"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun, yapılan ihalenin usulüne uygun olmadığını ileri sürerek feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, dava şartı yokluğundan istemin usulden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İhalenin feshi şikayet yolu ile istendiğinden ve şikayet bir dava olmadığından, ihalenin feshinde, davadaki anlamda, "davacı" ve "davalı" taraf yoktur. Burada, ihalenin feshini talep eden taraf ile karşı taraf söz konusudur. İhalenin feshi talebi bir dava olmadığından, ilgililerin tümünün karşı taraf olarak gösterilmemiş olması, ihalenin feshi talebinin reddini gerektirmez....
Mahkemece, "...Dava, davalı tarafından haksız olarak ihalenin feshi davası açılması nedeniyle davacının kaybettiği kira geliri ile ödediği 290.000,00- TL'ye uygulanacak 11 aylık banka faizini ilişkin maddi tazminat talebidir. Davalı Zafer Ocak'ın İcra İflas Kanunu'nun 134. maddesi gereğince ihalenin feshi davası açma hakkı bulunmakta olup somut olayda davacı tarafın, davalının kötüniyetli olarak ve davacıyı zarara sokmak için ihalenin feshi davası açtığını ispatlaması gerekmektedir. Mahkememizce davalı tarafından açılan farklı ihalenin feshi davaları olup olmadığı hususu icra hukuk mahkemesi aracılığı ile araştırılmış olup iki farklı davasının olduğunun mahkememize bildirildiği görülmüştür. Davalı tarafından iki ayrı ihalenin feshi davasının açılmış olmasının davalının kötüniyetli hareket ettiğini göstermeyeceğine kanaat edinilmiştir. Öte yandan İcra İflas Kanunu'nun 134/1. maddesi gereğince ihalenin yapıldığı anda mülkiyet ihale alıcısına geçer....
İflas Müdürlüğü'ne 12/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği (İflas İdare Memurlarının 14/02/2020 tarihinde görevlendirildiği), davacı şirket iflas idaresince (iflas müdürlüğünce) kıymet taktirine karşı herhangi bir itiraz ileri sürülmediği, dava konusu taşınmazın kıymet takdirine ilişkin olarak müflis şirket tarafından 24/02/2020 tarihinde Gebze 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/94 esas sayılı dosyasında itiraz edildiği ve ihalenin mahkemece itiraz üzerine tespit edilen kıymet takdirine göre yapıldığı, davacı iflas iadersince ihale tarihinden önce şikayet konusu yapılmayan hususların ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülmesinin mümkün olmadığı, bu haliyle müflis şirket iflas idaresi yönünden kesinleşen kıymet takdirine yönelik sebeplerle ihalenin feshinin talep edilemeyeceği anlaşılmakla bu yöndeki fesih nedeni yerinde değildir....
Şirket organları, temsil yetkilerini, ancak şirketin iflas idaresi tarafından temsil edilmediği hususlar için korurlar". Müflis şirketin, icra takibinde borçlu olması nedeniyle, İİK'nın 134. maddesine göre ihalenin feshi isteminde bulunma hakkı vardır. Bu hakkın kullanılması, yukarıda da belirtildiği üzere, İİK'nın 191. maddesinde belirlenen mallar üzerinde tasarrufta bulunulduğu anlamına gelmediğinden, borçlu şirket iflas etse dahi, icra mahkemesinde bu şikayeti yapabilir. Şikayet sırasında borçlu şirketin iflas etmesi halinde, 6102 sayılı TTK'nın 534. maddesi uyarınca, şirket organları, ihalenin feshi istemi yönünden temsil yetkilerini korur. Müflisin kullanabileceği hakları, onun adına kullanabilir. Bu durumda, anonim şirkette yönetim kurulu üyelerinin yerine yenileri seçilene kadar eski yetkilinin görevleri zorunlu olarak devam edeceğinden, temsil yetkisinin son bulmayacağının da kabulü gerekir.(Yargıtay 12....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/10/2022 NUMARASI : 2021/641 ESAS 2022/395 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : Adana 4....
