olarak kaldırılmasına ya da iptaline karar verildiğine ilişkin herhangi bir mahkeme kararının icra dosyası içerisinde olmadığı, dolayısıyla ihtiyati haczin kesin hacze dönüşmediği, buna göre ödeme emrinin tebliğinden sonra, hacizden önceki dönemde borçlunun kalan dosya borcu için 31/12/2018 tarihinde 581.819,91 TL ve 102.674,10 TL olmak üzere toplam 684.494,01 TL (ihtiyati haciz bedelini) yatırdığı, bu miktar üzerinden 03/01/2019 tarihinde %9,10 oranında 67.020,74 TL tahsil harcı kesildiği görülmektedir. 492 Sayılı Harçlar Kanunu'na ekli (1) sayılı tarifenin icra harçlarını düzenleyen B-1/3-a maddesine göre; ödeme, ödeme ve icra emrinin tebliğinden sonra, fakat hacizden önce yapılmışsa, ödenen paralardan % 4,55 tahsil harcı alınmaktadır....
Kararın temyizi üzerine Dairemizce ‘...Mahkemece, şikayet olunanın takibi üzerine trafik kaydına 20.11.2011 tarihinde ihtiyati haciz konulan 07 VT 77 plakalı aracın sahibi olan borçlu Yaşar Akça'ya ödeme emrinin 14.12.2011 tarihinde tebliğ edildiği, yasal 10 günlük süresinin geçtiği ve ihtiyati haczin 25.12.2011 tarihinde kesin hacze dönüştüğü, bu durumda şikayet olunanın haczinin şikayetçinin haczinden daha önce kesinleştiği ve sıra cetvelinin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, şikayet olunanın borçlu ... yönünden ihtiyati haczinin kesin hacze dönüştüğü 25.12.2011 tarihinden yaklaşık üç ay sonra diğer borçlu .... tarafından icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi üzerine ... İcra Müdürlüğü tarafından çıkarılan ödeme emrinin tebliği esas alınarak, yanılgılı gerekçeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.’ gerekçesiyle bozulmuştur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafından 6183 sayılı Yasa'nın 15. maddesi gereğince 7 günlük süre içerisinde ihtiyati haczin şartlarını taşımadığına ilişkin olarak herhangi bir dava açılmadığı gözetildiğinde davacının talebinden fazlasına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Kurum kayıtlarında bulunan adresine gönderilen ödeme emrinin tebliğ edilememesi, davacının yeni adresini de Kuruma bildirmediği göz önüne alındığında söz konusu ihtiyati haczin yasal olduğunu, 7 günlük yasal süre içerisinde de dava açılmadığını, dava konusu taşınmaz üzerinde başkaca hacizler de bulunduğunun ayrıca Sarıyer İlçe Emniyet Müdürlüğünün 03.07.2017 tarihli tutanağında davacının dava konusu dairede yaşamadığının da tespit edildiğini, davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/01/2022 NUMARASI : 2022/1 ESAS- 2022/22 KARAR DAVA KONUSU : İHTİYATİ HACZİN KALDIRILMASI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili 03/01/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; MÜVEKKİŞLİ aleyhine ihtiyati haciz kararı verildiğini, ihtiyati haczin toplam 500.000,00 TL olduğunu, ödeme emrinin henüz tebliğ edilmediğini, ancak müvekkilinin taşınmaz mallarıyla banka hesaplarına ihtiyati haciz konduğunu, İİK 266.madde gereği ihtiyati haczin kaldırılması gerektiğini belirterek ihtiyati haczin teminat mektubu karşılığında kaldırılmasını talep etmiştir. Karar dosya üzerinden verilmiş olup alacaklı herhangi bir cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; ''Davanın kabulü ile İstanbul 32. İcra Müdürlüğünün 2021/35980 Esas sayılı dosyasında davacı-borçlunun malları üzerindeki ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına,'' karar verilmiştir....
