WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesi’nin 21.12.2015 tarih ve 2015/9 E.-2015/29 K. sayılı kararında ihale konusu taşınmazın değerinin 330.000 TL olarak tespit edildiği görülmüştür. Bu durumda, borçlunun muhammen değerin eksik belirlendiğine yönelik iddiası, satışa hazırlık işlemine ilişkin şikayet niteliğinde olup, şikayetçi borçluya satış ilanı 01.03.2016 tarihinde bizzat tebliğ edildiği halde, satış ilanın tebliği usulsüzlüğü iddiası da olmadığı göz önünde bulundurularak yasal 7 günlük süre içerisinde bu işlemin şikayet konusu yapılmadığı dosya kapsamı ile sabittir. Öyleyse, süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlem kesinleştiğinden, artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi istenemez....

    Zarar unsurunun gerçekleşmemesi halinde şikayetçinin ihalenin feshini istemesinde hukuki yararı bulunmayıp, icra mahkemesince yapılacak ilk inceleme sonucunda, ihalenin feshini isteyen kişinin ihalenin feshedilmesinde hukuki yararı bulunmadığı kanısına varılırsa ihalenin feshi talebi esasa girilmeden usulden reddedilmelidir. Bu sayede cebri artırmalara katılım artacak ve buna bağlı olarak da malın gerçek değerinde ihale edilmesi sağlanacaktır. (ARSLAN Ramazan; (1984), İcra – İflas Hukukunda İhale ve İhalenin Feshi, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara)....

      Bu noktada ihale ve ihalenin feshi nedenlerinin irdelenmesi yerinde olacaktır. 20. Hacizli taşınmazlar satış talebi üzerine yalnız açık artırma yolu ile satılır. Burada söz konusu olan İcra ve İflas Kanunu’na göre yapılan cebri açık artırma ile satıştır. Açık artırma yolu satışı, yeri, zamanı ve koşulları önceden belirlenerek, hazır olanlar arasından en yüksek bedeli öneren ile yapılan satıştır (Kuru, s. 642). 21. Açık artırma ve ihalenin hukukî niteliğini belirlemek, hem ihalenin ortaya çıkardığı hukukî sonuçlar hem de ihalenin feshi açısından önemlidir. Öğretide cebri artırma ve ihalenin bir satım sözleşmesi değil bir cebri icra tasarrufu olduğu görüşü benimsenmektedir. Cebri artırma yolu ile satımın icra organının kamu gücüne dayanan bir kamusal işlemi olduğu kabul edilmektedir (Arslan, Ramazan: İcra İflas Hukukunda İhale ve İhalenin feshi, Ankara 1984, s. 55). 22....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İİK'nun 134. maddesinde ihalenin fesih nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmediğini, sadece ihalenin Borçlar Kanununun 226. maddesinde yazılı, satış ilanının tebliğ edilmemiş olması, satılan malın esaslı niteliklerindeki hata ve ihaledeki fesat nedeniyle ihalenin bozulabileceğine değinildiğini, davacı vekilinin itirazları incelendiğinde meskeniyet ve ödeme emri tebligatlarına ilişkin itirazlarının bu aşamada başlı başına ihalenin feshi sebeplerinden olmadığını, ihalenin usulsüzlüğü noktasında herhangi bir ihalenin feshi şartının bulunmadığını, icra dosyasında yapılan tebligatlar ve dava konusunun ihalenin feshi olması nedeniyle yapılan araştırma neticesinde kamu düzenine aykırılık teşkil eden herhangi bir husus da tespit edilemediğinden, davanın reddine, ihale bedeli olan 341.100,00 TL'nin %10'u oranındaki para cezasının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, karar verilmiştir....

        İhalenin, kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi, ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. İİK'nun 134/2. maddesi, Borçlar Kanunu'nun 226. (TBK 281) maddesinde düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde, her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir. İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir....