İflas İdaresi cevap dilekçesinde özetle, iflas idaresinin satışı yapılan icra dosyasını takip ettiğini, dosyada taraf olarak kayıtlı bulunduklarını, dava konusu taşınmazın muhammen bedelin çok üzerinde bir bedel ile satıldığını, dava dilekçesinde yer alan iddiaların hiç biri ihalenin feshi için yeterli olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı T11 adına usulüne uygun davetiye tebliğ edildiği, davalının davaya cevap vermediği ve duruşmalara da katılmadığı anlaşılmıştır. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, ihalenin feshi isteminin reddine, işin esasına girilmediğinden davacı aleyhine para cezası takdirine yer olmadığına karar verilmiştir....
Şikayetle İcra ve İflas Dairesi işlemlerinin hukuka uygunluğu incelendiğinden, icra mahkemesi şikayet üzerine takip dosyasını getirterek şikayetle ilgili olan kişileri belirlenmeli, bu kişileri duruşmaya çağırıp görüşlerini almalı ve varsa delillerini incelemelidir.(Kuru, Baki; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı), Ankara s.716). Somut olayda borçlunun, yapılan ihalenin usulüne uygun olmadığını ileri sürerek ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemenin, satış ilanının borçluya usulüne uygun tebliğ edilmediği gerekçesiyle ihalenin feshine karar verdiği ancak ihale alıcısı ...’ye husumetin yöneltilmediği, alıcının yokluğunda istemin karara bağlandığı görülmüştür. Borçlu tarafından açılan ihalenin feshi şikayetinde ilgililer alacaklı ve ihale alıcısı olup mahkemece, ihale alıcısına duruşma günü tebliğ edilmeden şikayetle ilgili diyecekleri sorulmadan karar verilmesi doğru değildir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2615 KARAR NO : 2022/2533 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YALOVA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2022 NUMARASI : 2022/209 2022/386 DAVA KONUSU : İhalenin Feshi (İcra İflas Kanunundan Kaynaklı (İİK M.134) (Alacaklı,Borçlu Tarafından Açılan)) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararına süresi içinde istinaf incelemesi davacı borçlu tarafından istenilmesi üzerine bu işle dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup dosya içerisinde tüm belgeler okunup incelendikten sonra HMK. 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü....
Tekirdağ icra müdürlüğünün görevlendirilmesine ilişkin 25.11.2016 günlü ara kararının yerine getirilmesi için davacı tarafa yetki verilmesine karar verildiği, Ticaret Mahkemesinin ara kararı ile Tekirdağ 1.İcra Müdürlüğünün 2016/15187 esas sayılı dosyasında kömürün ihalesinin gerçekleştirildiği, ihalenin feshi T1 A.Ş tarafından ihalenin feshi talebinde bulunulduğu, Tekirdağ İcra Hukuk Mahkemesi tarafından davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
Diğer yandan "İhalenin feshi için (icra mahkemesi görevli olup) genel mahkemeler görevli değildir. Bu nedenle, genel mahkemelere, ihalenin feshine müncer olacak nitelikte tapu iptali, tapu kaydının terkini, tescil vs adı altında dava da açılamaz. İcra mahkemesinin ihalenin feshi talebini reddetmesinden sonra da, genel mahkemelerde, tapu iptali, ihalenin iptali veya bedel davası adı altında, aynı ihalenin feshi sebebine (veya sebeplerine) dayanarak, bir dava açılamaz. Çünkü böyle bir davanın (genel mahkemece) incelenmesi hem görev kurallarına, hem de kesin hükme aykırı olur." (Prof. Dr. Baki Kuru icra iflas hukuku el kitabı 2004 bası. sayfa 605) Sonuç itibariyle; taşınmazlar davalı adına halen ayakta bulunan ihale ile tescil edilmiş ve bu ihale usulünce iptal edilmemiş, aksine kesinleşmiştir.. Bu nedenle yolsuz tescilden bahsedilemeyeceğinden bahse konu kararın bozulması gerektiği düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmıyoruz....