İhalenin kesinleşmesinden (ihale usulsüz kesinleştirilmiş olsa bile) sonra, tapuya tescil işlemi yapıldığından tapunun iptali sonucunu doğurur mahiyette tescil yazısının icra mahkemesince iptaline karar verilemez (Yargıtay 12. H.D. 2015/12318 E., 2015/24669 K. Sayılı ilamı). Somut olayda; ihale kesinleşmeden ihale alıcısı adına tescil işlemi yapılmış ise de, icra mahkemesince tapu kaydının iptali sonucunu doğuracak şekilde tescil yazısının iptaline karar verilemeyeceğinden, söz konusu tapu iptali ve tescil talebi, ancak genel mahkemelerde yapılacak yargılamaya konu olabileceğinden mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi isabetlidir. Ayrıca, taşınmaz ihale alıcısı adına tescil edildiğinden, davacı borçlunun taşınmazdan tahliyesine karar verilmesinde de usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davacının istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
ancak kıymet takdirine itiraz kararının tebliği dahi beklenmeden satış yapıldığını, şartnamenin usulsüz olduğunu, satış ilanının usulsüz olduğunu ayrıca bu ilanın tüm yurtta yayınlanan bir gazetede yapılmadığını, aynı taşınmaz ile ilgili tasarrufun iptali davasında belirlenen bedelin de altında bir satış yapıldığını beyan etmiş, ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Kars ili, Selim ilçesi, … Köyü, … pafta, …ada, … parsel numaralı mülkiyeti hazineye ait taşınmazın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 45. maddesi uyarınca açık ihale usulüyle satışına ilişkin 17/08/2020 tarihinde gerçekleştirilen ihalenin iptali istenilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 131 ada 53 parsel, 59 numaralı bağımsız bölümün ... 5. İcra Müdürlüğünün 2001/13675 sayılı icra dosyası üzerinden yapılan takip neticesinde ihale ile davalı ...'a satıldığını, davalının da taşınmazı muvazaalı satış işlemi ile diğer davalı ...'e temlik ettiğini, usulsüz tebligatlar yapılmak suretiyle satışın yokluğunda gerçekleştirildiğini, Şarköy İcra Hukuk Mahkemesi'nde ihalenin feshi davası açtığını ileri sürerek tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, ihalenin feshi davasının reddedilerek 18.12.2012 tarihinde kesinleştiği, muvazaa iddiasının 5.2.1947 tarih, 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca yazılı belge ile kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Kurulu'nun (Kurul) ... tarih ve ... sayılı kararının iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; aynı ihaleye dava dışı ... Mühendislik Müşavirlik İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusu üzerine Kurul'un ... tarih ve ... sayılı kararı ile anılan ihalenin iptaline karar verildiği, Kurul'un bu kararının iptali istemiyle dava dışı ... Yapı Madencilik Sanayi Ticaret A.Ş. tarafından .... İdare Mahkemesi'nde açılan davada, ... tarih ve E:..., K:.. sayılı karar ile davanın reddine karar verildiği, davacı şirket tarafından anılan ihalenin iptaline yönelik Kurul kararının iptali istemiyle ... İdare Mahkemesi'nde açılan davada da, ... tarih ve E:..., K:... sayılı karar ile davanın reddine karar verildiği; Bu durumda, aşırı düşük sorgulaması sonucunda dava dışı ... Yapı Madencilik Sanayi Ticaret A.Ş.'...
İdare Mahkemesi'nce, ihalenin iptaline ilişkin bir işlemin bulunmadığı, yalnızca geçici ihalenin Bakanlıkça uygun görülmediğine ve taşınmazın yeniden satışa çıkarılacağına ilişkin bildirim niteliğindeki davacıya tebliğ edilen … tarih ve … sayılı yazının dava konusu edildiği, dolayısıyla iptali istenilen işlemin kesin ve yürütülebilir olmadığından bahisle davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir. Öncelikle, Bakanlığın 2886 sayılı Kanun'un 31. maddesi uyarınca ihale onayının uygun görülmemesi mevcut ihalenin iptali anlamına gelmekte olup, yeniden ihaleye çıkılacak olması mevcut ihale üzerinde bırakılan davacı açısından bu sonucu değiştirmeyecektir....
müeyyidenin ne olduğunun açıkça düzenlendiği, davacının her türlü şartı kabul ederek ve gündem tutanağını imzalayarak ihaleye katıldığı anlaşılmakta olup, sözleşmenin süresi içerisinde imzalanmadığından bahisle geçici teminatının irat kaydedilmesinden sonra, ihalenin genel ihale hukuku kurallarına aykırı olarak gerçekleştirildiği yönündeki iddialarla ihalenin iptali istemiyle 30/04/2009 tarihinde bakılan davanın açıldığı, en son 14/10/2008 tarihinden itibaren altmış gün içerisinde dava açılması ya da 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca bu kararın kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi için üst makama, üst makam yoksa işlemi tesis eden makama başvuruda bulunulması gerekirken, bu süreler geçirildikten çok sonra 30/04/2009 tarihinde açılan davada, dava konusu ihalenin iptali istemine yönelik anılan iddianın süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı; Davaya konu ihalenin iptali isteminin, ihalenin gerçekleştirilmesinden sonra öğrenildiği...
kırım yapıldığı, ihalenin iptaline ilişkin somut bir bilgi belge sunulmadığı, dolayısıyla ihale yetkilisince, ihalenin iptaline ilişkin takdir yetkisinin kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda kullanılmadığı anlaşıldığından, ihalenin iptaline ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği, ihalenin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 39. maddesi ile ihaleye ait İdari Şartname'nin 34. maddesinde tanınan yetki uyarınca iptal edildiği, takdir yetkisi kapsamında ihale hakkında karar verme serbestisine sahip olduğu, sırf ihalenin iptali gerekçelerinin bildirilmediği savıyla takdir yetkisinin keyfi kullanıldığı yönünde değerlendirme yapılamayacağı, ihalenin iptalindeki birincil amacın kamu yararı ve hizmet gereği olduğu, ihaleye 22 teklif verildiği, 3 teklifin sınır değerin altında kaldığı, 4734 sayılı Kanun’un 5. maddesinde yer alan temel ilkelerden ihtiyacın uygun şartlarla karşılanması ve kaynakların verimli kullanılması ilkeleri ile kamu yararı gözetilerek, kâr-zarar dengesinin daha uygun maliyetle ve daha lehe olacak idari ve teknik şartnamelerle faaliyete konulacağı dikkate alındığında, ihalenin iptalinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir....
Öte yandan, İİK.nun 134/2.maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmiştir. Sadece, (ihalenin BK.nun 226.maddesinde yazılı), (satış ilanı tebliğ edilmemiş olması), (satılan malın esaslı niteliklerinde hata) ve (ihaledeki fesat) nedenleri ile ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir. Buna göre; ihalenin bozulma nedenleri, gerek doktrinde ve gerekse yargıtay uygulamalarında; 1-İhaleye fesat karıştırılmış olması, 2-Artırma hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, 3-İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, 4-Alıcının, taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşülmüş olması, şeklinde sıralanabilir....