          Somut olayda, ihaleye fesat karıştırıldığı iddiası ile ihalenin feshini isteyen şikayetçinin icra takibinde taraf olmadığı gibi ihale konusu taşınmazın tapu sicilinde ilgili sıfatı da bulunmadığı, öte yandan teminat yatırmak suretiyle ihaleye girip pey sürmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle ihalenin feshi davası açmasına yasal imkan yoktur. O halde; mahkemece, şikayetin aktif husumet yokluğundan reddi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı şekilde ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının ve borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Davacı vekili satışa konu 2 nolu taşınmazın önemli nitelik ve vasıflarının satış ilanında yazılmadığı hususunun mahkemece de tespit edildiğini, satış ilanı ve şartnamede, taşınmazların oda sayısı ve odaların gerçek özellik ve niteliğinin ortaya koyulmadığını, dosyadan kıymet takdiri raporu tebliğ edilmeden borçlulara ve ilgililere yapılan satış ilanı tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürerek ihalenin feshini istemektedir. Davacı borçlu adına çıkartılan kıymet takdir raporu tebligatı 21.12.2020 tarihinde bizzat tebliğ edilmiştir. Tebligat eksikliği nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine tebligat yapılmayana aittir. İhalenin feshini isteyen borçlu, kendisi dışındaki diğer ilgililere satış ilanının tebliğ edilmediğini, ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremez....

            İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. İlk derece mahkemesi kararında da açıklandığı gibi fesat iddiasının ispatlanamadığı, taşınmazın muhammen bedelin üzerinde ihalenin gerçekleştiği, ihalede kamu düzenine aykırılık ta tespit edilmediğinden ihalenin feshi talebinde zarar unsuru gerçekleşmemiş olmakla davanın reddine karar verilmesi yerinde olduğu gibi ihalenin muhammen bedelin üzerinde gerçekleşmesi nedeni ile fesat iddiası dışındaki ileri sürülen kamu düzenine aykırılık teşkil etmeyen sebeplerin irdelenmemesi eksiklik görülmemiş, fesat iddiası incelenmiş olmakla para cezasına hükmedilmesinde de yasaya aykırılık bulunmadığından yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            Artırmada 8.010,00 TL bedel ile ihale edildiği, sürenin son günü tatile rastladığından açılan davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 134/2.maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiştir. Sadece, (ihalenin BK.nun 226.maddesinde yazılı), (satış ilanı tebliğ edilmemiş olması), (satılan malın esaslı niteliklerinde hata) ve (ihaledeki fesat) nedenleri ile ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir. Buna göre; ihalenin bozulma nedenleri, gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamalarında; ihaleye fesat karıştırılmış olması, artırma hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, ihalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, alıcının, taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşülmüş olması, şeklinde sıralanabilir....

            İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, İcra İflas Kanunu'nun 134/2 maddesi uyarınca ihalenin feshi davası açılma süresinin 7 gün olduğunu, dava konusu taşınmazın ihalesinin 24/01/2019 tarihinde yapıldığını, söz konusu ihalenin feshi davasının ise 05/02/2019 tarihinde açılmış olup, kanunun öngördüğü 7 günlük süre içinde açılmadığını, kanunun öngördüğü 7 günlük sürenin ise hak düşürücü olup bu sürenin geçip geçmediğinin re'sen dikkate alınması gerektiğini, ayrıca ihalenin feshi davasında davayı açan vasinin dava açmak için vesayet makamından izin dahi almamasının ihalenin feshi davasının reddedilmesi için ikinci bir neden olduğunu, ihalenin kesinleşmiş olması sebebi ile ihaleye konu taşınmazın tescilinin dahi yapıldığını, ihalenin feshedilmesi durumunda dahi taşınmazın tescilinin yine borçlu adına geçebilmesi için ayrı bir dava açılması gerektiğini, icra dairesinin tek başına herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın kendiliğinden...

            UYAP Entegrasyonu