Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ihale tutunaklarının yasaya uygun düzenlenmediğini, belediyece görevlendirilen tellalın bulunmadığını, ilgililerin tümünün imzalarının eksik olduğunu belirterek ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir....

davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmiş, dairemizin kaldırma kararı sonrasında, mahkemece yapılan yargılama sonunda 21/10/2021 tarihli 2021/29 Esas - 2021/47 Karar sayılı karar ile ihalenin feshi isteminin reddine İİK'nun 134/2 maddesi uyarınca ihale bedelinin %10'u oranında hesaplanacak miktarda para cezasının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekilince dosyaya sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle, müvekkiline gönderilen tebligatların Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğüne aykırı şekilde yapıldığından usulsüz olduğunu yine dosyada örneği bulunan 16/06/2020 tarihli satış ilanının satış şartları bölümünün 2 numaralı bendinde satış mahallinde nakit teminat kabul edilmeyecektir şeklinde belirtilmesinin ihalenin fesh edilmesi için tek başına yeterli bir fesih sebebi olduğunu, nakit olarak teminat...

Davalı işveren, davacının işyerine gelmediğini, bu nedenle tutanaklar tutulduğunu, iş aktinin ihtara rağmen işe gelmemekle işçi tarafından fesh olunduğunu, davacı işçi ise, işveren temsilcisi ve Fabrika Müdürü ... ile aralarında husumet bulunduğunu, iş aktinin haksız olarak fesh olunduğunu, durumu Şirket Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sayar'a bildirdiğini, onun da birkaç gün işe gitmemesi, durumu düzelteceği yönünde beyanda bulunduğu ancak yerine yeni eleman alındığını ifade etmişlerdir. Dinlenen taraf tanık beyanlarından davacı ile Fabrika Müdürü ... arasında husumet bulunduğu anlaşılmakla birlikte iş aktinin kimin tarafından fesh olunduğu tespit olunamamaktadır....

    Davacı iş söleşmesinin 23/10/2013 tarihinde işverence haklı bir neden gösterilmeden fesh edildiğini iddia ederken, davalı davacının 07/10/2013-21/10/2013 tarihlerinde izin kullandığını, izin dönüşü işe başlamadığını ve talep etmelerine rağmen mazeret bildirmediğini savunmuştur. Mahkemece davalı savunmasına itibar edilmiş ise de bu kabul dosya kapsamına uygun değildir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre işverence 23/10/2015-25/10/2015 tarihleri arasında davacının devamsızlığından bahisle tutunak düzenlenmiş, 30/10/2013 de davacı tarafa ihtar gönderilerek mazeret sorulmuş ve 15/11/2013 de iş sözleşmesi devamsızlık nedeniyle fesh edilmiştir. Ancak davacı taraf iş sözleşmesinin fesh edildiğini iddia ettiği 23/10/2013 günü sonrası 24/10/2013 de davalı tarafa ihtar gönderip önceki gün işverence gerekçe gösterilmeden işten çıkarıldığını, açıklayarak hak kazandığı alacakların ödenmesini istemiştir....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul ili, Başakşehir ilçesi, Şamlar köyü, 123 ada, 6 parsel sayılı paylı taşınmazın Küçükçekmece 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/685 esas , 2015/543 karar sayılı ilamıyla ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verildiği, kararın kesinleştiğini, 23/06/2022 tarihinde ihale yapıldığını, müvekkilinin tesadüfen öğrendiğini, müvekkiline yapılan tüm tebligatların usulsüz olduğunu, bu nedenle bu süreçten haberinin olmadığını, Küçükçekmece 3 Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/650 esas sayılı dosyasında ihalenin feshi davası açıldığını, ancak müvekkilinin taşınmazın davalı adına ihalenin kesinleşmesi nedeni ile tescil edildiğini öğrendiğini, bu nedenle ihalenin fesh edilmesi halinde tescilin yolsuz hale geleceğini bu nedenle tapu iptali ve tescil davası açmak zorunda kaldıklarını, gerek takip dosyasında gerek satış dosyasında yapılan tüm tebligatların usulsüz olduğunu, kıymet takdiri raporuna...

      Davacı, iş sözleşmesinin davalı tarafça haklı neden olmadan fesh edildiğini iddia ederken davalı, davacının haksız yere işe devam etmemesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı olarak fesh ettiklerini savunmuştur. Mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile iş sözleşmesinin davalı tarafça haklı neden olmadan fesh edildiği kabul edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, işverence davacının 27/06/2012 tarihinden itibaren işe devam etmediğine yönelik tutunaklar tutulup 02/07/2017 de 4857 sayılı Kanunun 25/II-g bendi hükmüne göre iş sözleşmesi fesh edilmiştir. Öte yandan davacı taraf 21/06/2012 tarihinde işverene ihtar göndererek ücretlerin ödenmemesinin işçiye haklı fesih imkanı verdiğini ve bu nedenle iş sözleşmesinin haklı olarak fesh edildiğini açıklamıştır. Buna göre iş sözleşmesini sona erdiren davacı işçi olup fesih tarihi itibariyle ödenmemiş işçilik alacağı da olduğu gözetildiğinde kıdem tazminatına hükmedilmesi yerindedir....

        Sözleşmenin " sözleşme fesh ve devri" başlıklı 8/a maddesinde ise sözleşme tarihinden itibaren 6 ay içinde ruhsat alınıp işe başlanmadığı taktirde arsa sahiplerinin sözleşmeyi fesh etmeye yetkili oldukları hüküm altına alınmıştır. Arsa sahipleri tarafından keşide edilmiş 23.01.2013 ve 13.03.2013 tarihli noter ihtarları ile sözleşmenin fesh edildiği davacı yükleniciye bildirilmiştir. Yüklenici tarafından keşide edilen 01.02.2013 tarihli cevabi ihtarda ise sözleşmenin feshinin usulsüz olduğu belirtilerek uğranılan 500.000,00 TL zararın ödenmesi istenmiş ve yukarıda açıklanan taleplerle eldeki dava açılmıştır....

          Maddesinin (b) bendine göre ihalenin feshi işleminin yapıldığını, ihalenin fesh edilmesi işleminde mevzuata ve hukuka aykırılık bulunmadığından hukuki dayanaktan yoksun dava konusu talebin reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          KARAR Davacı, davalının 12.4.2007 tarihinde yapılan ihaleyi kazanarak orman emvali satın aldığını, ancak bu malları süresi içinde kesin satışını yapmaması nedeniyle ihalenin fesh edildiğini ve 9.8.2007 tarihindeki ikinci ihale ile başkasına ihale edildiğini, iki ihale bedeli arasında idare aleyhine 5.550.80 TL zarar oluştuğunu, ayrıca ihale şartnamesinin 14/A maddesi gereğince idare lehine ek zarar bedeli verilmesi gerektiğini ileri sürerek toplam 10.437.42 TL.nın ikinci ihaleye göre bedel yatırılması gereken en son günden itibaren reeskont oranında faiz uygulanarak tahsilini istemiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....

            KARAR Davacı, Jandarma...ve Fabrika Komutanlığının ihtiyacı için saç ihalesi açtıklarını, ihaleyi davalının kazandığını, davalının sözleşme hükümlerine uygun olarak edimini yerine getirmediğini, sözleşmeyi fesh edip, yeniden ihale açtıklarını ... sürerek iki ihale arasındaki fark olan 64.103.250.000 TL.nın ihalenin fesih tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, birleşen davasında da irat kaydedilen teminat mektubunun işlemiş 52.151.000 Tl. faizinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

              UYAP Entegrasyonu