkemesine geçeceği belirtilmiş ise de; bu yasa maddesinde ki görev icra takibi açılmadan önce verilmiş ihtiyati haciz kararlarına ilişkin olarak normal takibe geçilmesi nedeni ile oluşan görevdir. İİK 264/3 Maddesi gereğince ihtiyati haciz alacak davası (tasarrufun iptali) davasının mahkemede görüldüğü sırada konulmuş veya alacaklı 1. Fıkraya göre dava açmış ise bu gibi durumlarda teminat karşılığı ihtiyati haczin kaldırılması görevi dava sırasında ihtiyati haciz kararı veren mahkemeye aittir....
nun 264. maddesindeki ihtiyati haczi yaptıran alacaklının yedi gün içerisinde takip talebinde bulunmaya veya dava açmaya mecbur olduğuna ilişkin hükümden de anlaşılacağı üzere; ihtiyati haciz ile icra takibi ayrı ayrı düzenlemeler olup, ayrı ayrı hukuki sonuçlar doğurur. Bu nedenle ihtiyati haciz kararı, icra takip işlemi olmayıp, yapılacak icra takibinden veya açılacak davadan önce ya da sonra uygulanan ve HMK.'nun 389. ve izleyen maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir benzeri bir işlem olduğundan bir takip muamelesi sayılamaz. Dolayısıyla, ihtiyati haciz kararına istinaden ihtiyati haciz uygulanması, genel anlamda bir takip işlemi olmayıp, niteliği itibariyle tedbir vasfında bulunduğundan, icra takibinin durdurulması ihtiyati haczin infazına mani teşkil etmez....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 04/10/2019 tarih 2019/792 D.İş nolu ihtiyati haciz kararına dayanılarak örnek:7 ilamsız takibe geçildiği, borçlu adına çıkartılan ödeme emrinin bila ikmal iade döndüğü, borçlunun ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine kararın 04/12/2019 tarihinde kaldırıldığı, borçlunun muhabere yolu ile icra müdürlüğüne gönderdiği 18/10/2019 havale tarihli dilekçesinin usulünce yapılmış bir yetkiye ve borca itiraz içermediği, ihtiyati haczin kaldırılması talebine ilişkin olduğu görülmekle borçlunun takipten haberdar olduğunun kabul edilemeyeceği ve satıştan gelen paranın alacaklıya ödenebilmesi için takibin kesinleşmesinin ve ihtiyati haczin kesin hacze dönüşmesinin şart olduğu anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kesinleşen 2018/101 E. 2018/530 Karar sayılı dosyası ile açılan tasarrufun iptali davası kapsamında teminat yatırılarak 20.12.2012 tarihli ihtiyati tedbir kararı alındığını, dava konusu taşınmazda yer alan ihtiyati haczin kaldırılması ile ilgili de bir karar verilmediğini, dava ve icra dosyasına da herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, Yargıtay kararlarında İİK. 281/II‟de düzenlenmiş olan ihtiyati haczin, İİK. 257 vd.daki ihtiyati hacizden farklı olup, ihtiyati haczin tasarrufun iptali davasının kabulü halinde kesin hacze dönüşeceğini ve davacı alacaklının verilen ilamı icra dosyasına ibraz ederek cebri işlemine devam edeceğinin açık olduğunu bu nedenlerle müvekkilinin gerek mağduriyeti gerekse açılan davaya sebebiyet verecek hiçbir kusurunun bulunmadığı hususları birlikte değerlendirilerek dava sonucunda müvekkiline yükletilen dava masrafları ve vekalet ücretinin kaldırılarak iadesine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına, davanın...