- K A R A R - Asıl ve birleşen dava sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Asıl dava davacıları vekili dava dışı borçlu Haluk Türkmen’e ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde birinci sıraya alınan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (... AŞ.nin) 15.04.2000 tarihli haczinin dikkate alındığını oysa davalının daha sonra haciz taleplerini yenilediğini ve bu suretle önceki haczin geçersiz hale geldiğini; öte yandan kıymet takdiri yapılmayan haczin usulüne uygun bulunmadığını, kaldı ki borçlunun takibe kısmen itiraz etmesi karşısında itiraz edilmeyen kısım için devam eden takip bakımından satış isteme süresinin dolduğunu ve haczin düştüğünü; ihtiyati hacizle başlayan takibe itiraz halinde itirazın iptali davasının 7 günlük yasal süre içinde açılmaması nedeniyle de ihtiyati haczin hükümsüz kaldığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı TMSF vekili davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
CEVAP ... cevap dilekçesinde; ihtiyati haciz kararının mevcut olduğu dosyada ihtiyati haczin kesin hacze dönüşmeden ve muvafakat olmadan ödemeler yapılamayacağından %9,10 oranında tahsil harcı alınması işleminin usul ve yasaya uygun olduğunu, işlemin tarafının ilgili icra müdürlüğü olduğunu, şikayetin taraf sıfatı yokluğundan reddi gerektiğini, aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri yükletilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/56 D. İş Sayılı kararı ile 17.11.2021 tarihinde borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı alındığı ve aynı gün ... İcra Dairesinin 2021/28263 Esas sayılı dosyası ile borçlular hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluna ilişkin takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçlulardan ...’e 23.11.2021 tarihinde, diğer borçlu ......
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emrinin iptali, yaşlılık aylığı üzerine konan ihtiyati haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 10.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
nin Kuruma olan 2003/6- 2004/ 5. aylar arası prim borçları nedeniyle, anılan şirkette 12.04.2003-23.12.2003 tarihleri arasında yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığından bahisle bu dönem dışındaki borçtan sorumlu olmadığının tespiti ile aynı borç nedeniyle hususi aracına konulan haczin kaldırılması istemi ile dava açmıştır. Mahkemece, davacının 24.06.2003- 23.07.2003 arası dönemde yönetim kurulu üyesi olduğu nedenle, bu dönem açısından borçtan sorumlu olduğunun tespiti ile, bunun dışındaki dönemden sorumlu olmadığının tespitine; haczin kaldırılmasına yönelik talep yönünden ise davacı adına düzenlenmiş bir ödeme emrinin bulunmadığı, bu nedenle haczin, 6183 sayılı Yasanın 13. maddesinde düzenlenen ihtiyati haciz olarak nitelendirilebileceği, aynı Kanunun 15. maddesi uyarınca da haczin tebliğinden itibaren 7 gün içinde iptal davası açılması gerektiği, ancak davacının 7 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açtığından bahisle talebin reddine karar verilmiştir....
Bu durumda mahkemece, şikayetçinin alacaklı olduğu icra dosyasında ödeme emrinin 27.01.2009 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre ihtiyati haczin 10 günlük ödeme süresinin son günü olan 06.02.2009 tarihinin mesai bitiminde kesinleştiği, şikayet olunanın alacaklı olduğu dosyada ödeme emrinin 29.01.2009 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre ihtiyati haczinin 7 günlük ödeme süresinin son günü olan 05.02.2009 tarihinin mesai bitiminde kesinleştiği, böylelikle şikayetçinin haczinin şikayet olunanın haczinden sonra kesinleştiği, ilk haczin şikayet olunanın haczi olduğu, şikayetçi haczinin şikayet olunanın haczine İİK'nın 100. maddesindeki iştirak şartları bulunmadığı, buna göre şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, şikayetçinin ihtiyati haczine 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin eklenmesi suretiyle bulunan tarih esas alınarak, şikayetçinin haczinin ilk haciz olduğunun ve buna göre şikayetin kabulünün doğru olmadığı gerekçesiyle kararın şikayet olunan yararına bozulması gerekirken,...
EK KARAR: Mahkemece; 2004 Sayılı İİK'nun 265/1.fıkrasına göre borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuruyla yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebileceği, her ne kadar ihtiyati haciz kararı, karara itiraz eden şirkete tebliğ edilmemiş ise de, ihtiyati haczin kaldırılmasına isteyen şirketin Bakırköy İcra Mahkemesine takibin iptali ve durdurulması için başvurduğu 23/12/2020 tarihli dilekçe de, ihtiyati haczin uygulandığı icra dosyasında 23/12/2020 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiğini belirttiği,muterizin 25/01/2021 tarihinde itiraz dilekçesini sunduğu gerekçesiyle itirazın süreden reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: İtiraz eden ......